Abaküs Yazılım
11. Hukuk Dairesi
Esas No: 2016/10848
Karar No: 2018/3671
Karar Tarihi: 17.05.2018

Yargıtay 11. Hukuk Dairesi 2016/10848 Esas 2018/3671 Karar Sayılı İlamı

Özet:


Davacılar, müvekkillerinin sahip olduğu hisseleri davalı şirkete devrettikleri ve intifa senedi düzenlenmesi kararlaştırıldığı halde bu hükmün ihlal edildiğini ve arazinin ivazsız verilmesi kararı da uygulanmadığını iddia ederek kâr payı ve arazinin müvekkillerine verilmesi için dava açtılar. Mahkeme davayı reddetti ve bu karar Yargıtay tarafından da onaylandı. Davacı vekili, karar düzeltme isteminde bulundu, ancak Daire karar düzeltme isteğini reddetti. Davanın zaman aşımı ve hak düşürücü süreye tabi olup olmadığı tartışıldı. TBK 147/4. maddesi gereği, zamanaşımı süresi taraflar arasındaki uyuşmazlığın ortaklık sözleşmesinden kaynaklanıp kaynaklanmadığına bağlıdır. Bu durumda, davacıların istemleri 10 yıllık zamanaşımına tabi olup, 5 yıllık süre uygulanamaz.
11. Hukuk Dairesi         2016/10848 E.  ,  2018/3671 K.

    "İçtihat Metni"



    MAHKEMESİ :TİCARET MAHKEMESİ

    Taraflar arasında görülen davada...Asliye Ticaret Mahkemesi’nce verilen 09/07/2015 gün ve 2013/574-2015/464 sayılı kararı onayan Daire’nin 31/05/2016 gün ve 2015/12291-2016/5994 sayılı kararı aleyhinde davacılar vekili tarafından karar düzeltilmesi isteğinde bulunulmuş ve karar düzeltme dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, dosya için düzenlenen rapor dinlenildikten ve yine dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra gereği görüşülüp düşünüldü:
    Davacılar vekili, müvekkillerinin murisinin davalı şirket nezdinde sahip olduğu hisselerini 10/03/1995 tarihinde diğer davalı ..."e devrettiğini, sözleşmede kararlaştırılan devir bedelinin ödendiğini, ancak protokolde "devredenin namına %2 kâr payı düşecek şekilde intifa senedi tesis edilecektir." hükmünün ihlal edildiğini, davalılar tarafından müvekkili lehine hiçbir şekilde intifa senedi düzenlenmediği gibi yıllık bilançolardan sonra kar payı ödemesi de yapılmadığını, ayrıca protokolde bulunan diğer bir hüküm olan tasfiye halinde bakiye şirket arazisinden 2.000 m2 arazinin ivazsız verileceğine ilişkin hükmün de ihlal edildiğini ileri sürerek şirket hisse devir tarihinden itibaren her yıl için %2"lik kâr payının dava tarihinden itibaren işleyecek faizi ile birlikte davalılardan tahsilini, dava konusu arazinin müvekkilleri adına tapuya tesciline karar verilmesini, işbu tescilin mümkün olmaması durumunda arazinin rayiç değerinin dava tarihinden itibaren işleyecek faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesini talep ve dava etmiştir.
    Davalılar vekilleri, davanın zamanaşımı, hak düşürücü süre ve esastan reddini istemiştir.
    Mahkemece, iddia, savunma ve tüm dosya kapsamına göre, davanın reddine dair verilen kararın davacılar vekilince temyizi üzerine karar Dairemizce onanmıştır.
    Davacılar vekili, bu kez karar düzeltme isteminde bulunmuştur.
    Dosyadaki yazılara, mahkeme kararında belirtilip Yargıtay ilamında benimsenen gerektirici sebeplere göre, davacılar vekilinin HUMK 440. maddesinde sayılan hallerden hiçbirisini ihtiva etmeyen karar düzeltme isteğinin reddi gerekir.

    SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerden dolayı, davacılar vekilinin karar düzeltme isteğinin HUMK 442. maddesi gereğince REDDİNE, aşağıda yazılı bakiye 14,00 TL karar düzeltme harcının ve 3506 sayılı Yasa ile değiştirilen HUMK 442/3. maddesi hükmü uyarınca takdiren 314,79 TL para cezasının karar düzeltilmesini isteyenlerden alınarak Hazine"ye gelir kaydedilmesine, 17/05/2018 tarihinde oyçokluğuyla karar verildi.


    KARŞI OY

    Dava, anonim şirket hisse devir sözleşmesinde kararlaştırılan edimlerin ifası istemine ilişkindir.
    Dava tarihinde yürürlükte bulunan 6098 sayılı TBK 147/4. maddesinde "bir ortaklıkta, ortaklık sözleşmesinden doğan ve ortakların birbirleri veya kendileri ile ortaklık arasındaki, bir ortaklığın müdürleri, temsilcileri, denetçileri ile ortaklık veya ortaklar arasındaki alacakların 5 yıllık zamanaşımına" tabi olduğu,
    Yasa"nın 146. maddesinde de "Kanunda aksine bir hüküm bulunmadıkça her alacağın 10 yıllık zamanaşımına tabi olduğu" düzenlenmiştir.
    TBK 147/4. maddesi hükmünün uygulanabilmesi için öncelikle taraflar arasında bir ortaklık sözleşmesinin bulunması ve uyuşmazlığın ortaklık sözleşmesinden kaynaklanması gerekmektedir. Taraflar arasındaki uyuşmazlığın ortaklık sözleşmesinden kaynaklanmadığı ahvalde hükmün uygulanma kabiliyeti bulunmamaktadır. Bu halde zamanaşımı süresinin taraflar arasındaki hukuksal ilişkiye göre tayini gerekmektedir. (Ahmet M. Kılıçoğlu-Borçlar Hukuk-Genel Hükümler Sh. 1094)
    Sonuç olarak, 818 sayılı mülga BK 126/4. maddesindeki 5 yıllık zamanaşımı süresinin uygulanabilmesi için, ortakların birbirleri veya kendileri ile ortaklık arasında bir uyuşmazlık olmalı ve bunlar arasındaki bu uyuşmazlığında "ortaklık sözleşmesinden" kaynaklanması gerekmektedir.

    Somut uyuşmazlıkta, taraf gerçek kişiler diğer davalı şirketin ortakları olmakla birlikte, ihtilaf TBK 147/4. maddesinde ifade edildiği şekilde ortaklık sözleşmesinden kaynaklanmayıp, 10.03.1995 tarihli hisse devir sözleşmesinden kaynaklanmaktadır.
    TBK 147/4. maddesindeki 5 yıllık zamanaşımının uygulanabilmesi için uyuşmazlığın ortaklık sözleşmesinden doğmuş olmasına ilişkin şart gerçekleşmediğinden olayda 5 yıllık zamanaşımı süresinin uygulanması mümkün değildir.
    Bu halde taraflar arasındaki ilişkinin niteliği itibari ile dava 818 sayılı Yasa"nın 146. maddesinde düzenlenen 10 yıllık zamanaşımı süresine tabidir. (Yarg. 11. Hukuk Dairesi 2007/3311 E. 2008/5022 K. sayı ve 15.04.2008 tarih, 2018/10988 E. 2010/1653 K. sayı 15/02/2010 tarih)
    Hisse devir sözleşmesindeki %2 kâr payı ödenmesini sağlayacak intifa hakkı senedinin verilmesinin sağlanmasına ilişkin istem yönünden davayı 5 yıllık zamanaşımı süresine tabi kılan yerel mahkeme kararının, davacı vekilinin karar düzeltme isteminin kabulü ve onama ilamının kaldırılması suretiyle bozulması gerekirken bu yöne ilişkin davacı vekilinin karar düzeltme isteminin reddine ilişkin sayın çoğunluk görüşüne karşıyım.

    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi