Abaküs Yazılım
11. Hukuk Dairesi
Esas No: 2016/11501
Karar No: 2018/3561
Karar Tarihi: 15.05.2018

Yargıtay 11. Hukuk Dairesi 2016/11501 Esas 2018/3561 Karar Sayılı İlamı

11. Hukuk Dairesi         2016/11501 E.  ,  2018/3561 K.

    "İçtihat Metni"


    MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ
    (TİCARET MAHKEMESİ SIFATIYLA)

    Taraflar arasında görülen davada... Asliye Hukuk Mahkemesi’nce verilen 17/06/2016 tarih ve 2014/133-2016/76 sayılı kararın Yargıtayca incelenmesi davalı vekili tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve yine dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:
    Davacı vekili, müvekkili ile davalının iki ortaklı dava dışı .... Limited Şirketinin %50"şer hissesinin sahibi olduğunu, davalının ayrıca şirket müdürü sıfatıyla şirketi tek başına temsile yetkili olduğunu, davalının şirket adına kayıtlı Kırklareli İli... İlçesi ...Mahalle 285 Ada 1 Parsel bulunan 10-11 nolu bağımsız bölümleri muvazaalı olarak oğlunun kayınbabası ..."e 14.02.2014 tarihinde devrettiğini, bu satıştan kısa bir süre sonrada 24.03.2014 tarihinde kendi adına tescil ettirdiğini, aynı yerde bulunan 9 nolu bağımsız bölümü ise oğluna muvazaalı olarak devrettiğini, müvekkili tarafından işin özenle yürütülmesi için birkaç kez sözlü bir kere de noter kanalıyla uyarıda bulunulduğunu ileri sürerek özen yükümlülüğüne aykırı davranan ve bu eylemleri sürekli hale dönüşen davalının şirket müdürlüğünden azline karar verilmesini istemiştir.
    Davalı vekili, davacının şirketi borçlandırdığını, senetlerin protesto olmaması için şirket borçlarının ödenmesi için taşınmazların satıldığını, muvazaa hakkında bir mahkeme kararının bulunmadığını savunarak davanın reddine karar verilmesini istemiştir.
    Mahkemece tüm dosya kapsamına göre, davada satıldığı ileri sürülen taşınmazların 10 ve 11 nolu bağımsız bölümlerin 129.000,00 TL nakit bedelle satışının yapılmış olduğu, şirket kayıtlarında nakden tahsil şeklinde gösterildiği, VUK genel tebliğine göre belirtilen satış tutarının nakden tahsil sınırından fazla olduğu, satış bedelinin banka veya PTT aracılığıyla gönderilmemiş olması sebebiyle fiktif olduğu, yine taşınmazların satım bedelinin alış bedelinden az gösterildiği bu nedenle şirketin bu taşınmazların satışından zarar ettiği, şirketin aktifindeki taşınmazın önce 3. bir kişiye sonra davalı adına kayıt edilmesinin muvazaa oluşturmakta olduğu, davalının bu davranışlarının özenli davranılmadığının göstergesi olduğu, müdürün şirket menfaatlerinden ziyade kendi menfaatlerini gözettiği, taşınmazların satışına ilişkin açılmış bulunan tapu iptal davasının bekletici mesele yapılmasına yönelik talebinde yerinde olmadığı, zira işbu davanın özünün TTK hükümlerine dayandığı, yapılan satış işleminin muvazaalı olup olmadığının tek başına işbu davaya etkili olmayacağı gerekçesiyle davanın kabulüne, davalının müdürlük görevinden azline karar verilmiştir.

    Kararı, davalı vekili temyiz etmiştir.
    Dava, limited şirket müdürünün azli istemine ilişkindir. Mahkemece, davalı müdürün yapmış olduğu gayrimenkul satışların muvazaalı olduğu ve satış bedellerinin alış bedellerinden az olduğu gerekçesi ile azil kararı verilmiştir. Ancak, davalı taraf, şirketin borçları nedeniyle şirket adına tescilli bağımsız bölümlerin satıldığını savunmuştur. Mahkemece, satıştan elde edilen gelirin şirket borçlarına harcanıp harcanmadığı, satış bedelinin satım tarihindeki rayiçe uygun olup olmadığı araştırılmamış ve muvazaa hukuksal nedenine dayalı tapu iptal ve tescil davası dosyası getirtilerek incelenmemiştir. Bu durumda, mahkemece taraflar arasındaki görülen dava dosyaları getirtilerek incelenmesi, satış bedelinin rayiçe uygun olup olmadığı, satıştan elde edilen gelirin şirket borçlarına harcanıp harcanmadığı hususlarının araştırılması ve sonucuna göre karar verilmesi gerekirken eksik incelemeye dayalı yazılı şekilde karar verilmesi doğru görülmemiş hükmün bozulmasına karar verilmiştir.
    SONUÇ: Yukarıdaki bentte açıklanan nedenlerle davalı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün davalı yararına BOZULMASINA, ödediği peşin temyiz harcının isteği halinde temyiz edene iadesine, 15/05/2018 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.










    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi