17. Hukuk Dairesi 2015/7068 E. , 2018/571 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ:Asliye Hukuk Mahkemesi
Taraflar arasındaki rücuen tazminat davası üzerine yapılan yargılama sonunda, kararda yazılı nedenlerle, davanın kısmen kabulüne ilişkin verilen hüküm, davacı vekili ve dahili davalı vekili tarafından süresi içinde temyiz edilmekle, dosya incelendi, gereği düşünüldü:
-K A R A R-
Davacı vekili, davalıların işleteni ve sürücüsü olduğu aracın, davacı şirket nezdinde kaskolu olan araca çarpmasıyla oluşan kaza nedeniyle, sigortalılarına 15.032,00 TL. hasar bedeli ödediklerini, davalının trafik sigortacısından bu bedelin 8.000,00 TL"lik kısmını tahsil ettiklerini, bakiye tazminattan davalıların sorumlu olduğunu belirterek 7.032,00 TL. rücuen tazminatın ödeme tarihi olan 17.10.2007"den işleyecek yasal faiziyle birlikte davalılardan müteselsilen tahsilini talep etmiştir.Davalı vekili, davanın reddini savunmuştur. Mahkemece, iddia, savunma, yapılan yargılama ve toplanan delillere göre; davalı ..."ın dava tarihinden önce öldüğü anlaşıldığından, bu davalı hakkındaki davanın reddine; davalı ... hakkındaki davanın kısmen kabulü ile 1.019,20 TL"nin davacının ödeme tarihi olan 17.10.2007"den işleyecek yasal faiziyle birlikte bu davalıdan tahsiline, fazla isteğin reddine karar verilmiş; hüküm, davacı vekili ve dahili davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
1-Dosya içerisindeki bilgi ve belgelere, mahkeme kararının gerekçesinde dayanılan delillerin tartışılıp, değerlendirilmesinde usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmamasına; davacı tarafça aleyhine dava açılan ..."ın dava açılmadan önce öldüğü, ölü olan bu kişinin taraf sıfatı bulunmadığı için aleyhine dava açılamayacağı, dava tarihinden önce ölmüş olan kişinin mirasçılarının sonradan davaya dahil edilmelerinin mümkün olmadığı, usul hukukumuzda dahili dava müessesesinin çok sınırlı hallerde kabul edildiği ve somut olayda uygulanmasının mümkün olmadığı, davalı ... mirasçılarının dahili dava yoluyla davada taraf sıfatı kazanmaları mümkün olmadığı gözetildiğinde, davada taraf sıfatı kazanamayacak olan... hakkında hüküm kurulmamış ve bu nedenle de lehine vekalet ücreti hükmedilmemiş olmasında bir usulsüzlük bulunmamasına; kazadaki kusur oranları ve davacı ... şirketinin ödediği bedel ile davalı tarafın trafik sigortacısından tahsil ettiği bedel dikkate alındığında, davacının davalı tarafa rücu edebileceği tazminat miktarının usulünce belirlenmiş olmasına göre; dahili davalı ... vekilinin, yerinde görülmeyen tüm temyiz itirazları ile davacı vekilinin aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan sair temyiz itirazlarının reddine karar vermek gerekmiştir.
2-Karar tarihi itibariyle yürürlükte bulunan AAÜT"nin 13/1. maddesinde "Tarifenin ikinci kısmının ikinci bölümünde gösterilen hukuki yardımların konusu para veya para ile değerlendirilebiliyor ise avukatlık ücreti, davanın görüldüğü mahkeme için Tarifenin İkinci Kısmında belirtilen maktu ücretlerin altında kalmamak kaydıyla (yedinci maddenin ikinci fıkrası, dokuzuncu maddenin birinci fıkrasının son cümlesi ile onuncu maddenin son fıkrası hükümleri saklı kalmak kaydıyla,) Tarifenin üçüncü kısmına göre belirlenir" düzenlemesine; 13/2. maddesinde ise "Ancak hükmedilen ücret kabul veya reddedilen miktarı geçemez" düzenlemesine yer verilmiştir.Somut olayda; davacı davada kendisini vekille temsil ettirdiğinden, davanın kabul olunan kısmının 1.019,20 TL. olduğu da gözetilerek anılan tarife hükmü gereği 1.019,20 TL. vekalet ücretine hükmolunması gerekirken, eksik vekalet ücretine hükmolunması doğru olmayıp bozma sebebi ise de; bu yanılgının giderilmesi yargılamanın tekrarını gerektirir nitelikte görülmediğinden, hükmün 6100 sayılı HMK"nın geçici 3/II. maddesi delaletiyle 1086 sayılı HUMK’nun 438/7. maddesi uyarınca düzeltilerek onanmasına karar vermek gerekmiştir.SONUÇ : Yukarıda (1) nolu bentte açıklanan nedenlerle, dahili davalı ... vekilinin, yerinde görülmeyen tüm temyiz itirazları ile davacı vekilinin sair temyiz itirazlarının REDDİNE; (2) nolu bentte açıklanan nedenlerle, davacı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hüküm fıkrasının 6. Bendindeki "500,00 TL." ibaresinin hükümden çıkartılarak yerine "1.019,20 TL." ibaresinin yazılmasına ve hükmün bu şekli ile DÜZELTİLEREK ONANMASINA ve aşağıda dökümü yazılı 41,92 TL kalan onama harcının temyiz eden dahili davalıdan alınmasına, peşin alınan harcın istek halinde temyiz eden davacıya geri verilmesine 5.2.2018 gününde oybirliğiyle karar verildi.