17. Ceza Dairesi 2018/34 E. , 2018/3092 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Çocuk Mahkemesi
SUÇ : Hırsızlık
HÜKÜM : Mahkumiyet
Yerel mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle, başvurunun süresi ve kararın niteliği ile suç tarihine göre dosya görüşüldü:
Dosya kapsamına göre, diğer temyiz itirazları yerinde görülmemiştir.
Ancak;
1-Suça sürüklenen çocuk ... hakkında müştekilere yönelik hırsızlık suçlarını işlendiğinden bahisle TCK"nın 142/1-e maddesinden cezalandırılması talebiyle kamu davası açıldığı halde, ek savunma hakkı verilmeden, her bir müştekiye yönelik olarak ayrı ayrı olmak üzere aynı Kanun"un 142/1-b maddesi uyarınca mahkumiyetine karar verilmesi,
2-Suça sürüklenen çocuk ..."ün diğer suç ortağıyla birlikte müşteki ..."nun cadde üzerine herhangi bir yere kilitlemeksizin park ettiği bisikletini alarak 50-60 metre götürdükten sonra kolluk görevlilerince yakalandıkları olayda, eyleminin TCK"nın 141/1, 35. maddelerinde düzenlenen suça uyduğu gözetilmeden, suça sürüklenen çocuk hakkında aynı Kanun"un 142/1-e maddesinden düzenlenen suçtan hüküm kurulması suretiyle fazla ceza tayini; ayrıca hükümden sonra 02/12/2016 tarihinde 29906 sayılı Resmi Gazete"de yayımlanarak yürürlüğe giren 6763 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu ile Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun"un 34. maddesi ile değişik 5271 sayılı CMK"nın 253. maddesinin 1. fıkrasının (b) bendine eklenen alt bendler arasında yer alan ve 5237 sayılı TCK"nın 141. maddesinde tanımı yapılan hırsızlık suçunun da uzlaşma kapsamına alındığının anlaşılması karşısında; 5237 sayılı TCK"nın 7/2. maddesi uyarınca; ""Suçun işlendiği zaman yürürlükte bulunan kanun ile sonradan yürürlüğe giren kanunların hükümleri farklı ise, failin lehine olan kanun uygulanır ve infaz olunur."" hükmü de gözetilerek 6763 sayılı Kanun"un 35. maddesi ile değişik CMK"nın 254. maddesi uyarınca aynı Kanun"un 253. maddesinde belirtilen esas ve usûle göre uzlaştırma işlemleri yerine getirildikten sonra sonucuna göre suça sürüklenen çocuğun hukuki durumunun yeniden değerlendirilmesinde zorunluluk bulunması,
3- Kolluk görevlilerince tanzim olunan 14.09.2013 tarihli yakalama tutanağına göre, suç tarihinde saat 19:55 sıralarında yapılan kontroller sırasında ... Meydanında bulunan bisiklet park alanında yaşı küçük iki şahsın siyah renkli bir bisikletin başında bekledikleri, bu şahıslardan birinin elinde sopa olduğunun görülmesi üzerine kolluk görevlilerince şahısların bisiklet hırsızlığı yapıyor olabileceklerinin değerlendirildiği, bu sırada şahıslardan birisinin bisiklete binerek kısa bir tur attığı, diğerinin ise elindeki sopayı park alanındaki diğer bisikletlerden birisinin kilit kısmına soktuğunun görülmesi üzerine kolluk görevlilerince şahıslara ""durmaları""yönünde ikazda bulunulduğu, bunun üzerine şahıslardan birisinin bisikletle diğerinin yaya olarak kaçmaya başladıkları, daha sonra yaya olarak ilerleyen şahsın da bisikletli olan şahsın kullandığı bisiklete bindiği ve beraber kaçmaya devam ettikleri, kolluk görevlilerinin takibi hiç bırakmaksızın şahısları takip ettikleri sırada şahısların başka bir bisiklet hırsızlığı olayına karıştıkları, kolluk görevlilerinin de şahıslardan bisikleti süren ..."ü yakaladıkları ve bisikleti alarak müşteki ..."a teslim ettikleri olayda; kolluk görevlilerinin suça sürüklenen çocuk ..."ü kesintisiz takip sonucunda yakaladıklarının anlaşılması karşısında; suça sürüklenen çocuk ve diğer suç ortağının suça konu bisikleti hakimiyet alanlarına sokup sokmadıkları, dolayısıyla müşteki ..."a karşı işlenen hırsızlık suçunun tamamlanıp tamamlamadığı tartışılarak suça sürüklenen çocuk ... hakkında TCK"nın 35. maddesinin uygulanıp uygulanmayacağı değerlendirilmeden ve eylemin ne suretle tamamlandığı açıklanıp tartışılmadan yazılı şekilde hüküm kurulması,
4-5237 sayılı TCK"nın 61/1. maddesine göre malın değerinin az ya da çok olması, temel cezanın belirlenmesinde alt sınırdan uzaklaşmak için bir kriter olup, hırsızlık suçuna konu malın değerinin az olmasının TCK"nın 145. maddesinde ayrı olarak düzenlenmesi, kanun koyucunun hırsızlık suçunda malın değerinin az olmasına verdiği önemi göstermektedir. Yargıtay Ceza Genel Kurulu"nun 15.12.2009 gün ve 6/242-291 sayılı içtihadında belirtildiği üzere, "...daha çoğunu alabilme olanağı varken yalnızca gereksinimi kadar ve değer olarak az olan şeyi alma" görüşünün, TCK"nın 145. madde uygulamasında bütünüyle reddedilmesi mümkün değil ise de, maddenin yalnızca bu tanımlamayla sınırlandırılması da olanaklı değildir. TCK"nın 145. maddenin gerek ilk şekli, gerekse değiştirilmiş biçimi; ortak tanımlama ile, hırsızlık suçunun konusunu oluşturan değerin az olmasını temel almaktadır. TCK"nın 145. maddesine göre, faile verilen cezada indirim yapılabilmesi için malın değerinin az olması yeterli olup, hâkim indirim oranını TCK"nın 3. maddesinde öngörüldüğü üzere “işlenilen fiilin ağırlığıyla orantılı” olacak şekilde saptamalıdır. Değer azlığı nedeniyle ceza vermekten vazgeçme kararı verilecek ise; malın değerinin azlığı yanında “suçun işleniş şekli ve özellikleri” de dikkate alınmalıdır. TCK"nın 145. maddesinin uygulanmasında hâkime takdir hakkı tanınmış olup, hâkim takdir hakkını kullanırken keyfiliğe açmadan, her somut olaya uygun, yasal ve yeterli gerekçe göstermek suretiyle uygulama yapmalıdır.
