Abaküs Yazılım
23. Ceza Dairesi
Esas No: 2015/6564
Karar No: 2016/1121
Karar Tarihi: 10.02.2016

Dolandırıcılık - Yargıtay 23. Ceza Dairesi 2015/6564 Esas 2016/1121 Karar Sayılı İlamı

23. Ceza Dairesi         2015/6564 E.  ,  2016/1121 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
    SUÇ : Dolandırıcılık
    HÜKÜM : Sanıkların 5237 sayılı TCK"nın 157/1, 52/2 maddeleri gereğince ayrı ayrı 3 yıl hapis ve 3.000 TL adli para cezası ile mahkumiyetlerine

    Dosya incelenerek gereği düşünüldü:
    ... Devlet Hastanesi"nde tahlil sonuçlarını almak için bekleyen katılanın tanıştığı sanık ... ile birlikte kantinde çay içtikleri sırada diğer sanık ..."nin yanlarına gelerek kendisini Afganistanlı olarak tanıtıp, çantasından sarı renkli 3 adet Quartz marka saati çıkarıp bunları kuyumcuya 10 bin TL"ye verip parasını alarak 5 bin TL"sini sanık ..."a 5 bin TL"sinide katılana vereceğini söylediği, bunun üzerine sanık ..."ın cebinden 1.500 TL çıkararak sanık ..."ye verdiğini gören katılanın da bu durumdan etkilenip cebinden çıkardığı 3.000 TL"yi sanık ..."ye verdiği, sanık ..."nin de üç adet saati katılana vererek kuyumcudan parasını alıp geleceğini söyleyerek yanından ayrıldığı, diğer sanık ..."ın da doktorun yanına gidip geleceğini söyleyerek ayrılmasına rağmen bir daha gelmedikleri, sanıkların bu surette birlikte hareket ederek hileli eylemlerle haksız menfaat temin etmek suretiyle dolandırıcılık suçunu işledikleri iddia ve kabul olunan somut olayda,
    1) Sanık ... hakkında dolandırıcılık suçundan verilen mahkumiyet hükmüne yönelik temyiz başvurusunun incelenmesinde,
    Sanık ..."nin diğer sanık ... ile birlikte hareket etmek suretiyle hileli eylemlerle katılanı kandırıp haksız menfaat temin ettiği, katılanın tüm aşamalardaki istikralı beyanları, teşhis tutanağı ve hastane güvenlik kamera
    kayıtları ile tüm dosya kapsamından anlaşıldığından dolandırıcılık suçunun oluştuğuna yönelik kabulde bir isabetsizlik görülmemiş olup, sanığın sabıka kaydında bulunan ilamın kesin hüküm niteliğinde olduğundan tekerrüre esas alınamayacak olması nedeni ile tebliğnamede bu hususta bozma isteyen düşünceye iştirak edilmemiştir.
    Yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin kovuşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya kapsamına göre, O yer Cumhuriyet savcısı ile sanık ..."nin yerinde görülmeyen diğer temyiz itirazlarının reddine,
    Ancak;
    5237 sayılı TCK"nın 53/1. maddesinde düzenlenen hak yoksunluklarının, Anayasa Mahkemesi"nin 24.11.2015 tarih ve 29542 sayılı Resmi Gazete"de yayımlanarak yürürlüğe giren 08.10.2015 tarih, 2014/140 E, 2015/85 sayılı iptal kararı doğrultusunda infaz aşamasında gözetilmesi mümkün görülmekle beraber, maddenin (b) fıkrasında yer alan "ve diğer siyasi hakları kullanmaktan" şeklindeki ibarenin Anayasa Mahkemesi tarafından iptal edilmesi ve ayrıca TCK’nın 53. maddesinin 3. fıkrası uyarınca 53/1-c bendindeki “velayet hakkından; vesayet veya kayyımlığa ait bir hizmette bulunmaktan" yoksunluğun sanığın sadece kendi altsoyu yönünden koşullu salıverme tarihine kadar süreceği, altsoyu haricindekiler yönünden ise hapis cezasının infazı tamamlanıncaya kadar devam edeceğinin gözetilmemiş olması nedeniyle bu hususlar,
    Bozmayı gerektirmiş, O yer Cumhuriyet savcısı ve sanık ..."nin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükmün 5320 sayılı Kanun"un 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK’nın 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, ancak yeniden yargılama yapılmasını gerektirmeyen bu hususların aynı Kanun"un 322. maddesi uyarınca düzeltilmesi mümkün bulunduğundan, TCK"nın 53/1. maddesinin uygulanmasına ilişkin (c) bendinin hükümden çıkartılarak yerine "TCK"nın 53. maddesinin 3. fıkrası uyarınca 1. fıkranın (c) bendinde yer alan kendi alt soyu üzerindeki velayet, vesayet veya kayyımlık yetkilerinin koşullu salıverilme tarihine, altsoyu haricindekiler yönünden ise hapis cezasının infazı tamamlanıncaya kadar yoksun bırakılmasına" cümlesinin eklenmesi ve TCK"nın 53/1. maddesinin (b) bendinin uygulanmasına ilişkin kısımda yer alan "ve diğer siyasi hakları kullanmaktan" ibaresinin tamamen çıkartılması suretiyle sair yönleri usul ve yasaya uygun bulunan hükmün DÜZELTİLEREK ONANMASINA,
    2) Sanık ... hakkında dolandırıcılık suçundan verilen mahkumiyet hükmüne yönelik temyiz başvurusunun incelenmesinde,
    Sanık ..."ın diğer sanık ... ile birlikte hareket etmek suretiyle hileli eylemlerle katılanı kandırıp haksız menfaat temin ettiği, katılanın tüm aşamalardaki istikralı beyanları, teşhis tutanağı ve hastane güvenlik kamera kayıtları ile tüm dosya kapsamından anlaşıldığından dolandırıcılık suçunun oluştuğuna yönelik kabulde bir isabetsizlik görülmemiştir.
    Yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin kovuşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya kapsamına göre, O yer Cumhuriyet savcısı ve sanık ..."ın yerinde görülmeyen diğer temyiz itirazlarının reddine,
    Ancak;
    a) Adli sicil kaydına göre tekerrüre esas mahkumiyeti bulunan sanık hakkında TCK"nın 58. maddesi uyarınca mükerrirlere özgü infaz rejiminin uygulanmasına karar verilmesi gerektiğinin gözetilmemesi,
    b) TCK’nın 53. maddesinin 3. fıkrası uyarınca 53/1-c bendindeki “velayet hakkından; vesayet veya kayyımlığa ait bir hizmette bulunmaktan" yoksunluğun sanığın sadece kendi altsoyu yönünden koşullu salıverme tarihine kadar süreceği, altsoyu haricindekiler yönünden ise hapis cezasının infazı tamamlanıncaya kadar devam edeceğinin gözetilmemiş olması ve ayrıca TCK"nın 53/1. maddesinde düzenlenen hak yoksunluklarının uygulanması bakımından, Anayasa Mahkemesi"nin 24.11.2015 tarih ve 29542 sayılı Resmi Gazete"de yayımlanarak yürürlüğe giren 08.10.2015 tarih, 2014/140 E, 2015/85 sayılı iptal kararının uygulanması zorunluluğu,
    Bozmayı gerektirmiş, O yer Cumhuriyet savcısı ve sanık ..."ın temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükmün bu sebeplerden dolayı 5320 sayılı Kanun"un 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK"nın 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, 10/02/2016 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.















    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi