10. Ceza Dairesi 2017/7729 E. , 2018/949 K.
"İçtihat Metni"Suç : Uyuşturucu madde ticareti yapma
İtiraz yazısı ile dava dosyası incelendi.
A) KONUYLA İLGİLİ BİLGİLER
Uyuşturucu madde ticareti yapma suçundan sanık hakkında, İskenderun 1. Ağır Ceza Mahkemesi"nce yapılan yargılama sonucu 21.03.2013 tarihinde 2012/183 esas ve 2013/57 karar sayı ile sanığın mahkûmiyetine karar verilmiş, hüküm sanık tarafından temyiz edilmiştir.
Dairemizce 24.02.2014 tarihinde 2013/13911 esas ve 2014/1209 karar sayı ile hükmün onanmasına karar verilmiştir.
Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı"nca, Dairemizin bu kararına itiraz edilmiştir.
B) İTİRAZ NEDENLERİ:
Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı"nın itiraz yazısında; "İskenderun 1 inci Ağır Ceza Mahkemesi, 21.3.2013 gün ve 2012/183-2013/57 sayılı kararı ile uyuşturucu madde ticareti yapma suçundan, sanık ..."ın 5237 Syl. TCK 188/3, 43/1, 62, 52, 52/4, 53/1, 3, 63, 54 üncü maddeleri uyarınca 5 yıl 2 ay 15 gün hapis ve 100. TL adli para cezası ile tecziyesine karar vermiştir.
Yargıtay Ceza Genel Kurulunun 28.4.2015 tarih, 2014/848-2015/136 sayılı ve 30.6.2015 tarih, 2015/230-2015/262 tarihli kararlarında da açıklandığı üzere, somut olaylarda yerel mahkemenin, 5237 sayılı TCK"nın 43 üncü maddesinin tatbikine dair uygulaması yerinde değildir.
Şöyle ki;
Esas olan gizli soruşturmacı görevlinin, bir suç işlendiğini tespit ettiğinde suç işleyeni yakalayıp yargı önüne çıkarmasıdır. Adli kolluk görevlilerinin amacı, uyuşturucu madde satın almak değil, sanığın bulunduğu mahalde uyuşturucu madde ticareti yapan kişileri tespit edip, bu suça ilişkin delilleri toplamak olup, aldıkları uyuşturucu maddeyi devralma ve mal edinme iradeleri olmadığından somut olaylarda gerçek alım satım söz konusu olmayıp, gerçekleştirilen eylem sanığın suçunu delillendirme işlemidir.
Somut olayda, gizli soruşturmacı 30.4.2012 günü sanıktan uyuşturucu madde satın almıştır. Böylece sanığın satmak için uyuşturucu madde bulundurma suçu belirlenmiş ve delil elde edilmiştir.
Buna rağmen, gizli soruşturmacının 1.5.2012 tarihinde, tekrar uyuşturucu madde alması, sanık açısından ayrıca suç oluşturmamalıdır.
Zincirleme suç hükümleri uygulanarak sanığa fazla ceza verilmemelidir." denilerek Dairemizin onama kararının kaldırılması ve yerel mahkeme hükmünün bu sebeple bozulması istenmiştir.
C) İTİRAZIN VE KONUNUN İRDELENMESİ
İskenderun Cumhuriyet Başsavcılığı"nın talebi doğrultusunda, İskenderun 2. Sulh Ceza Mahkemesince 23.01.2012 tarihinde, ilçe genelinde uyuşturucu madde satışı yapanların tespiti için "gizli soruşturmacı" görevlendirilmesine karar verilmiştir. Alıcı görevlilerden ikisi 30.04.2012 tarihinde 10 TL verip sanıktan 2 adet amfetamin içeren hap satın almışlar, ancak sanığı yakalama yoluna gitmemişlerdir. Aynı alıcı görevliler 01.05.2012 tarihinde 10 TL karşılığında sanıktan tekrar 2 adet amfetamin içeren hap almışlardır. Alıcı görevlilerin 30.04.2012 tarihinde sanıktan amfetamin içeren hap almaları üzerine sanığın "satmak için uyuşturucu madde bulundurma" suçu belirlenmiş ve bu suçun delili elde edilmiştir. Buna rağmen daha sonra sanıktan tekrar uyuşturucu içeren hapları almaları hem gereksizdir hem de görevleri kapsamında değildir. Öte yandan, alıcı görevlilerin asıl amacı "uyuşturucu veya uyarıcı madde satın almak" değil, "suçu ve failini belirlemek, suçla ilgili delilleri elde etmekten ibaret" olduğundan, gerçek anlamda bir "alım-satım" da söz konusu değildir. Sanığın hareketlerinin bütünüyle “uyuşturucu maddeyi satışa arzetme” suçunu oluşturduğu ve zincirleme suçun söz konusu olmadığı anlaşıldığından, sanık hakkındaki itirazın kabulüne karar vermek gerekmiştir.
E) KARAR: Açıklanan nedenlerle;
1- Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı"nın İTİRAZININ KABULÜNE,
2- Dairemizin 24.02.2014 tarihli 2013/13911 esas ve 2014/1209 karar sayılı ... hakkında uyuşturucu madde ticareti yapma suçuna ilişkin ONAMA KARARININ KALDIRILMASINA,
3- Sanık hakkında uyuşturucu madde ticareti yapma suçundan kurulan mahkûmiyet hükmünün incelenmesi:
Yargılama sürecindeki işlemlerin yasaya uygun olarak yapıldığı, delillerin gerekçeli kararda gösterilip tartışıldığı, vicdanî kanının dosya içerisindeki belge ve bilgilerle uyumlu olarak kesin verilere dayandırıldığı, eylemin sanık tarafından gerçekleştirildiğinin saptandığı, eyleme uyan suç tipi ile aşağıda belirtilenler dışındaki yaptırımların doğru biçimde belirlendiği anlaşıldığından, yerinde görülmeyen diğer temyiz itirazlarının reddine, ancak;
Sanığın uyuşturucu madde sattığına ilişkin edinilen bilgiler üzerine, alıcı görevlilerin 30.04.2012 tarihinde 10 TL verip sanıktan 2 adet amfetamin içeren hap aldıkları, alıcı görevlilerin 01.05.2012 tarihinde tekrar giderek 10 TL verip sanıktan 2 adet amfetamin içeren hap daha aldığı; kolluk görevlilerinin gerçek iradesinin uyuşturucu madde satın alma değil, suç delilini elde etme olduğundan, somut olayda “uyuşturucu madde satma”nın gerçekleşmediği; böylece sanığın hareketlerinin bütünüyle “uyuşturucu maddeyi satışa arzetme” suçunu oluşturduğu gözetilmeden, birden fazla uyuşturucu madde sattığı kabul edilerek sanık hakkında zincirleme suçla ilgili TCK"nın 43. maddesinin uygulanması,
Bozmayı gerektirmiş, sanık müdafiinin temyiz itirazları bu nedenle yerinde görülmüş olduğundan, hükmün BOZULMASINA,
30.01.2018 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.