Hırsızlık - resmi belgede sahtecilik - Yargıtay 2. Ceza Dairesi 2019/9975 Esas 2019/18856 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
2. Ceza Dairesi
Esas No: 2019/9975
Karar No: 2019/18856
Karar Tarihi: 05.12.2019

Hırsızlık - resmi belgede sahtecilik - Yargıtay 2. Ceza Dairesi 2019/9975 Esas 2019/18856 Karar Sayılı İlamı

2. Ceza Dairesi         2019/9975 E.  ,  2019/18856 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
    SUÇ : Hırsızlık, resmi belgede sahtecilik
    HÜKÜM : Mahkumiyet

    Dosya incelenerek gereği düşünüldü;
    1- Sanık hakkında hırsızlık suçundan kurulan mahkumiyet hükmüne yönelik yapılan temyiz itirazlarının incelenmesinde;
    12.08.2014 tarihli tutanağa göre, sanığın kolluk ekibinin uygulama yaptığını görmesi üzerine kaçtığı ve başka bir araca çarparak olay yerinde suça konu aracı bırakıp uzaklaşırken kolluk ekibince yakalandığı, sanığın bıraktığı aracın üzerindeki plaka sorgulandığında, plakanın başka bir araca ait olduğunun; yapılan şase sorgusunda ise aracın gerçek plakasının ... olduğunun tespit edildiği, dosya içerisinde yer alan bilgi ve belgelerde ise 5237 sayılı TCK"nın 168.maddesi kapsamında sanık tarafından gerçekleştirilmiş bir iade veya tazminin bulunmadığının anlaşılması karşısında; sanık hakkında koşulları bulunmayan 5237 sayılı TCK"nın 168/1. maddesindeki etkin pişmanlık hükümlerinin uygulanamayacağının gözetilmemesi, aleyhe temyiz olmadığından bozma nedeni yapılmamış, 5237 sayılı TCK"nın 53. maddesinin bazı bölümlerinin iptaline ilişkin Anayasa Mahkemesinin 24.11.2015 tarihinde yürürlüğe giren 08.10.2015 gün ve 2014/140 E., 2015/85 K. sayılı kararı da nazara alınarak bu maddede öngörülen hak yoksunluklarının uygulanmasının infaz aşamasında değerlendirilmesi mümkün görülmüştür.
    Yapılan duruşmaya, toplanan delillere, gerekçeye, hakimin kanaat ve takdirine göre temyiz itirazları yerinde olmadığından reddiyle hükmün istem gibi ONANMASINA,
    2- Sanık hakkında resmi belgede sahtecilik suçundan kurulan mahkumiyet hükmüne yönelik yapılan temyiz itirazlarının incelenmesine gelince;
    Resmi belgede sahtecilik suçlarında aldatma yeteneğinin bulunup bulunmadığının takdirinin hakime ait olduğundan cihetle, 08.04.2015 tarihli uzmanlık raporunda, (1) numaralı tescil plakasının üzerinde bulunması zorunlu mührün bulunmadığı ve söz konusu plakanın sahte olduğu sonucuna varılmış ve aldatma kabiliyetini haiz olmadığı değerlendirilmiş ise de; belgelerde sahtecilik suçlarında aldatma yeteneğinin bulunup bulunmadığının takdirinin hakime ait olduğu göz önüne alınarak, sahte olduğu iddia edilen plaka aslı duruşmaya getirtilip incelenmek suretiyle özellikleri tutanağa geçirilerek, yasal unsurları taşıyıp taşımadığı ve aldatma niteliğinin bulunup bulunmadığı yöntemince tartışılıp belge aslı denetime olanak verecek biçimde dosya içerisinde bulundurulmadan yazılı şekilde karar verilmesi,
    Bozmayı gerektirmiş sanığın temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükmün bu sebepten dolayı isteme aykırı olarak BOZULMASINA, 05/12/2019 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.










    Bu web sitesi, sisteminin bir üyesidir.