6. Ceza Dairesi 2016/3610 E. , 2016/3638 K.
"İçtihat Metni"Birden fazla kişi ile yağma suçundan sanık ..."nun, 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu’nun 149/1-c-d ve 62. maddeleri uyarınca 8 yıl 9 ay hapis cezası ile cezalandırılmasına dair ...Ağır Ceza Mahkemesinin 03/06/2009 tarihli ve 2008/156 esas, 2009/146 sayılı kararının Yargıtay 6. Ceza Dairesinin 06/05/2015 tarihli ve 2013/2697 esas, 2015/40461 karar sayılı ilâmı ile onanarak kesinleşmesini müteakip, sanık müdafiileri tarafından yapılan yargılamanın yenilenmesi talebinin reddine ilişkin ... Ağır Ceza Mahkemesinin 10/11/2015 tarihli ve 2008/156 esas, 2009/146 sayılı ek kararına yönelik itirazın reddine dair ... Ağır Ceza Mahkemesinin 17/11/2015 tarihli ve 2015/1046 değişik iş sayılı kararına karşı Adalet Bakanlığının 23/03/2016 gün ve 94660652-105-59-898-216-Kyb sayılı kanun yararına bozma istemine dayalı Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının 15/04/2016 gün ve KYB-2016/123580 sayılı ihbar yazısı ile infaz dosyası 15/04/2016 tarihinde Dairemize gönderilmekle incelendi;
Anılan Yazıda;
(Dosya kapsamına göre; sanık vekilinin dilekçesinde belirttiği müştekiye zorla imzalattırıldığı iddia edilen senedin kaynağının şikâyetçi ile diğer sanık ...arasındaki borç ve alım satım ilişkisi olduğu hususunda ifade verecek tanıkların dinlenilmediği, müştekinin iş yerine sanık ... ile giden şahsın ...isimli şahıs olduğunun belirtilmesi ve bu şahsın da bu konuda beyanda bulunmak istediği yönünde dilekçe vermesine rağmen beyanına başvurulmadığı, sanık hakkındaki mahkumiyet kararının kesinleşmesini müteakip sanık ile müşteki...’ın oğlu olan diğer müşteki ... arasında geçen görüşmeye ilişkin ses kaydında ..."ın önceki ifadelerinden farklı olarak, olay esnasında sanık ...’in olay yerinde bulunmadığını ancak ifade değiştirmesi durumunda ceza alacağını belirtmesi nazara alındığında, bu hususların 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu"nun 311. maddesi anlamında yeni delil olarak değerlendirilmesi gerektiği, sanık lehine bir durum meydana getirebileceği gözetilmeden, itirazın kabulü yerine, yazılı şekilde reddine karar verilmesinde isabet görülmemiş olduğundan bahisle 5271 sayılı CMK’nun 309. maddesi uyarınca anılan kararın bozulması) Dairemizden istenilmiş ise de;
TÜ R K M İ L L E T İ A D I N A
Kesinleşen bir hükümle sonuçlanan davanın yargılamanın yenilenmesi yolu ile hükümlü lehine yeniden görülebilmesi 5271 sayılı CMK"nın 311. maddesinde( 1412 sayılı 327. maddesinde) düzenlenmiştir.
Ceza Muhakemesi Kanunu"nun 311. maddesine göre, kesinleşmiş hükümle sonuçlanmış bir dava;
a-) Duruşmada kullanılan ve hükmü etkileyen bir belgenin sahteliğinin anlaşılması,
b-) Yemin verilerek dinlenmiş olan bir tanık veya bilirkişinin hükmü etkileyecek biçimde hükümlü aleyhine kasıt veya ihmal ile gerçek dışı tanıklıkta bulunduğu veya oy verdiğinin anlaşılması,
c-) Hükme katılmış olan hakimlerden birinin, hükümlünün neden olduğu kusur dışında aleyhine ceza kovuşturmasını veya bir cezayla mahkumiyetini gerektirecek biçimde görevlerini yapmada kusur etmiş olması,
d-) Ceza hükmünün, Hukuk Mahkemesi"nin bir hükmüne dayandırılmış olup da bu hükmün kesinleşmiş diğer bir hükümle ortadan kaldırılması,
e-) Yeni olaylar veya yeni deliller ortaya konulup bunlar yalnız başına veya önceden sunulan delillerle birlikte göz önüne alındıklarında sanığın beraatini veya daha hafif bir cezayı içeren kanun hükmünün uygulanmasıyla mahkum edilmesini gerektirecek bir nitelikte olması,
f-) Ceza hükmünün Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi ve Protokollerinin ihlali suretiyle verildiğinin Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi kararıyla tespit edilmiş olması,
Hallerinde kararın kesinleşmesinden itibaren 1 yıl içinde hükümlü lehine olarak yargılanmanın yenilenmesi yoluyla tekrar görülebilir.
