Mahkemesi :Sulh Ceza Hâkimliği

Taksirle ölüme neden olma suçundan şüpheli ... hakkında yapılan soruşturma evresi sonucunda Kayseri Cumhuriyet Başsavcılığınca düzenlenen 04/11/2017 tarihli ve 2017/38747 soruşturma, 2017/27132 sayılı kovuşturmaya yer olmadığına dair karara karşı yapılan itirazın reddine ilişkin Kayseri 1. Sulh Ceza Hakimliğinin 05/04/2018 tarihli ve 2017/5888 değişik iş sayılı kararını kapsayan dosya incelendi.
5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanununun 160. maddesinde yer alan “Cumhuriyet savcısı, ihbar veya başka bir suretle bir suçun işlendiği izlenimini veren bir hâli öğrenir öğrenmez kamu davasını açmaya yer olup olmadığına karar vermek üzere hemen işin gerçeğini araştırmaya başlar. Cumhuriyet savcısı, maddî gerçeğin araştırılması ve adil bir yargılamanın yapılabilmesi için, emrindeki adlî kolluk görevlileri marifetiyle, şüphelinin lehine ve aleyhine olan delilleri toplayarak muhafaza altına almakla ve şüphelinin haklarını korumakla yükümlüdür.” şeklindeki düzenleme karşısında, Cumhuriyet savcısının soruşturma yapmak zorunda olduğu,
Soruşturma dosyası kapsamına göre, şüphelinin kusur durumuna ilişkin bilirkişi incelemesi yaptırılmadan, müteveffanın geçirmiş olduğu iş kazasına ilişkin güncel bir iş sağlığı ve güvenliği eğitimi alıp almadığına yönelik araştırma yapılmadan, dosyaya ibraz edilen 23/02/2017 tarihli tutanaklar altında imzası bulunan tutanak mümziileri ile olaya ilişkin bilgi ve görgüsü olabileceği değerlendirilen tanık bulunup bulunmadığı araştırılarak varsa bu tanıklar dinlenilmeden, yapılan eksik soruşturma sonucu verilen kovuşturmaya yer olmadığına dair karara karşı yapılan itirazın kabulüne karar verilmesi gerektiği gözetilmeksizin, yazılı şekilde reddine karar verilmesinde isabet görülmediği, gerekçeleriyle 5271 Sayılı Ceza Muhakemesi Kanununun 309. maddesi uyarınca anılan kararın bozulması lüzumu Yüksek Adalet Bakanlığı Ceza İşleri Genel Müdürlüğü ifadeli 25/10/2018 gün ve 94660652-105-38-12556-2018-Kyb sayılı yazılı istemlerine müsteniden ihbar ve talep edilmekle;
Dosya incelenerek gereği düşünüldü:
Tüm dosya kapsamının incelenmesinden şüphelinin genel müdür olduğunu belirttiği özel okulda Türkçe öğretmeni olarak çalışan ölenin 20.12.2016 tarihli Sosyal Etkinlikler Kurulu Karar Tutanağı doğrultusunda diğer bir kısım öğretmenler ile birlikte 21.02.2017 tarihinde Erciyes kızak şenliğine katıldığı, ölenin burada düşerek hastaneye kaldırıldığı, tanının aort diseksiyonu+hipertansiyon+kardiyyak arrest olduğu, ölüm belgesinin incelenmesinde (yaralanma dışı) doğal ölüm ile gerçekleştiği, dosya içerisindeki belgeler incelendiğinde işyeri hekeminin imzası bulunduğu 26.04.2015 tarihli işe giriş/periyodik muayene formundan "öğretmen olarak çalışmaya bedenen elverişli" olduğunun belirtildiği, Kayseri Cumhuriyet Başsavcılığınca düzenlenen kovuşturmaya yer olmadığına ilişkin kararda, "müteveffa ...."ün 22/02/2017 günü ölümüne dair doğal ölüm raporu düzenlendiğini, iddia edilenin aksine .... Okulları genel müdürü olan şüpheli ..."ın kurumlarında müteveffaya iş güvenliğine dair eğitim verildiğine ilişkin 2 adet belge sunulduğu, yine olayın gerçekliştiği sırada yanında bulunan diğer öğretmenler tarafından düzenlenen tutanak fotokopilerinin de ibrazı ve şüphelinin müteveffanın herhangi bir sağlık sorununun olduğunun da bilinmediğini beyan etmeleri karşısında, şüphelinin üzerine atılı müsnet suçu işlediğine dair müştekinin soyut iddiası dışında yeterli ve inandırıcı başkaca herhangi bir delil elde edilemediğinden” gerekçeleriyle "kamu adına KOVUŞTURMAYA YER OLMADIĞINA," karar verildiği, savcılık makamınca dosyadaki tüm deliller ve iddialar değerlendirilerek verilen kararın dosya içeriğine uygun olduğu görülmüş olup, Kayseri Cumhuriyet Başsavcılığınca düzenlenen 04/11/2017 tarihli ve 2017/38747 soruşturma, 2017/27132 sayılı kovuşturmaya yer olmadığına dair karara karşı yapılan itirazın reddine ilişkin mercii Kayseri 1. Sulh Ceza Hakimliğinin 05/04/2018 tarihli ve 2017/5888 değişik iş sayılı kararında isabetsizlik bulunmadığından, bu karara yönelik kanun yararına bozma talebinin REDDİNE, dosyanın mahalline gönderilmesi için Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına TEVDİİNE, 03/04/2018 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.