11. Hukuk Dairesi 2016/11757 E. , 2018/3601 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ
(TİCARET MAHKEMESİ SIFATIYLA)
Taraflar arasında görülen davada Asliye Hukuk Mahkemesi’nce verilen 25/02/2016 tarih ve 2015/668-2016/261 sayılı kararın Yargıtayca incelenmesi davalı vekili tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve yine dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:
Davacı vekili, müvekkilinin davalıya tahsil amacıyla tevdi ettiği bonoların, davalı uhdesindeyken zamanaşımına uğradığını, bu süre zarfında bonoları düzenleyenin müflis duruma düştüğünü, böylelikle bonoların tahsil imkanı kalmadığını ileri sürerek, bonoların toplam bedeli 8000 TL"nin ihtar tarihinden itibaren işleyecek ticari faiziyle davalıdan tahsilini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili, dava konusu bonoların protestosuz tahsili için müvekkiline tevdi edildiğini, davacının basiretli davranmadığını savunarak davanın reddini istemiştir.
Mahkemece, iddia, savunma ve tüm dosya kapsamına göre, dava konusu bonoların zamanaşımına uğramasında davalının kusurlu olduğu, davalının ödenmeyen bonoların iadesine ilişkin davacıya bilgilendirme yaptığına dair herhangi bir delil sunamadığı, bonoların zamanaşımına uğramakla cebri gücünü kaybettikleri gerekçesiyle davanın kabulüne, 8.000 TL"nin ticari faiziyle tahsiline karar verilmiştir.
Kararı, davalı vekili temyiz etmiştir.
1-Dava, tahsil için davalı bankaya tevdi edilen bonoların, tahsil işlemlerine başlanılmaması bilahare bonoların zamanaşımına uğraması nedeniyle uğranılan zararın tazmini istemine ilişkin olup; mahkemece davanın kabulüne karar verilmiştir. Ancak, dosyada mübrez bono suretlerinden bonoların tahsil cirosu ile devredilip devredilmediği, bankanın böylelikle vekil hamil olup olmadığının anlaşılamaması karşısında, mahkemece dava konusu bonolar celbedilerek yapılacak inceleme sonucuna göre karar vermek gerekirken, eksik incelemeye dayalı olarak yazılı şekilde karar verilmesi doğru görülmemiş, kararın bu nedenle bozulması gerekmiştir.
2- Bozma sebep ve şekline göre davalı vekilinin sair temyiz itirazlarının incelenmesine şimdilik gerek görülmemiştir.
SONUÇ: Yukarıda (1) numaralı bentte açıklanan nedenlerle davalı vekilinin temyiz isteminin kabulü ile kararın davalı yararına BOZULMASINA, (2) numaralı bentte açıklanan nedenlerle davalı vekilinin sair temyiz itirazlarının şimdilik incelenmesine yer olmadığına, ödediği peşin temyiz harcının isteği halinde temyiz edene iadesine, 15/05/2018 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.