11. Ceza Dairesi Esas No: 2016/1464 Karar No: 2018/2756 Karar Tarihi: 28.03.2018
Resmi belgede sahtecilik - Yargıtay 11. Ceza Dairesi 2016/1464 Esas 2018/2756 Karar Sayılı İlamı
Özet:
Sanığın sahte çek kullanarak resmi belgede sahtecilik suçunu işlediği iddiasıyla açılan kamu davasında mahkumiyet hükmü verildi. Ancak, suça konu çekin gerçekliğinin tespiti için gerekli araştırma ve inceleme yapılmamıştır. Bu nedenle, hüküm eksik araştırma ve incelemeyle verilmiştir. Ayrıca, suça konu çekin önceden doğan borç nedeniyle sonradan katılana verilmesi eyleminde sanığa yüklenen suçtan kaynaklanan somut bir zarar bulunmadığı ve hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına yer olmadığına karar verilmiştir. Uzun süreli hapis cezası ertelenen sanık hakkında, kasten işlenmiş suçtan dolayı hapis cezasına mahkumiyetin gerektirdiği kanuni sonuçların yeniden değerlendirilmesinde zorunluluk bulunmaktadır. Kanun maddeleri: Türk Ticaret Kanunu Madde 695, Türk Ceza Kanunu Madde 62, 5237 sayılı TCK Madde 53, 5320 sayılı Yasa Madde 8/1, 1412 sayılı CMUK Madde 321.
11. Ceza Dairesi 2016/1464 E. , 2018/2756 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi SUÇ : Resmi belgede sahtecilik HÜKÜM : Mahkumiyet
1- Sanığın, sahte çek kullanmak suretiyle resmi belgede sahtecilik suçunu işlediği iddiasıyla açılan kamu davasında, gerçeğin kuşkuya yer vermeyecek şekilde tespiti için; suça konu çekin duruşmaya getirtilip incelenerek, özelliklerinin duruşma tutanağına yazılması, aldatıcılık niteliğinin bulunup bulunmadığının, Türk Ticaret Kanunu’nda öngörülen zorunlu unsurları içerip içermediğinin değerlendirilmesi; suça konu çekin tamamen sahte üretilmiş bir çek olup olmadığının araştırılması, banka tarafından verilen orijinal bir çek olduğunun anlaşılması halinde, sahte olarak düzenlenip düzenlenmediğinin ve hesap sahibi şirket yetkilisinin elinden ne şekilde çıktığının belirlenmesi; suça konu çekin ön yüzündeki imza ve yazılar ile arka yüzündeki 1. ciranta isim yazısı ve imzasının sanığa ve tanık ...’a aidiyeti yönünden bilirkişi incelemesi yaptırılması, toplanan deliller birlikte değerlendirilerek sonucuna göre sanığın hukuki durumunun belirlenmesi gerekirken, eksik araştırma ve inceleme ile yazılı şekilde hüküm kurulması, 2- Kabule göre de; a) Suça konu çekin, önceden doğan borç nedeniyle sonradan katılana verilmesi eyleminde; sanığa yüklenen suçtan kaynaklanan somut bir zararın bulunmadığı gözetilmeden, adli sicil kaydında suç tarihi itibarıyla kasıtlı suçtan mahkumiyeti bulunmayan ve TCK’nın 62. maddesi gereğince takdiri indirim uygulanıp, hükmolunan hapis cezası ertelenen sanık hakkında “... zararın tazmin suretiyle tamamen giderilmesi bu olayda söz konusu olmadığından, koşullarının oluşmadığı sonuç ve vicdani kanaatine varıldığından...” şeklindeki yetersiz gerekçeyle hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına yer olmadığına karar verilmesi, b) Uzun süreli hapis cezası ertelenen sanık hakkında, kasten işlenmiş suçtan dolayı hapis cezasına mahkumiyetin kanuni sonucu olan ve kazanılmış hakka konu edilemeyen 5237 sayılı TCK’nın 53. maddesinin, Anayasa Mahkemesinin 08.10.2015 gün 2014/140 Esas, 2015/85 sayılı iptal kararı ile birlikte yeniden değerlendirilmesinde zorunluluk bulunması, Bozmayı gerektirmiş, sanık müdafiinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan, hükmün bu sebeplerden dolayı 5320 sayılı Yasanın 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK"nın 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, 28.03.2018 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.