MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi

Taraflar arasındaki itirazın iptali davasının bozma kararına uyularak yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kısmen kabulüne yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davalı tarafça temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.
- K A R A R -

Davacı vekili, müvekkil tarafından borçluya verilen kredinin geri ödenmesi amacıyla takip yapıldığını, takibin dayanağının kredi sözleşmesi olduğunu, takibin... öncesi de icraya konulduğunu, işlemden kaldırılması nedeniyle yenilendiğini ve borçlulara tahsilde mükerrerliğe mahal verilmemesi kaydıyla ayrı ayrı ödeme emirlerinin gönderildiğini takibin kredi sözleşmesine dayanması nedeniyle davalının takip dosyasına itirazının haksız olduğunu davalı borçlunun itirazının iptaline, alacağın %40"ından aşağı olmayan icra inkâr tazminatının davalıdan alınarak davacıya verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı, icra takibi ile açılan davanın yetkili icra dairesi ile yetkili mahkemede açılmadığını, takibe konu alacak ilk kez icraya konu edilmemişse takibin aynı dosya üzerinden devam etmesi gerektiği, alacağın nereden geldiği, hangi aylara ait ne alacağı olduğu ve faiz miktarının belli olmadığını, davacı tarafından gönderilen ihtar bulunmadığı, kat edilmiş ekstrenin kendisine gönderilmediğini, dava konusu alacak likit alacak olmadığından %40 icra inkâr tazminatının talep edilemeyeceğini, takibe itirazlarının haklı olduğunu savunarak, davanın reddini istemiştir.
Mahkemenin 18.12.2012 tarih ve... K. sayılı ilamı ile davanın kısmen kabulüne dair kararının davalı tarafından temyizi üzerine dairemizin 17.09.2013 tarih ..... sayılı bozma ilamı ile takibe konu ana paranın kooperatifçe ödeme tarihinden takip tarihine kadar akdi faiz, takip tarihinden sonra temerrüt faizi hesabı yapılması, bu hesabın yapılmasında 6101 Sayılı Türk Borçlar Kanununun Yürürlüğü ve Uygulama Şekli Hakkında Kanunun 7. maddesine ilişkin hükümlerinin de dikkate alınarak, gerçek borç miktarını belirten ek rapor alınıp ulaşılacak sonuca göre bir karar verilmesi gerektiği gerekçesiyle bozulmuştur.
Mahkemece, bozma ilamına uyularak, iddia, savunma, bilirkişi raporu ve dosya kapsamına göre; 1-Davanın kısmen kabulü kısmen reddi ile; davalının ...s sayılı takip dosyasında 4.846,77 TL tutara itirazının iptaline, takip talebi gözetilerek kabul edilen asıl alacağa takip tarihinden itibaren yıllık % 26 değişen oranlarda sözleşmeden kaynaklanan faiz uygulanmak suretiyle devam olunmasına, fazlaya ilişkin istemin reddine, sübut koşulları oluşmayan davacının icra inkâr tazminatı talebinin reddine, karar verilmiştir.
../..
S.2.


Kararı, davalı taraf temyiz etmiştir.
Dava, kooperatif kredi sözleşmesinden kaynaklanan alacağın kefil sıfatıyla ödenmesi üzerine asıl borçludan tahsili için başlatılan takibe itirazın iptali istemine ilişkindir. Mahkemece bozma ilamına uyulmakla bozma ilamı lehine olan taraf yönünden usuli kazanılmış hak doğacağından takip tarihinden sonra işleyecek yıllık faizin mahkemece %26 olarak belirtilmesi usuli kazanılmış hakka aykırılık teşkil edeceğinden hüküm fıkrasının (1) nolu bendinde asıl alacağa takip tarihinden itibaren ibaresinden sonra gelmek üzere “TBK 120. maddesi uyarınca yıllık yasal faizin iki katını geçmemek üzere değişen oranlarda yasal faiz” ibaresinin eklenmesine ve karardaki “yıllık %26 değişen oranlarda sözleşmeden kaynaklanan” kelime dizisinin hükümden çıkartılması suretiyle HMK 438/7. maddesi gereğince düzeltilmiş bu haliyle onanması, gerekmiştir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle, davalının temyiz itirazlarının reddi ile yerel mahkeme kararının hüküm fıkrasının (1) no"lu bendinde alacağa takip tarihinden itibaren ibaresinden sonra gelmek üzere “TBK"nın 120. maddesi uyarınca yıllık yasal faizin iki katını geçmemek üzere değişen oranlarda yasal faiz” ibaresinin eklenmesine ve karardaki “yıllık %26 değişen oranlarda sözleşmeden kaynaklanan” kelime dizisinin hükümden çıkartılması suretiyle hükmün bu şekilde DÜZELTİLEREK ONANMASINA, aşağıda yazılı onama harcının temliz edenden alınmasına, karar düzeltme yolu kapalı olmak üzere, 01.06.2016 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.