1. Hukuk Dairesi 2015/12187 E. , 2018/11338 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ
DAVA TÜRÜ : TAPU İPTALİ VE TESCİL
Taraflar arasında görülen tapu iptali ve tescil davası sonunda, yerel mahkemece davanın kabulüne ilişkin olarak verilen karar davalı vekili tarafından yasal süre içerisinde temyiz edilmiş olmakla dosya incelendi, Tetkik Hakimi ..."in raporu okundu, açıklamaları dinlendi, gereği görüşülüp düşünüldü;
-KARAR-
Dava, muris muvazaası hukuksal nedenine dayalı tapu iptali ve tescil isteğine ilişkindir.
Mahkemece,miras bırakan tarafından yapılan temlikin muvazaalı olduğu gerekçesiyle davanın kabulüne karar verilmiştir.
Dosya içeriği ve toplanan delillerden; miras bırakan ...’nin 09.03.2011 tarihinde ölümüyle geriye mirasçıları olarak davacı erkek kardeşi ... ile dava dışı kızkardeşi ..."nın kaldığı,miras bırakanın kayden maliki olduğu ... ada ... parsel sayılı taşınmazdaki 2 numaralı bağımsız bölümün satışı konusunda 09.06.2009 tarihli vekaletname ile dava dışı kızkardeşi ..."yı vekil tayin ettiği, ..."nın anılan vekaletnameyi kullanarak çekişmeli taşınmazı 18.06.2009 tarihinde satış suretiyle davalı ..."e temlik ettiği , adı geçen davalının, ..."nın oğlu ve dolayısıyla murisin yeğeni olduğu anlaşılmaktadır.
Hemen belirtmek gerekir ki, satışa konu edilen bir malın devrinin belirli bir semen karşılığında olacağı kuşkusuzdur.Semenin, bir başka ifade ile malın bedelinin ise;mutlaka para olması şart olmayıp belirli bir hizmet veya bir emekte olabileceği kabul edilmelidir. Esasen yukarıda da değinildiği üzere muris muvazaası hukuksal nedenine dayalı olarak açılan davaların hukuki dayanağını teşkil eden 01.04.1974 tarih ve 1/2 sayılı İçtihadı Birleştirme Kararında miras bırakanın gerçek iradesinin mirasçıdan mal kaçırma olması halinde uygulanabilirliğinin kabulü gerekir. Bir başka ifade ile, murisin iradesi önem taşır.
Somut olaya gelince;miras bırakan ..."nin çekişmeli 2 numaralı bağımsız bölümün bulunduğu ... ada ... parsel sayılı taşınmazdaki kayden maliki olduğu dava dışı 1 numaralı bağımsız bölümü eldeki davanın davacısı ..."a satış suretiyle temlik ettiği,bilahare,muris ..."nin erkek kardeşi ... aleyhine 13.10.2006 tarihinde anılan taşınmazla ilgili olarak tapu iptali ve tescil davası açtığı,söz konusu davada mirasbırakanın ,ölünceye kadar bakıp gözetme karşılığı işlem yapmak üzere tapuya gittiği halde okur yazar olmamasından yararlanan ..."ın ölünceye kadar bakma akdi yerine satış yoluyla taşınmazın devrini sağladığını,ayrıca,erkek kardeşi tarafından bakılmadığını ileri sürdüğü,... Sulh Hukuk Mahkemesi"nin 24.04.2007 tarih ve 2006/936 E., 2007/364 K. sayılı kararı ile davanın atiye terk edildiği gerekçesiyle talep hususunda karar verilmesine yer olmadığına karar verildiği sabittir.
Öte yandan,dosya kapsamında yer alan tedavi belgelerinden miras bırakanın kanser olduğu anlaşılmaktadır.Dinlenen davalı tanıklarının tamamı ise;bu hususu beyanlarıyla teyit etmişler ve kanser hastası olan murisin bakımının, davalı yeğeni ... ile davalının annesi ... tarafından gerçekleştirildiğini bildirmişlerdir.
Diğer taraftan,miras bırakanın davacı ..."a da taşınmaz vermiş olması davacı ile arasında problem olmadığını göstermektedir.
Tüm bu olgular ve somut deliller, yukarıda değinilen ilkelerle birlikte değerlendirildiğinde;miras bırakan ..."nin satış yoluyla yaptığı temlike ilişkin gerçek iradesinin mirasçısı ..."dan mal kaçırmak olmadığı ve bakımını sağlamak amacıyla hareket ettiği sonucuna varılmaktadır.
Hal böyle olunca ,davanın reddine karar verilmesi gerekirken;yanılgılı değerlendirmeyle, davanın kabulü yönünde hüküm tesisi isabetsizdir.
Davalı vekilinin yerinde bulunan temyiz itirazlarının kabulü ile, hükmün (6100 sayılı Yasanın geçici 3.maddesi yollaması ile) 1086 sayılı HUMK"un 428.maddesi gereğince BOZULMASINA, alınan peşin harcın temyiz edene geri verilmesine, 21.06.2018 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.