Abaküs Yazılım
19. Hukuk Dairesi
Esas No: 2015/16221
Karar No: 2016/7727
Karar Tarihi: 28.04.2016

Yargıtay 19. Hukuk Dairesi 2015/16221 Esas 2016/7727 Karar Sayılı İlamı

Özet:


Davalı belediyenin, su bayiliği sözleşmesi uyarınca düzenlediği faturalarda davacıya yıllarca haksız yere kesilen kaynak suyu harcının iadesi talebinin, davacının faturalara itiraz etmeden ödemeler yapması nedeniyle yerinde olmadığı gerekçesiyle reddedilmesine karar verilmiştir. Ancak, mahkemenin verdiği hükmün somut olaya uygun düşmemesi sebebiyle karar davalılar yararına bozulmuştur.
Kanun maddeleri: 2464 sayılı Belediye Gelirleri Kanunu'nun 64. maddesi
19. Hukuk Dairesi         2015/16221 E.  ,  2016/7727 K.
"İçtihat Metni"


Y A R G I T A Y İ L A M I

MAHKEMESİ : ...Asliye Hukuk Mahkemesi
TARİHİ : 10/07/2015
NUMARASI : 2011/20-2015/192
DAVACI : ...
DAVALILAR : ....

Taraflar arasındaki itirazın iptali davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kabulüne yönelik olarak verilen hükmün davacı vekilince duruşmasız, davalılar vekilince duruşmalı olarak temyiz edilmesi üzerine ilgililere çağrı kağıdı gönderilmişti. Belli günde davacı vek. Av. ..... ile davalı .. .... ve davalılar vek. Av. ....."nun gelmiş olmalarıyla duruşmaya başlanarak hazır bulunan avukatların ve belediye başkanının sözlü açıklamaları dinlenildikten ve temyiz dilekçelerinin süresinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.

-KARAR-
Davacı vekili, müvekkili ile davalı .... arasında bayilik sözleşmesi bulunduğunu, müvekkilinin “kaynak suları harcının” mükellefi olmadığı halde müvekkilinden yıllarca haksız yere bu harcın kesildiğini, müvekkilinin ilgili makamlara başvurması üzerine davalının yaptığı tahakkuk ve tahsilatların hukuka aykırı olduğunu kabul ederek 11.12.2009 tarihinden itibaren söz konusu harcın tahakkuk ve tahsilinden vazgeçtiğini, 2005 ile 2009 yılları arasında müvekkilinden haksız yere tahsil edilen tutarların tahsili için başlattıkları icra takibinin davalıların haksız itirazı üzerine durduğunu ileri sürerek, itirazın iptaline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalılar vekili, dava konusu kaynak suları harcının bir tür vergi olup davanın vergi mahkemesinde görülmesi gerektiğini, sebepsiz zenginleşme iddiasına dayalı bu davanın zamanaşımına uğradığını, davacının faturalara itiraz etmeden ödeme yaptığını ve bu faturaları vergi dairesine de beyan ettiğini savunarak, davanın reddini istemiştir.
Mahkemece toplanan delillere ve benimsenen bilirkişi raporuna göre, dava konusu alacağın bayilik sözleşmesinden kaynaklandığı, dolayısıyla alacağın zamanaşımına uğramadığı, 2464 sayılı Belediye Gelirleri Kanunu"nun 64. maddesi uyarınca kaynak suları harcının kaynak sularını özel işaretli kaplara doldurup satanların ödemekle mükellef olduğu, buna göre bahse konu harcın ... Belediyesi"ne bağlı iktisadi işletme olan .... İşletmesince ödenmesi gerektiği, taraflar arasındaki sözleşmede kaynak suları harcının davacı tarafından ödeneceğine dair bir hüküm bulunmadığı, davalı belediyenin sözleşmede bulunmayan bir yükümlülüğü davacıya yükleyerek akde aykırı davrandığı, bu nedenle davacının ödediği harcın iadesi gerektiği gerekçeleriyle davanın kabulüne, davalı belediyenin itirazında kötüniyetli olmadığı gerekçesiyle de davacının icra inkar tazminatı talebinin reddine karar verilmiş, hüküm taraf vekillerince temyiz edilmiştir.

Taraflar arasında akdedilen su bayiliği sözleşmesi uyarınca, davalı tarafından düzenlenen faturalarda kaynak suyu harcı fatura kapsamına dahil edilerek faturalar davacıya gönderilmiş ve davacı tarafından ticari defterlerine kaydedilerek faturalara itiraz edilmeden ödemeler yapılmıştır. Davalı tarafın kaynak suyu harcını bedele ekleyip davacıya yansıtması sözleşme özgürlüğü karşısında mümkün olup tarafların karşılıklı edimlerini ifa ettikten sonra davacının ticari defterlerine itirazsız kaydetmekle kabul etmiş olduğu faturalar kapsamındaki kaynak suyu harcının iadesi talebinin yerinde olmadığı gözetilerek davanın reddi gerekirken somut olaya uygun düşmeyen gerekçelerle yazılı şekilde hüküm kurulması doğru görülmemiştir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle hükmün davalılar yararına BOZULMASINA, bozma nedenine göre davacı vekilinin temyiz itirazlarının şimdilik incelenmesine yer olmadığına, vekili Yargıtay duruşmasında hazır bulunan davalılar yararına takdir edilen 1.350,00 TL duruşma vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalılara ödenmesine, peşin harçların istek halinde iadesine, 28/04/2016 gününde oybirliğiyle karar verildi.







Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


Avukat Web Sitesi