Maddi olayda; ... Ağır Ceza Mahkemesi"nin 03.06.2009 gün, 2008/156 esas ve 2009/146 karar sayılı ilamı ile hükümlü ... hakkında, 5237 sayılı TCK"nın 149/1-c-d ve 62. maddeleri uyarınca verilen 8 yıl 9 ay yıl hapis cezasına ilişkin mahkumiyet hükmü, Dairemizin 06.05.2015 gün, 2013/2697 esas ve 2015/40461 karar sayılı ilamı ile onanarak kesinleşmiştir.
Hükümlü ... savunmanlarının aşamalardaki dilekçelerinde özetle; “Diğer hükümlü ... ile yakman ... arasında alacak-borç ilişkisi olduğu hususunda bilgisi olan tanıkların dinlenilmediği, olay tarihinde yakınanın işyerine giden ve yakınanın arayarak kendini ... olarak tanıtan şahsın ...olduğu, failde yanılgı bulunduğu, adı geçen şahsın bu hususda ikrarını içeren imzalı dilekçesini dosyaya sunduğu, hükümlülerin aralarında menfaat çatışması bulunduğu halde aynı avukat ile temsil edilerek adil yargılama hakkının zedelendiği, yine hükümden sonra yakınanların hükümlünün suçsuz olduğuna dair beyanda bulunmak istedikleri, ancak ceza almaktan çekindiklerine dair ifadelerini içeren ses kayıtları bulunduğu, yakınanlara ait cep telefonlarından hükümlüye gönderilen telefon mesajlarında, hükümlü lehine karar vermek için para talep ettiklerine dair ifadeler bulunduğunu” belirterek yargılanmanın yenilenmesi talebinde bulunmuşlardır.
Hükümlü savunmanlarının yargılamanın yenilenmesi talepleri ilk olarak ... Ağır Ceza Mahkemesi, 05.06.2015 tarihli ek kararı ile reddedilmiş, hükümlü savunmanının bu karara itirazı üzerine, itiraz mercii olan... Ağır Ceza mahkemesinin 16.06.2015 gün, 2015/492 Değişik iş sayılı kararı ile itirazın reddine karar verilmiştir.
Hükümlü savunmanınca 22.06.2015 ve 06.07.2015 tarihli dilekçeleri ile ... Ağır Ceza Mahkemesinin 03.06.2009 gün, 2008/156 esas ve 2009/146 karar sayılı ilamına ilişkin Dairemizin onama hükmüne yönelik karar düzeltme talebinde bulunulmuş, Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının 10.09.2015 tarihli yazısında itiraz yoluna gidilmeyi gerektirir maddi ve hukuki bir sebep bulunmadığını bildirdiği görülmüştür.
Hükümlü ... Savunmanı 28.10.2015 tarihinde yeniden yargılamanın yenilenmesi talebinde bulunmuş, ... Ağır Ceza Mahkemesi, 10.11.2015 tarihli ek kararı ile “hükümlü savunmanının talebine konu dilekçeler, ses kayıtları ve deliller incelendiğinde hükümlü ..."nun beraatini veya daha hafif cezayı içeren kanun hükmünün uygulanmasını gerektirecek nitelikte bulunmadığı” gerekçesiyle yargılanmanın yenilenmesi talebinin reddine karar vermiş, bu karara yönelik yapılan itiraz ise kanun yararına bozma istemine konu olan .... Ağır Ceza Mahkemesi"nin 17.11.2015 gün ve 2015/1046 değişik iş sayılı kararı ile reddedilmiştir.
Söz konusu dosyanın içeriği yeniden ele alınıp değerlendirildiğinde, sanık ve vekilinin savunmaları, yargı kararının verildiği tarihte mahkemece bilinmeyen mahkumiyet hükmü kurulurken değerlendirme dışı tutulan , yasal yolla elde edilmiş bir delil ve/veya yeni bir olay olarak tanımlanacak bir durumun ortaya çıkmadığından bu yöndeki talebin reddine ilişkin ... Ağır Ceza Mahkemesi, 10.11.2015 tarihli ek kararı ile bu karara itirazı değerlendiren ... Ağır Ceza Mahkemesi"nin 17.11.2015 gün ve 2015/1046 değişik iş sayılı itirazın reddine dair kararında da kanun ve usule aykırı ciddi bir hal ve duraksama bulunmadığından, Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının talebinin reddine karar vermek gerekmiştir.
Yukarıda açıklanan nedenlerle;
... Ağır Ceza Mahkemesi"nin 17.11.2015 gün ve 2015/1046 değişik iş sayılı kararına yönelik kanun yararına bozma isteminin REDDİNE, dosyanın mahalline gönderilmek üzere Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına İADESİNE, 28.04.2016 gününde oybirliğiyle karar verildi.