2. Hukuk Dairesi Esas No: 2016/7236 Karar No: 2017/13473
Yargıtay 2. Hukuk Dairesi 2016/7236 Esas 2017/13473 Karar Sayılı İlamı
2. Hukuk Dairesi 2016/7236 E. , 2017/13473 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Karşılıklı Boşanma
Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davalı-karşı davacı kadın tarafından; kusur belirlemesi, aleyhine hükmedilen tazminatlar, velayet ve kişisel ilişki yönünden temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: 1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuni gerektirici sebeplere ve özellikle mahkemece davalı-karşı davacı kadına kusur olarak yüklenen çocuğu ile ilgilenmediği vakıasına yönelik tanık beyanlarının soyut olup, kusur belirlemesine esas alınamayacağı, ancak mahkemece kabul edilen ve gerçekleşen diğer kusurlu davranışlara göre boşanmaya sebebiyet veren vakıalarda yine de tam kusurlu olduğunun anlaşılmasına göre davalı-karşı davacı kadının aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yersizdir. 2-Tarafların müşterek çocuğu ... 2010 doğumlu olup velayeti davacı-karşı babaya bırakılmıştır. Mahkemece sosyal hizmet uzmanından alınan raporda, sadece baba ve çocuk ile görüşülerek, babanın ortamı gözlemlenerek baba ile yaşamaya devam etmesinin uygun olacağı belirtilmiştir. Mahkemece, anne ile görüşme yapılmadan hazırlanan velayet düzenlenmesine esas alınan uzman raporu hüküm kurulması için yeterli değildir. Velayetin düzenlenmesinde asıl olan çocuğun üstün yararıdır. 4787 sayılı Aile Mahkemelerinin Kuruluş, Görev ve Yargılama Usullerine Dair Kanunun 5. maddesi gereğince Aile Mahkemesi bünyesinde bulunan psikolog, pedagog ve sosyal çalışmacıdan oluşan uzmanlardan rapor istenip; her iki ebeveyn ve çocukla görüşmek suretiyle, annenin yaşadığı yerde de inceleme yapılarak tarafların barınma, gelir, sosyal ve psikolojik durumlarına göre çocuğun sağlıklı gelişimi için velayeti üstlenmeye engel bir durumun bulunup bulunmadığının araştırılması ve diğer deliller de gözönüne alınmak suretiyle ebeveynlerinden hangisi yanında kalmasının çocuğun menfaatine olacağı tespit edilerek velayet konusunda bir karar verilmesi gerekirken, bu hususlara riayet edilmeden eksik inceleme ile yazılı şekilde hüküm tesisi usul ve kanuna aykırı olup, bozmayı gerektirmiştir. SONUÇ: Temyiz edilen hükmün yukarıda 2. bentte gösterilen sebeple BOZULMASINA, bozma sebebine göre kişisel ilişkinin süresine yönelik temyiz itirazlarının şimdilik incelenmesine yer olmadığına, bozma kapsamı dışında kalan temyize konu diğer bölümlerinin ise yukarıda 1. bentte gösterilen sebeple ONANMASINA, temyiz peşin harcının istek halinde yatırana geri verilmesine, işbu kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere oybirliğiyle karar verildi. 28.11.2017