Abaküs Yazılım
1. Hukuk Dairesi
Esas No: 2018/1995
Karar No: 2018/11297
Karar Tarihi: 19.06.2018

Yargıtay 1. Hukuk Dairesi 2018/1995 Esas 2018/11297 Karar Sayılı İlamı

1. Hukuk Dairesi         2018/1995 E.  ,  2018/11297 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ
    DAVA TÜRÜ : TAPU İPTAL VE TESCİL

    Taraflar arasında görülen tapu iptali ve tescil davası sonunda, yerel mahkemece davanın kabulüne ilişkin olarak verilen karar davalı vekili tarafından yasal süre içerisinde duruşma istekli temyiz edilmiş olmakla, duruşma günü olarak saptanan 19.06.2018 Salı günü saat 9.15"de daireye gelmeleri için taraf vekillerine tebligat yapıldığı halde gelmedikleri anlaşıldı, incelemenin dosya üzerinde yapılmasına, süresinde verildiği ve kayıt olunduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra Tetkik Hakimi ..."ın raporu okundu, düşüncesi alındı. Dosya incelendi, gereği görüşülüp düşünüldü:
    -KARAR-
    Dava, muris muvazaası hukuksal nedenine dayalı tapu iptali ve tescil isteğine ilişkindir.
    Davacı, mirasbırakan babası ...’in maliki olduğu ... ve ... parsel sayılı taşınmazlarını mirasçılarından mal kaçırmak amacıyla davalının kardeşi ara malik ... üzerinden davalı gelini ...’e satış yoluyla devrettiğini, yapılan devrin muvazaalı olduğunu ileri sürerek, çekişmeli taşınmazların tapu kayıtlarının iptali ile miras payı oranında adına tescilini istemiştir.
    Davalı, ölümüne kadar mirasbırakana baktığını, bakım karşılığı dava konusu taşınmazların kendisine verildiğini, öte yandan davacının da imzasının bulunduğu 17/12/2012 tarihli sözleşme ile mirasçıların doğmuş haklarından feragat ettiklerini belirterek davanın reddini savunmuştur.
    İddianın kanıtlandığı gerekçesiyle davanın kabulüne ilişkin verilen karar, Dairece; ‘’... Hemen belirtilmelidir ki, davalının 17/12/2012 tarihli belgeye dayanarak davacının doğmuş hakkından feragat ettiğini ve davanın dinlenme olanağının kalmadığını iddia ettiği, davacının ise okuma yazma bilmediğini ve anılan belge altındaki imzanın kendisine ait olmadığını
    savunduğu, ne var ki mahkemece 17/12/2012 tarihli belge altındaki imzanın davacının eli ürünü olup olmadığı hususu araştırılmadan sonuca gidildiği anlaşılmaktadır. Hal böyle olunca, 17/12/2012 tarihli belgenin mirasbırakanın ölümünden sonra düzenlendiği gözetilerek anılan belge altındaki ... imzasının davacının eli ürünü olup olmadığının araştırılması, gerekli delillerin toplanarak incelemenin yaptırılması ve sonucuna göre bir karar verilmesi gerekirken eksik araştırma ve inceleme ile yetinilerek yazılı şekilde karar verilmesi hatalıdır. ‘’ gerekçesiyle bozulmuş, Mahkemece bozma ilamına uyularak yapılan yargılama neticesinde davacının okuma yazma bilmemesi ve kanunda aranan şartları taşımaması nedeniyle 17.12.2012 tarihli belgenin geçersiz olduğu, öte yandan yapılan temlikin mal kaçırma amaçlı ve muvazaalı olduğunun kanıtlandığı gerekçesiyle davanın kabulüne karar verilmiştir.
    Hemen belirtilmelidir ki, bozma ilamında maddi hata ile davacı ...’in ismi yerine ... yazılmış ise de, anılan maddi hatanın her zaman düzeltilmesinin mümkün olduğu açıktır.
    6100 sayılı HMK’nın ‘’ Adi senetlerin ispat gücü ‘’ başlığı altında 205/1. maddesinde; ‘’ Mahkeme huzurunda ikrar olunan veya mahkemece inkâr edenden sadır olduğu kabul edilen adi senetler, aksi ispat edilmedikçe kesin delil sayılırlar. ‘’ amir hükmüne yer verilmiştir.
    Somut olayda, bozma sonrasında yapılan yargılamada davacı vekilinin 12.09.2017 tarihli dilekçesi ve 12.12.2017 tarihli celsede ilgili belgedeki imzanın müvekkili ...’e ait olduğunu ikrar ettiği, mirasbırakan ...’in ölümünden sonra tanzim edilen 17.12.2012 tarihli adi yazılı belge ile davacının dava konusu taşınmazlarla ilgili dava açmayacağını belirterek miras payından feragat ettiği, bu nedenle eldeki davada davacının muris muvazaasına dayalı tapu iptal ve tescil isteğinin dinlenmeyeceği anlaşılmıştır.
    Hal böyle olunca, davanın reddine karar verilmesi gerekirken yanılgılı değerlendirme ile yazılı şekilde karar verilmesi doğru değildir.
    Davalı vekilinin yerinde bulunan temyiz itirazlarının kabulü ile, hükmün (6100 sayılı Yasanın geçici 3.maddesi yollaması ile) 1086 sayılı HUMK"un 428.maddesi gereğince BOZULMASINA, alınan peşin harcın temyiz edene geri verilmesine, 19.06.2018 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi