12. Ceza Dairesi 2019/1218 E. , 2019/4536 K.
"İçtihat Metni"Mahkemesi :Asliye Ceza Mahkemesi
Suç : 2863 sayılı Kanuna aykırılık
Hüküm : 2863 sayılı Kanunun 74/1, 5237 sayılı TCK"nın 35, 31, 62, 50/1-a, 50/3, 52/2-4, 5271 sayılı CMK"nın 307/4. maddeleri uyarınca mahkumiyet
2863 sayılı Kanuna aykırılık suçundan suça sürüklenen çocuğun mahkumiyetine ilişkin hüküm, suça sürüklenen çocuk müdafii tarafından temyiz edilmekle, dosya incelenerek gereği düşünüldü:
2863 sayılı Kanuna aykırılık suçundan suça sürüklenen çocuk hakkında yapılan yargılama sonucunda suça sürüklenen çocuğun, anılan Kanunun 74/2, 5237 sayılı TCK"nın 35, 31, 62. maddeleri uyarınca 1 ay 6 gün hapis cezası ile cezalandırılmasına, 5271 sayılı CMK"nın 231/5. maddesi uyarınca suça sürüklenen çocuk hakkındaki hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına, aynı maddenin 8. fıkrası uyarınca suça sürüklenen çocuğun 5 yıl denetim süresine tabi tutulmasına dair Amasra Sulh Ceza Mahkemesinin 25/09/2009 tarihli ve 2009/32 Esas, 2009/122 Karar sayılı kararının 25/10/2009 tarihinde kesinleşmesini müteakip suça sürüklenen çocuğun denetim süresi içinde, 11/10/2011 tarihinde 6136 sayılı Kanuna aykırılık suçunu işlediği ve Zonguldak 3. Asliye Ceza Mahkemesinin bu suçtan suça sürüklenen çocuğun mahkumiyetine karar verdiği, hükmün 05/04/2012 tarihinde kesinleştiği, ihbar üzerine dosya yeniden ele alınarak önceki hükmün, 5271 sayılı CMK"nın 231/11. maddesi uyarınca Amasra Sulh Ceza Mahkemesinin 27/09/2013 tarihli ve 2012/162 Esas, 2013/130 Karar sayılı kararı ile açıklandığı, suça sürüklenen çocuk müdafinin temyizi üzerine Dairemizin 21/12/2016 tarihli ve 2016/4504 Esas, 2016/13588 Karar sayılı ilamı ile hükmün bozulduğu;
25/09/2009 tarihli hükmün açıklanmasının geri bırakılması kararının verilmesinden önceki aşamada suçtan zarar gören Kültür ve Turizm Bakanlığına davanın ihbar olunmaması ve anılan kararın adı geçen kuruma tebliğ edilmemesi karşısında, hükmün açıklanmasının geri bırakılması kararının usulünce kesinleştiğinin ve 5395 sayılı Kanunun 23. maddesinde öngörülen 3 yıllık denetim süresinin başlaması ile 5271 sayılı CMK"nın 231/8. maddesi uyarınca dava zamanaşımının durduğunun kabul olunamayacağı, suça sürüklenen çocuğun üzerine atılı suçu ...., ...., ...., ...., .... ve .... ile birlikte işlediğinin iddia olunduğu, Uyap"ta yapılan incelemeye göre, Amasra Sulh Ceza Mahkemesinin 25/09/2009 tarihli ve 2009/31 Esas, 2009/121 Karar sayılı kararı ile adı geçenlerin mahkumiyetlerine hükmedildiği, 5237 sayılı TCK"nın 67/2-d maddesinde yer alan, “sanıklardan bir kısmı hakkında da olsa, mahkumiyet kararı verilmesi halinde dava zamanaşımı kesilir” düzenlemesi göz önünde bulundurulduğunda, sanıklar ...., ...., ...., ...., .... ve .... hakkındaki 25/09/2009 tarihli mahkumiyet hükmünün, suça sürüklenen çocuk yönünden de zamanaşımını kesen en son işlem olduğunun kabul edilmesi gerektiği, 25/09/2009 tarihli hükmün açıklanmasının geri bırakılması kararı usulünce kesinleşmediğinden, denetim süresi içinde kasten yeni bir suç işlendiği gerekçesiyle hükmün açıklanmasına dair 27/09/2013 tarihli kararın hukuki değerden yoksun olduğu anlaşılmakla;
Suça sürüklenen çocuğa isnat edilen ve daha ağır bir suçu oluşturma ihtimali bulunmayan eylem, 2863 sayılı Kanunun 74/1. maddesinde yaptırıma bağlanmış olup, anılan suç, 5237 sayılı TCK"nın 66/1-e maddesi uyarınca 8 yıllık zamanaşımına tabidir, aynı Kanunun 66/2. maddesi uyarınca, fiili işlediği sırada on beş yaşını doldurmuş olup da on sekiz yaşını doldurmamış olanlar hakkında bu sürenin üçte ikisi zamanaşımının hesaplanmasında dikkate alınır, dava zamanaşımını kesen nedenlerin varlığı halinde süre yeniden işlemekte ise de, 04/10/1991 doğumlu ve suç tarihi itibariyle 15-18 yaş grubunda bulunan suça sürüklenen çocuk yönünden zamanaşımını kesen en son işlem, suç ortakları hakkında verilen 25/09/2009 tarihli mahkumiyet hükmü olup, anılan tarihten itibaren 5237 sayılı TCK"nın 66/1-e, 66/2. maddelerinde öngörülen 5 yıl 4 aylık zamanaşımının, görevli mahkemece suça sürüklenen çocuğun sorgusunun yapıldığı 11/05/2017 tarihinden önce gerçekleşmiş olduğu, dosya içeriği itibariyle de, 5271 sayılı CMK"nın 223/9. maddesindeki derhal beraat kararı verilmesini gerektirir şartların bulunmadığı anlaşılmakla; hükmün gerçekleşen zamanaşımı nedeniyle 5320 sayılı Kanunun 8. maddesi uyarınca halen uygulanmakta olan 1412 sayılı CMUK"un 321. maddesi gereğince BOZULMASINA, aynı Kanunun 322. maddesinin verdiği yetkiye dayanılarak, 5237 sayılı TCK"nın 66/1-e, 66/2 ve 5271 sayılı CMK"nın 223/8. maddeleri gereğince suça sürüklenen çocuk hakkındaki kamu davasının DÜŞMESİNE, 04/04/2019 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.