Nitelikli hırsızlık - kamu malına zarar verme - Yargıtay 23. Ceza Dairesi 2015/16215 Esas 2016/1123 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
23. Ceza Dairesi
Esas No: 2015/16215
Karar No: 2016/1123
Karar Tarihi: 10.02.2016

Nitelikli hırsızlık - kamu malına zarar verme - Yargıtay 23. Ceza Dairesi 2015/16215 Esas 2016/1123 Karar Sayılı İlamı

23. Ceza Dairesi         2015/16215 E.  ,  2016/1123 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
    SUÇ : Nitelikli hırsızlık, kamu malına zarar verme
    HÜKÜM : Hırsızlık suçundan 5237 sayılı TCK"nın 142/1-a, 62, 53 maddeleri gereğince sanıkların ayrı ayrı 2 yıl 6 ay hapis cezası ile sanık ... yönünden mükerrirlere özgü infaz rejimine göre, kamu malına zarar verme suçundan 5237 sayılı TCK"nın 152/1-a, 152/2-a, 62, 53 maddeleri gereğince sanıkların ayrı ayrı 3 yıl 4 ay hapis cezası ile, sanık ... yönünden mükerrirlere özgü infaz rejimine göre mahkumiyetlerine

    Dosya incelenerek gereği düşünüldü:
    Sanıkların, iştirak halinde hareket ederek,... plakalı araç ile İstanbul ilinden Suşehri ilçesine gelldikleri, suç tarihinde ... mevkkinde bulunan mağdur ..."a ait 2400 metre uzunluğundaki telefon hattı kablolarını keserek çaldıkları ve daha sonra bu kabloları yakarak tellerinden ayırıp rulo haline getirip, 4 adet çuval içerisine koyarak aynı mevkiide bulunan bir menfez içerisine sakladıkları, sanıkların bu surette nitelikli hırsızlık ve kamu malına zarar verme suçunu işledikleri iddia ve kabul olunan somut olayda,
    Sanık ... müdafii ile sanıklar..."ın yerinde görülmeyen diğer temyiz itirazlarının reddine, ancak;
    1) Sanıkların, mağdur ..."a ait olan 2400 metre uzunluğundaki telefon kablolarını kesip yakarak rulo haline getirmek şeklinde kabul edilen eylemleri, yüklenen her iki suçun konusunun aynı olması ve Yargıtay Ceza Genel Kurulunun Dairemizce de belirlenen 30.10.2014 tarih, 2014/40-453 sayılı
    kararı da nazara alınarak değerlendirildiğinde; sanıkların eylemlerinin bir bütün halinde hırsızlık suçunu oluşturacağı, hükmedilecek cezanın teşdiden tayini hususu da gözetilerek sanıkların hukuki durumlarının buna göre belirlenmesi gerektiği gözetilmeden değerlendirilmede yanılgıya düşülerek yazılı şekilde hüküm kurulması,
    2) TCK’nın 53. maddesinin 3. fıkrası uyarınca 53/1-c bendindeki “velayet hakkından; vesayet veya kayyımlığa ait bir hizmette bulunmaktan" yoksunluğun sanığın sadece kendi altsoyu yönünden koşullu salıverme tarihine kadar süreceği, altsoyu haricindekiler yönünden ise hapis cezasının infazı tamamlanıncaya kadar devam edeceğinin gözetilmemiş olması ve ayrıca TCK"nın 53/1. maddesinde düzenlenen hak yoksunluklarının uygulanması bakımından, Anayasa Mahkemesi"nin 24.11.2015 tarih ve 29542 sayılı Resmi Gazete"de yayımlanarak yürürlüğe giren 08.10.2015 tarih, 2014/140 E, 2015/85 sayılı iptal kararının uygulanması zorunluluğu,
    Bozmayı gerektirmiş, sanık ... müdafii ile sanıklar ..."ın temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükmün bu sebepten dolayı 5320 sayılı Kanun"un 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK"nın 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, 10/02/2016 tarihinde oybirliği ile karar verildi.














    Bu web sitesi, sisteminin bir üyesidir.