Abaküs Yazılım
Hukuk Genel Kurulu
Esas No: 2013/2312
Karar No: 2015/1303

Yargıtay Hukuk Genel Kurulu 2013/2312 Esas 2015/1303 Karar Sayılı İlamı

Hukuk Genel Kurulu         2013/2312 E.  ,  2015/1303 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ : İstanbul 11. İcra Hukuk Mahkemesi
    TARİHİ : 04/04/2013
    NUMARASI : 2013/98-2013/271

    Taraflar arasındaki "icra takibine itiraz" davasından dolayı yapılan yargılama sonunda; İstanbul 11. İcra Hukuk Mahkemesince davanın kabulüne dair verilen 16.06.2011 gün, 2011/480 E. 2011/895 K. sayılı kararın incelenmesi davalı- alacaklı vekili tarafından istenilmesi üzerine, Yargıtay 12. Hukuk Dairesinin 30.05.2012 gün ve 2012/526 E. 2012/18511 K. sayılı bozma ilamı ile;
    “...Alacaklı tarafından çeke dayalı olarak kambiyo senetlerine özgü haciz yolu ile başlatılan takipte, borçlu icra mahkemesine başvurarak, alacaklının cirosunun çeke ibraz sonrası eklendiğini, bu hususun bankaya ibraz tarihindeki, çek örneğine göre sabit olduğunu, bu nedenle alacaklının yetkili hamil olmadığını, ayrıca borca ve fer"ilerine itiraz ettiğini ileri sürerek takibin iptalini talep etmiştir.
    Çekin bankaya ibrazından sonra çeke ciro eklenmesine yönelik şikayet genel mahkemede yargılamayı gerektirdiğinden, icra mahkemesince buna yönelik şikayetin reddi ile borçlunun diğer itirazlarının incelenerek oluşacak sonuca göre karar verilmesi gerekirken, yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsiz olup, kararın bu nedenle bozulması gerekmiştir...”
    gerekçesiyle bozularak dosya yerine geri çevrilmekle, yeniden yapılan yargılama sonunda, mahkemece önceki kararda direnilmiştir.

    TEMYİZ EDEN: Davalı - alacaklı vekili
    HUKUK GENEL KURULU KARARI

    Hukuk Genel Kurulunca incelenerek direnme kararının süresinde temyiz edildiği anlaşıldıktan ve dosyadaki kâğıtlar okunduktan sonra gereği görüşüldü:
    Dava, kambiyo senetlerine özgü haciz yolu başlatılan icra takibine itiraz istemine ilişkindir.
    Davacı-borçlu vekili, davalı-alacaklı tarafından başlatılan icra takibine konu çekin kambiyo senedi niteliğini taşımadığını, davalı-alacaklının meşru hamil olmadığını, takip konusu çekin bankaya ibraz edildikten sonra alacaklı tarafından ciro edildiğini, müvekkilinin davalı-alacaklıya borcunun bulunmadığını ileri sürerek, ödeme emrinin ve icra takibinin iptalini, davalı-alacaklının % 40"tan aşağı olmamak üzere kötüniyet tazminatına mahkum edilmesini talep ve dava etmiştir.
    Davalı-alacaklı vekili, müvekkilinin çekin meşru hamili olduğunu, cironun ibrazdan önce yapıldığını belirterek davanın reddini savunmuştur.
    Mahkemece, çekin ibraz anında banka tarafından alınan örneğinin incelenmesinde çekte ilk cirantanın Osman isimli kişi olduğu, bu kişiden H. Gökmen Çelik isimli kişiye geçtiği ve ibraz edildiği, ancak takip dosyasında bulunan çek örneğinde son hamilin isminin yanına İbrahim Atalay isminin de eklendiği, bu ismin banka tarafından alınan çek örneğinde yer almadığı, dolayısıyla takip alacaklısının meşru hamil olduğundan söz edilemeyeceğinden bahisle, şikayetin kabulü ile İİK 170/a-2 maddesi gereğince takibin iptaline dair verilen karar, davalı-alacaklı vekilinin temyizi üzerine, Özel Dairece yukarıda açıklanan nedenlerle bozulmuştur.
    Yerel Mahkemece, önceki gerekçeler genişletilmek suretiyle direnme kararı verilmiştir.
    Direnme kararını, davalı-alacaklı vekili temyize getirmiştir.

    Yargıtay Hukuk Genel Kurulu önüne gelen uyuşmazlık; çekin bankaya ibrazından sonra çeke ciro eklenmesine yönelik şikayetin genel mahkemelerde yargılamayı gerektirip gerektirmediği noktasında toplanmaktadır.
    Somut uyuşmazlığın incelenmesinde, çek aslı üzerindeki bilgiler nazara alınarak ilk cironun lehtara ait olduğu, takip alacaklısının ciro silsilesi içerisinde yer aldığı, icra mahkemesinin şekli anlamda ve icra kasasına teslim edilen çeke göre inceleme yaptığı, bu nedenle bankadan gelen takip konusu çek üzerinde davalı-alacaklının cirosunun bulunmadığına yönelik yazı cevabının takip hukuku bakımından yapılacak incelemeye ve hükme esas alınamayacağı; anılan banka yazısının ancak maddi hukuk bakımından sonuca etkili olabileceği ve genel mahkemelerce yapılacak yargılamada değerlendirilmesinin mümkün olduğu kabul edilmiştir.
    Nitekim Yargıtay Hukuk Genel Kurulunun 26.11.2014 gün ve 2014/12-2072 E. 2014/976 K. sayılı kararında da aynı hususlar benimsenmiştir.
    Hukuk Genel Kurulunda yapılan görüşmeler sırasında bir kısım üyelerce; takip yapan alacaklının kambiyo hukuku çerçevesinde yetkili hamil olup olmadığına ilişkin uyuşmazlığın doğrudan doğruya kambiyo senetlerine özgü haciz yolu ile takibin temel unsuru olup bir senedin kambiyo vasfı ile kambiyo takibine yönelik koşulların icra mahkemesince tartışılmasında zorunluluk bulunduğu ileri sürülmüş ise de yukarıda açıklanan nedenlerle bu görüş Kurul çoğunluğunca benimsenmemiştir.
    Yukarıda açıklanan nedenlerle, Hukuk Genel Kurulunca da benimsenen Özel Daire bozma kararına uyulması gerekirken, önceki kararda direnilmesi usul ve yasaya aykırı olduğundan direnme kararı bozulmalıdır.
    SONUÇ: Davalı-alacaklı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile direnme kararının Hukuk Genel Kurulu tarafından da benimsenen Özel Dairenin bozma kararında gösterilen nedenlerden dolayı BOZULMASINA, istek halinde temyiz peşin harcının yatırana geri verilmesine, 06.05.2015 gününde yapılan ikinci görüşmede oyçokluğu ile karar verildi.




    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi