17. Hukuk Dairesi 2015/6955 E. , 2018/642 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ:Asliye Hukuk Mahkemesi
Taraflar arasındaki tasarrufun iptali davasının yapılan yargılaması sonunda verilen hükmün duruşmalı olarak temyizen tetkiki davalılar vekillerince istenmiş olmakla duruşma için tayin edilen 6.2.2018 Salı günü davacı vekilleri Av. ... ve Av. ... geldi. Davalı ... İnş. Tur. Tar. Ürün. Ltd. Şti vekili Av.... geldi. Davalı ... Pan. Tur. San. Tic. A.Ş tarafından gelen olmadı. Temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşıldıktan ve hazır bulunan davacı ve davalı ... İnş. Tur. Tar. Ürün. Ltd. Şti vekilleri dinlendikten sonra dosya incelendi, gereği düşünüldü:
-K A R A R-
Davacı vekili, davalı borçlu ... Tur. Pan. Tur. San. Tic. A.Ş hakkında takip başlatıldığını, takibin semeresiz kaldığını, dava konusu taşınmazlarını 12.08.2002 tarihinde diğer davalı şirkete sattığını, bu tasarrufların iptalini istemiştir.Davalılar haksız açılan davanın reddini savunmuşlardır.
Mahkemece, borçlunun aciz halinin olmadığı gerekçesi ile davanın reddine ilişkin ilk kararı Yargıtay 15.Hukuk Dairesi"nin 17.12.2006 tarih 2016/5657 Esas 2006/7694 karar sayılı ilamı ile, borçlu adresinde yapılan 23.03.2003 tarihli haczin İİK"nun 105.maddesi anlamında geçici aciz belgesi niteliğinde olduğu, ayrıca dosyada mevcut protokol gereği bankaya devri kararlaştırılan taşınmazların değerinin 5.193.375,10 TL olduğu, borcun ise 50.586.351,00 TL olarak borçlunun aciz hali sabit olduğundan davanın esasına girilerek oluşacak sonuca göre karar verilmesi gerektiğinden bahisle bozulmuş, mahkemece bozmaya uyulmuş, bozmadan sonra, taşınmazların tapudaki satış bedelleri ile gerçek değerleri arasında fahiş fark bulunduğu ayrıca borçlu şirket ortağı ... ile ve üçüncü kişi şirket ortağı ..."nın kardeş oldukları dolaysı ile üçüncü kişi şirket yetkililerinin borçlunun mali durumu ve alacaklılarını ızrar kastını bildiği gerekçesi ile davanın kabulüne karar verilmiş; hüküm, davalılar vekilleri tarafından temyiz edilmiştir.Dava İİK"nun 277 ve devamı maddelerine dayalı tasarrufun iptali istemine ilişkindir.
1-Dosyadaki yazılara kararın dayandığı delillerle gerektirici sebeplere, bozmaya uygun olarak yapılan araştırma sonucu karar verilmiş bulunmasına ve borçlu şirket vekilinin 07.07.2005 tarihinde icra dosyaları zaptına geçen borca itirazlarından vazgeçtikleri yönündeki beyanları ile takiplerin kesinleşmiş bulunmasına ve alınan bilirkişi raporu ile borcun doğumunun 14.01.2001 olarak tasarruf tarihinden önce doğduğunun anlaşılmış bulunmasına göre, davalılar vekillerinin aşağıdaki bendin kapsamı dışındaki diğer temyiz itirazlarının reddi gerekmiştir.
2-İcra ve İflas Kanunu"nun 277 ve izleyen maddelerinde düzenlenen tasarrufun iptali davalarında amaç, borçlunun haciz ya da iflasından önce yaptığı ve aslında geçerli olan bazı tasarrufların geçersiz ya da "iyiniyet kurallarına aykırılık" nedeniyle alacaklıya karşı sonuçsuz kalmasını ve dolayısıyla o mal üzerinden cebri icraya devamla alacağın tahsilini sağlamaktır.Davacının, iptal davası sabit olduğu takdirde, tasarruf konusu mal üzerinde cebri icra yolu ile hakkını almak yetkisini elde eder ve tasarruf konusu taşınmaz mal ise, davalı üçüncü şahıs üzerindeki kaydın düzeltilmesine gerek olmadan o taşınmazın haciz ve satışını isteyebilir (İİK.md.283/1). Tasarrufun iptali davasının kabulü halinde sadace borçlu tarafından yapılan tasarrufun kesinleşen takip konusu alacak ve ferileri ile sınırlı olarak iptali gerekmektedir.Somut olayda, davacı alacaklı banka borçlu şirket hakkında ... 3. İcra Müdürlüğü"nün 2003/2075 ve 2003/2076 sayılı takip dosyalarından takibe geçmiş ve takipler kesinleşmiştir. Yargılama sırasında 20.06.2005 tarihinde bir protokol imzalanarak borçlu şirketin dava konusu dosyalar dışındaki tüm borçları yönünden bir ödeme planı yapılmıştır. Ancak bu protokolda görülmekte olan tasarrufun iptali davası ile ilgili bir hüküm olmadığı gibi bu protokolün bir sulh niteliği taşıdığı belirtilmediği taraflarca bu protokole göre karar verilmesi yönünde bir mutabakat da bulunmamaktadır. Bu halde mahkemece dava konusu taşınmazların devrine ilişkin tasarrufun belirtilen ve kesinleşen iki icra dosyasındaki alacak ve ferileri ile sınırlı olarak tahsilde tekerrür oluşturmayacağı belirtilmek sureti ile iptaline karar verilmesi gerekirken, hatalı değerlendirme ile bu davanın konusu olmayan davacı alacaklı bankanın borcunu belirlemek sureti ile bu miktarlarla sınırlı olarak iptale karar verilmesi usul ve yasaya aykırı olmuştur.
Ne var ki, bu yanlışlığın giderilmesi yeniden yargılama yapılmasını gerektirir nitelikte görülmediğinden, 6100 Sayılı HMK"nin geçiçi 3/2. maddesi delaletiyle 1086 sayılı HUMK"nin 438/7. maddesi uyarınca hükmün düzeltilerek onanması gerekmiştir.SONUÇ: Yukarıda (1) nolu bentte açıklanan nedenlerle, davalılar vekilinin diğer temyiz itirazlarının reddine (2) nolu bentte açıklanan nedenlerle, temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün 1.bendindeki tüm ibarelerin hükümden çıkartılmasına yerine "davanın kabulü ile davalı ... Tur. Pan. Tur. San. Tic. A.Ş"nin İstanbul ili Büyükçekmece ilçesi, Büyükçekmece (Merkez) mahallesi 3102 parsel sayılı taşınmazın 1,2,3,4,5,6,7,8,9 nolu bağımsız bölümleri ile aynı mahalle 3103 parsel sayılı taşınmazın 1,2,3,4,5,6,7 nolu bağımsız bölümlerinin davalı ... İnş. Tur. Tar. Ürün. Ltd. Şti"ye 12.08.2002 tarihli devrine ilişkin tasarrufların iptaline, davacı alacaklı bankaya ...3. İcra Müdürlüğü"nün 2003/2075 ve 2076 sayılı takip dosyalarındaki alacak ve ferileri ile sınırlı olarak ve tahsilde tekerrür oluşturmayacak şekilde cebri icra ve satış yetkisi verilmesine" ibaresinin eklenmesine hükmün bu şekli ile DÜZELTİLEREK ONANMASINA, 1.630,00 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak duruşmada vekille temsil olunan davalı ... İnş. Tur. Tar. Ürün. Ltd. Şti"ye verilmesine, duruşmada vekille temsil olunmayan davalı ... Tur. Pan. Tur. San. Tic. A.Ş yararına vekalet ücreti takdirine yer olmadığına, peşin alınan harcın istek halinde temyiz eden davalılara geri verilmesine 06.02.2018 gününde oybirliğiyle karar verildi.