Somut olaylarda ise; suça sürüklenen çocuğun ve diğer suç ortağının müşteki ..."na ait olan ve kıymet takdir tutanağına göre 50,00 TL değerindeki bisikleti; ayrıca müşteki ..."a ait olan ve kıymet takdir tutanağına göre 75,00 TL değerindeki bisikleti çaldıklarının anlaşılması karşısında, suça sürüklenen çocuk ... hakkında suçların işleniş şekilleri ve özellikleri itibariyle ceza vermekten vazgeçilemeyecek ise de, suçların konusunu oluşturan malların değerinin az olması nedeniyle her bir müştekiye yönelik hırsızlık suçu yönünden ayrı ayrı olarak TCK"nın 145. maddesi gereğince verilen cezalardan, belirlenecek oranda indirim yapılması gerektiğinin gözetilmemesi,
5-Kolluk görevlilerince başka bir suçtan dolayı takip edilmekte olan suça sürüklenen çocuk ve diğer suç ortağının, cadde üzerinde bulunan ve bir yere kilitlenmemiş vaziyetteki müşteki ..."na ait bisikleti almaya karar verdikleri, aralarındaki iş bölümü gereğince suça sürüklenen çocuk ..."nın söz konusu bisikleti alıp 50-60 metre kadar götürdüğü, ancak kolluk görevlileri tarafından yakalanacaklarını anlayınca kaçmaya başladıkları, suça sürüklenen çocuk ..."nın kaçtığı ancak suça sürüklenen çocuk ..."ün yakalandığı olayda; suça sürüklenen çocuk ...hakkında hırsızlık suçundan hüküm kurulurken 5237 sayılı TCK"nın 35/2. maddesinde belirlenen meydana gelen zarar ve tehlikenin ağırlığı ile suç yolunda katedilen mesafe dikkate alınarak olayın oluşuna uygun düşmeyecek şekilde değerlendirilme ile en çok oranda indirim yapılması,
6-Suç tarihinde 12-15 yaş grubu içerisinde bulunan suça sürüklenen çocuk hakkında 5395 sayılı Çocuk Koruma Kanunu"nun 35/1. ve Çocuk Koruma Kanunu"nun Uygulanmasına İlişkin Usul ve Esaslar Hakkında Yönetmelik"in 20/2. maddesi gereğince zorunlu olan sosyal inceleme raporu alınmadan, başka bir dosyadan alınan sosyal inceleme raporuna dayanılarak hüküm kurulması,
7-Yargılama giderlerinin nelerden ibaret olduğunun denetime imkan verecek şekilde kararda gösterilmesi gerekirken, toplam 45,00 TL yargılama giderinden, 5,00 TL tebligat gideri düşüldükten sonra geriye kalan 40 TL masrafın hangi yargılama giderine ilişkin olduğunun karar yerinde gösterilmemesi suretiyle 5271 sayılı CMK"nın 324. maddesine aykırı davranılması,
8-Suçların tarihi 14.09.2013 olmasına rağmen, gerekçeli karar başlığında 16.09.2013 olarak gösterilmesi,
Bozmayı gerektirmiş, suça sürüklenen çocuk ...müdafiinin temyiz nedeni bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan, hükümlerin açıklanan nedenlerle tebliğnameye aykırı olarak BOZULMASINA, 5320 sayılı Yasa"nın 8/1. maddesi yollamasıyla 1412 sayılı CMUK"nın 326/son maddesi uyarınca suça sürüklenen çocuğun müşteki ..."na karşı işlediği hırsızlık suçundan aldığı cezanın süresi bakımından kazanılmış hakkının gözetilmesine, 13.03.2018 günü oybirliğiyle karar verildi.