Abaküs Yazılım
6. Ceza Dairesi
Esas No: 2015/9404
Karar No: 2016/3726

Yağma - Yargıtay 6. Ceza Dairesi 2015/9404 Esas 2016/3726 Karar Sayılı İlamı

6. Ceza Dairesi         2015/9404 E.  ,  2016/3726 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Ağır Ceza Mahkemesi
    SUÇ : Yağma
    HÜKÜM : Mahkumiyet

    Yerel Mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle; başvurunun nitelik, ceza türü, süresi ve suç tarihine göre dosya görüşüldü:
    Dosya içeriğine, toplanıp karar yerinde incelenerek tartışılan hukuken geçerli ve elverişli kanıtlara, gerekçeye ve Hakimler Kurulunun takdirine göre; suçun sanıklar tarafından işlendiğini kabulde ve nitelendirmede usul ve yasaya aykırılık bulunmadığından, diğer temyiz itirazları yerinde görülmemiştir.

    Ancak;

    1-Yağmalanan cep telefonu ile kimliğin hazırlık soruşturması devam ederken sanık ... tarafından davet edilen kolluk görevlilerine pişmanlık gösterilmek sureti ile iadesinin sağlandığının anlaşılması karşısında, yakınana kısmi iadeye rızası sorulup sonucuna göre daha lehe olan aynı yasanın 5237 sayılı TCK"nın 168/4-3. maddesi ile uygulama yapılıp yapılamayacağının karar yerinde tartışmasız bırakılması,
    2- Sanıklar hakkında yağma suçundan kurulan hükümde 5237 sayılı Yasanın 62. maddesi ile indirim yapılırken 6 yıl 1 ay 10 gün olarak verilmesi gereken hapis cezasının hesap hatası sonucu yazılı şekilde belirlenmesi,
    3-Sanıkların, hapis cezalarının infazı tamamlanıncaya kadar TCK"nın 53/1-a-b-c-d-e maddesinde yazılı hakları kullanmaktan yoksun bırakılmalarına; ancak, TCK"nın 53/3. maddesi uyarınca koşullu salıverildikleri takdirde, kendi altsoyları üzerinde TCK"nın 53/1-c bendinde sayılan hakları kullanmaktan yoksunluklarının sona erdirilmesine karar verilmiş ise de; 24.11.2015 tarihli Resmi Gazete"de yayımlanarak aynı tarihte yürürlüğe giren Anayasa Mahkemesi"nin 08.10.2015 gün, 2014/140-2015/85 Esas ve Karar sayılı kararı ile TCK"nın 53/1-b maddesinde yazılı, "seçme, seçilme ve diğer siyasi hakları kullanmaktan" ibaresinin iptal edilmiş olması,
    Bozmayı gerektirmiş, sanıklar ... ve ... savunmanlarının temyiz itirazları bu bakımdan yerinde görülmüş olduğundan, hükmün açıklanan nedenlerle isteme aykırı olarak Daire Üyelerimiz ... ve ..."un (1) nolu bozma düşüncesine iştirak etmediğinden bu yönden oyçokluğu, diğer yönlerde oybirliğiyle BOZULMASINA, 5320 sayılı Yasanın 8/1. maddesi yollamasıyla 1412 Sayılı CMUK"nın 326/son maddesinin gözetilmesine, 27.04.2016 tarihinde karar verildi.

    KARŞI OY:

    TCK"nın 168. maddesinde yer alan “etkin pişmanlık” maddesinde sınırlı bir şekilde sayılan suçların işlenmesi halinde failin bizzat pişmanlık göstererek mağdurun uğradığı zararı aynen geri verme veya tazmin suretiyle tamamen giderilmesi gerekmektedir. TCK"nın 168. maddesinde “tek başına iade ve tazmine” değil “pişmanlık sonucu olan iade ve tazmine” önem verdiği anlaşılmaktadır. Anılan bu koşul yerine getirilirken duyulan pişmanlığın mutlak sözle ifade edilmesi zorunluluğu bulunmayıp, davranış yoluyla da ifade edilmesi olayın özelliğine göre olanaklı olabilecektir.
    TCK"nın 168. maddesinin son fıkrasının kısmen geri verme ya da tazminde etkin pişmanlık uygulanabilmesi için mağdurun aynen iade ya da tazmine rıza göstermesi aranırken bir oran göstermediği halde anılan madde gerekçesinde zararın mümkün olduğuna azaltılması suretiyle tazminden söz edilmiştir.
    Bu açıklamalar ışığında somut olan değerlendirildiğinde yakınan ... 11/06/2015 günü saat 13.30 sularında sanıklar ... ve ... tarafından ... yolunda darp edilerek cebinden “nüfus cüzdanı, bir adet ...marka cep telefonu ve 110 TL parasını zorla alındığını emniyet güçlerine bildirdiğini, emniyet güçlerinin olaya karışan sanık ..."ın kullandığı ... numaralı cep telefonundan arayarak yer tesbiti sonucu gidildiğinde sanık ..."nin çantasından çıkardığı suça konu “nüfus cüzdanı ve cep telefonu” teslim ettiği, ...plaka sayılı aracı kullanan sanık ..."ın ise Hançerli yolu üzerinde patika dağ yolundan geldiği görülerek yakalandığı,Sanık ..."ın aşamalarda; sanık ... ile yakınanın arasında çıkan tartışmaya müdahale ettiğini ancak hiç bir şekilde yakınana ait eşya ve/veya para almadığı iddianın asılsız olduğu savunup, 30/06/2015 tarihli dilekçede ise; Sanık ..."nin ricası ile mağdur ..."nin şikayetinden vazgeçmesi,
    24/07/2015 tarihli dilekçesiyle; 110 TL paranın ... tarafından mahkeme veznesine yatırıldığını belirtmiştir.
    Sanık ... ise; Yakınan ile aralarında çıkan tartışma sırasında yere düşen “telefon ve nüfus cüzdanını” polise teslim etmek üzere aldığını yakınanın parasını yağmalamadığını ileri sürüp,
    Yakınan ... sanıklar ... ve ..."nin ... yolunda kendisini darp edip “kimlik, telefon ve parasını” aldıklarını, onlara kimliğimi verin şikayetçi olmayacam demesine rağmen vermediklerini, polis tarafından “kimlik ve telefonun” teslim edildiğini, ancak parasını alamadığını, şikayetçi olduğunu bildirip,24/06/2015 tarihli dilekçe ile hiç bir şeyinin alınmadığını tartışma sırasında düşüp dişinin kırıldığını,29/07/2015 günlü mahkeme beyanında ise; iddiasını yenileyip, “telefonumu ve kimliğimi emniyette teslim ettiler, 110 TL paramı alamadım herhangi bir para ödenmedi, sanık ..."tan şikayetten vazgeçme konusunda anlaşmadım. Sanıklardan şikayetçi değilim” şeklinde ifade edip,
    23/07/2015 günü 110 TL paranın sanık ... vekili tarafından mahkeme veznesine yatırıldığı;
    19/08/2015 günlü duruşmadan bu durumu öğrenen yakınanın 110 TL yatırıldığından şimdi haberim oldu, sanıklardan davacı ve şikayetçi değilim biçiminde beyanda bulunduğu dikkate alındığından,
    1) Hiçbir aşamada suçlamayı kabul edilmediği gibi eşya ve paranın iadesindede herhangi bir katkısı bulunmayan ve bu yönde bir irade ortaya koymayan sanık ... yönünden etkin pişmanlık hükümlerinin uygulama olanağı bulunmadığının düşünülmemesi kanuna aykırı isede aleyhine temyiz olmadığından bu sanık yönünden vaki uygulama sadece eleştiri konusu yapılmakla yetinilmesi gerekirken yazılı şekilde bozmaya alınması,
    2) Suça konu eşya içinde zararın önemli ve ağırlıklı kısmı olan 110 TL"nin kovuşturma aşamasında sanık ... adına vekili tarafından giderilmesi, yakınanın aşamalardaki ve zararın gideriminden sonraki beyanları dikkate alındığından; bu sanık yönünden ise zararın kovuşturma aşamasında tamamen giderildiğinin kabulü ile uygulama da bir isabetsizlik görülmediğinden bu yöndeki bozma düşüncesine de iştirak olunmamıştır.
    Hal böyle olunca;
    Hükmün her iki sanık yönünden TCK"nın 62. maddesi ile uygulamadaki hesap hatası; TCK"nın 53. maddesinin Anayasa Mahkemesinin iptal kararı doğrultusunda; bozulup, bozma nedeni yeniden bir yargılama gerektirmediğinden bu kere sanıklar hakkında anılan hükümlerin bu yönden düzeltilerek onanması inancıyla sanığın çoğunluğun düşüncesine iştirak olunmamıştır.












    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi