18. Ceza Dairesi Esas No: 2016/3292 Karar No: 2018/3486 Karar Tarihi: 13.03.2018
Kişilerin huzur ve sükununu bozma - Yargıtay 18. Ceza Dairesi 2016/3292 Esas 2018/3486 Karar Sayılı İlamı
Özet:
Asliye Ceza Mahkemesi'nde görülen bir davada sanık, kişilerin huzur ve sükununu bozma suçundan mahkum edildi. Temyiz edilen kararın görüşüldüğü duruşmada, vicdani kanıya dayalı olarak verilen hükümde bir yanlışlık bulunmadığına karar verildi. Ancak, suçun oluşabilmesi için kanunda yazılı davranışların tek bir defa yapılmasının yeterli olmadığı ve ısrarla tekrarlanması gerektiği belirtildi. Olayda, sanığın katılanın evinin yanındaki duvarın üzerine çıkarak ağaçlar arasından banyoyu gözetlemesi suç kapsamına girer ancak, bu durumun keşif yoluyla açıklığa kavuşturulması gerektiği belirtilerek karar bozuldu. Kararda, ilgili suçun kanuni tanımı olan TCK'nın 134/1. maddesi hakkında da detaylı açıklamalar yapıldı.
18. Ceza Dairesi 2016/3292 E. , 2018/3486 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi SUÇ : Kişilerin huzur ve sükununu bozma HÜKÜM : Mahkumiyet
KARAR Yerel Mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle, başvurunun süresi ve kararın niteliği ile suç tarihine göre dosya görüşüldü: Temyiz isteğinin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçildi. Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar, belgeler ve gerekçe içeriğine göre yapılan incelemede başkaca nedenler yerinde görülmemiştir. Ancak; Kişilerin huzur ve sükununu bozma suçu ile korunan hukuki yarar kişi özgürlüğünün korunması ve bireyin, psikolojik ve ruhsal bakımdan rahatsız edilmemesi ve yaşamını sağlıklı bir şekilde sürdürmesi olarak tanımlanmaktadır. Bu suçun oluşabilmesi için, kanunun metninde yazılı bulunan telefon etme gürültü yapma ya da aynı maksatla hukuka aykırı bir davranışta bulunulması eylemlerinin bir kez yapılmasının yeterli olmadığı, eylemlerin ısrarla tekrarlanması, süreklilik arz etmesi ve sırf kişilerin huzur ve sükununu bozma saiki ile işlenmesi gerekmektedir. Somut olayda, katılan ...’ın kızının banyo yaptığı sırada sanığın, katılanın evinin yanında bulunan duvarın üzerine çıkarak ağaç arasından banyoyu gözetlediğinin kabul edilmesi karşısında, mahallinde keşif yapılarak, olay sırasında sanığın bulunduğu yerden banyonun görünüp görünmediğinin belirlenmesi, sonucunda göre de eylemin TCK"nın 134/1. maddesindeki özel hayatın gizliliğini ihlal suçunu oluşturup oluşturmadığının tartışılması gerektiği gözetilmeden hatalı değerlendirmeyle yazılı şekilde hüküm kurulması, Kanuna aykırı, O Yer Cumhuriyet Savcısı ve sanık ...’ın temyiz nedenleri yerinde görüldüğünden tebliğnameye uygun olarak, HÜKMÜN BOZULMASINA, yargılamanın bozma öncesi aşamadan başlayarak sürdürülüp sonuçlandırılmak üzere dosyanın esas/hüküm mahkemesine gönderilmesine, 13/03/2018 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.