16. Hukuk Dairesi 2018/2282 E. , 2018/4217 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ
DAVA TÜRÜ : 3402 SY"NIN 41.MD.Sİ UYARINCA YAPILAN DÜZELTME İŞLEMİNİN İPTALİ
Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen hükmün Yargıtay"ca incelenmesi istenilmekle; temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldı, inceleme raporu ve dosyadaki belgeler okundu, GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ:
Kadastro sonucu, ... İlçesi ... Köyü çalışma alanında bulunan 108 ada 15 parsel sayılı 14.750 metrekare yüzölçümündeki taşınmaz davacıların miras bırakanı ... adına, 108 ada 16 parsel sayılı 17.500 metrekare yüzölçümündeki taşınmaz ise davalı ... adına tescil edilmiş; davacıların, 3402 sayılı Kadastro Kanunu"nun 41. maddesine dayanarak yaptığı teknik hataların düzeltilmesi talebi Kadastro Müdürlüğünce reddedilmiştir. Davacılar ... ve müşterekleri, kadastro sırasında, kendisine ait taşınmaz ile davalıya ait taşınmaz arasındaki sınırın teknik hata sonucu haritasında yanlış gösterildiği iddiasına dayanarak, teknik hatanın düzeltilmesi istemiyle, davacı Hazine vekili meydana gelen miktar fazlalığının Hazine adına tescili istemiyle dava açmıştır. Mahkemece dava dosyaları birleştirilerek yapılan yargılama sonunda davaların reddine karar verilmiş; hüküm, davacılar ... ve müşterekleri vekili ile birleşen dosya davacısı Hazine vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Davacılar ... ve müştereklerinin tesis kadastrosu sırasında çekişmeli taşınmazda tersimat hatası yapıldığından bahisle düzeltilmesi istemiyle idareye başvurmaları üzerine idarece "108 ada 15 ve 16 parsel sayılı taşınmazların tesis kadastrosu sırasında paftaların bitim yerlerine denk gelmesi sebebiyle tersimat hatası yapıldığı, ancak tersimat hatasının düzeltilmesi halinde 108 ada 15 sayılı parsel maliki ... adına belgesiz zilyetlikten tespit edilen taşınmaz miktarının 100 dönüm norm miktarını aşacağı" gerekçesiyle talebin reddine karar verilmiş, bunun üzerine davacılar tarafından eldeki dava açılmıştır. Davacı Hazine tarafından da tersimat hatasının düzeltilerek ... adına oluşacak miktar fazlalığı bölümün Hazine adına tescili istemiyle dava açılmış, davalar birleştirilerek yargılamaya devam edilmiştir. Mahkemece, davacılar ... mirasçıları ... ve müştereklerinin davasının tespit öncesi sebebe dayalı tapu iptali ve tescili davası olup hak düşürücü sürenin geçtiği, birleşen davacı Hazine davasının miktar fazlalığı bölüm hakkında davalılar yararına kazandırıcı zamanaşımı ile kazanma koşulları gerçekleştiği gerekçesiyle reddine karar verilmiş ise de; yapılan araştırma, inceleme ve uygulama hüküm için yeterli değildir.
3402 sayılı Kadastro Kanunu"nun 41. maddesi gereğince kadastro sırasında veya sonrasında yapılan işlemlerle geometrik durumları kesinleşmiş olan taşınmazlarda ölçü, tersimat ve hesaplamalardan doğan fenni hatalar ile bundan kaynaklanan yüzölçümü hatası düzeltilebilir. Düzeltme işlemi ile kadastro tespiti sırasında kesinleşen mülkiyet durumunu değiştirecek şekilde uygulama yapılamaz. Mülkiyet aktarımına neden olan hatalar için çözüm açılacak tapu iptal ve tescil davasıdır. Bu tür davalarda Mahkemece yapılacak iş düzeltme kabul ya da reddi kararının usul ve yasaya uygunluğu ile uygulanma kabiliyeti bulunup bulunmadığını denetlemekten ibaret olup, taraflar arasındaki fiili sınıra göre düzeltme işlemi tesisi değildir. Ne var ki somut olayda Mahkemece yapılan araştırma, uyuşmazlığın 3402 sayılı Kadastro Kanunu"nun 41. maddesi gereğince çözülebilecek teknik hatadan mı kaynaklı olduğu yoksa Mahkemenin kabulünde olduğu gibi mülkiyete yönelik mi olduğunu tespit için yeterli değildir. Mahkemece çekişmeli taşınmazlara ait tesis kadastro paftası ve ölçü krokisi, varsa tesis kadastrosu haritasında değişiklik yapan ifraz haritaları, mahkeme ilamları ve eki olan haritalar, çekişmeli taşınmazlara ait hava fotoğrafları, ortofoto ve uydu fotoğrafları getirtilmemiş, 3402 sayılı Kadastro Kanunu"nun 41. madde uygulamasına ilişkin "Kadastro Sırasında veya Sonrasında Yapılan İşlemlerle Geometrik Durumları Kesinleşmiş Olan Taşınmazlarda Ölçü, Sınırlandırma, Tersimat ve Hesaplamalardan Doğan Hataların Düzeltilmesine İlişkin" Yönetmelik hükümlerine de uygun bulunmayan teknik bilirkişi raporlarına itibar edilerek hüküm kurulmuştur.
Doğru sonuca ulaşılabilmesi için, çekişmeli taşınmazlara ait tesis kadastro paftası ve ölçü krokisi, varsa tesis kadastrosu haritasında değişiklik yapan ifraz haritaları, mahkeme ilamları ve eki olan haritalar, çekişmeli taşınmazlara ait hava fotoğrafları, ortofoto ve uydu fotoğrafları getirtilerek dosya tamamlanmalıdır. Bundan sonra mahallinde, yerel bilirkişiler, taraf tanıkları ile harita ve fotogrametri mühendisinin katılımı ile keşif yapılmalı; keşif sırasında yerel bilirkişi ve tanıklardan ilk tesis kadastrosu sırasında da zeminde sabit sınır ya da yapılar bulunup bulunmadığı sorularak varsa yerleri teknik bilirkişiye işaretlettirilmeli, fotoğrafları çekilmeli, teknik bilirkişiden Kadastro Müdürlüğünün yaptığı düzeltme incelemesine esas teşkil eden bilgi ve belgeler ile bilirkişi ve tanık anlatımlarından yararlanarak tesis kadastrosu sırasında tersimat veya başkaca teknik bir hata yapılıp yapılmadığının tespiti istenmelidir. Teknik bilirkişi raporunda, ilk tesis kadastrosunun hangi yöntem ve tekniklerle yapıldığı, uygulanan yöntemlerin hata paylarının ne olduğu, üretilen haritaların zeminle uyumsuz bulunması halinde farklılığın nereden ve hangi sebeplerden kaynaklandığını açıklar, teknik ve bilimsel verilere dayalı; birincisi, ortofoto üzerinde ilk tesis ve olası düzeltme haritasını ada bazında, ikincisi çekişmeli taşınmazlar ve komşularını kapsar bazda ve üçüncüsü ise ilk tesis ve çekişmeli taşınmazın zeminini ve olası düzeltme sınırını çakıştırır bazda en az üç adet harita düzenlenmesi ve olası teknik hataların düzeltilmesinden sonra doğru sınırları gösterir harita tanzim edilmesi istenmelidir. Ayrıca başvuru üzerine Kadastro Müdürlüğünce yapılan incelemede taşınmazların paftaların bitim yerlerine denk geldiğinden bahsedildiğinden teknik bilirkişiye bu husus da açıklattırılmalı, çekişmeli 108 ada 15 ve 16 parsel sayılı taşınmazların olası tersimat hatalarının düzeltilmesi halinde mükerrerlik olup olmayacağı irdelenmeli, bu şekilde uyuşmazlığın tersimat hatasından mı kaynaklı olduğu yoksa mülkiyete yönelik mi olduğu tespit edilmeli, bundan sonra tüm deliller birlikte değerlendirilerek; tesis kadastrosu sırasında taşınmazların ölçülen sınırları ile paftasına aktarılan sınırın birbirinden farklı olması halinde uyuşmazlığın 3402 sayılı Kadastro Kanunu"nun 41. maddesi kapsamında çözülebileceği, tesis paftasının oluşumu sırasında herhangi bir teknik hatanın bulunmaması halinde uyuşmazlığın mülkiyet ihtilafı olacağı göz önünde bulundurulmalı, ihtilafın niteliği
tespit edildikten sonra davacı Hazine"nin mülkiyete dayalı talebi değerlendirilmelidir. Temyiz itirazları açıklanan nedenlerle yerinde görüldüğünden kabulü ile hükmün BOZULMASINA, peşin yatırılan temyiz karar harcının talep halinde temyiz edenlere iadesine,
21.06.2018 gününde oybirliğiyle karar verildi.