10. Hukuk Dairesi 2016/16761 E. , 2019/2633 K.
"İçtihat Metni"Mahkemesi :Asliye Hukuk (İş) Mahkemesi
Dava, ödeme emrinin iptali istemine ilişkindir.
Mahkemece, ilamında belirtildiği şekilde davanın kabulüne karar verilmiştir.
Hükmün, davalı Kurum vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine, temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hâkimi ... tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tespit edildi.
1-2709 sayılı T.C. Anayasası’nın “Temel hak ve hürriyetlerin korunması” başlıklı 40.maddesi uyarınca; “Anayasa ile tanınmış hak ve hürriyetleri ihlal edilen herkes, yetkili makama geciktirilmeden başvurma imkanının sağlanmasını isteme hakkına sahiptir.”
Maddeye 03.10.2001 tarihli 4709 sayılı Kanun"un 16.maddesi ile eklenen 2. fıkra uyarınca “Devlet, işlemlerinde, ilgili kişilerin hangi kanun yolları ve mercilerine başvuracağını ve sürelerini belirtmek zorundadır”.
Bu bağlamda, anılan madde hükmüyle hak arama özgürlüğü Anayasal bir kurum olarak, diğer temel haklar gibi düzenlenmiş ve Anayasa güvencesine bağlanmış, Anayasa’da kişinin hak arama özgürlüğü ile kişilik değerleri güvence altına alınmıştır.
Vatandaşlara hak arama özgürlüğü konusunda anayasal bir hak tanınırken, Devlete de, onların bu haktan yararlanmayı sağlayacak şartları hazırlama görevi yüklenmiştir. Devlet için öngörülen bu zorunluluk ilgilinin Anayasal haklar içinde yer alan hak arama özgürlüğünün yaşama geçirilmesini sağlayacaktır.
Bu anayasal görevin yerine getirilmesi için getirilen yasal düzenlemeler ve kurulan kurumların görevleri de bu bilinçle değerlendirilmelidir.
Bu kapsamda, Anayasal teminat altına alınmış hak arama özgürlüğünden bahsedebilmek için, Devletin işlemlerinde işleme karşı başvuru yollarını ve süresini açıkça, vatandaşında kuşku ve tereddüt uyandırmayacak şekilde göstermesi gerekmektedir.
Bu görevin yerine getirildiğinin kabulü için, Kurum alacaklarının tahsiline yönelik işlemlerin tamamında ilgili mevzuatın vergi alacaklarının tahsili ile Kurum alacaklarının tahsiline ilişkin olarak uygulanmasındaki farklılıklar da dikkate alınarak ilgiliye, işleme karşı, başvurabileceği kanun yolu ve süresinin açıkça belirtilmesi gerekmektedir.
Eldeki davada, davaya konu olan ödeme emrine karşı başvurulacak merciinin ve sürenin gösterilmediği anlaşılmakla; davanın her ne kadar ödeme emrinin tebliğinden itibaren 7 günlük sürede açılmadığı anlaşılsa da; süresinde olduğunun bu gerekçeyle yerinde sayılması gerekmiştir.
2-Diğer yandan, 1136 sayılı Avukatlık Kanunu’nun 168. maddesinde, “... Birliği Yönetim Kurulunca, ... yönetim kurullarının teklifleri de göz önüne alınmak suretiyle uygulanacak tarife o yılın Ekim ayı sonuna kadar hazırlanarak Adalet Bakanlığına gönderilir. (Ek cümle:16.06.2009 - 5904 S.K./35.mad) Şu kadar ki hazırlanan tarifede; genel bütçeye, il özel idareleri, belediye ve köylere ait vergi, resim, harç ve benzeri mali yükümlülükler ve bunların zam ve cezaları ile tarifelere ilişkin davalar ve 6183 sayılı Amme Alacaklarının Tahsil Usulü Hakkında Kanunun uygulanmasından doğan her türlü davalar için avukatlık ücreti tutarı maktu olarak belirlenir.
Avukatlık ücretinin takdirinde, hukuki yardımın tamamlandığı veya dava sonunda hüküm verildiği tarihte yürürlükte olan tarife esas alınır.” düzenlemesi yer almakta olup; açık yasal düzenleme karşısında, 6183 sayılı Yasanın uygulanmasından kaynaklanan davada, mahkeme için, öngörülen maktu vekalet ücretine hükmedilmesi gereğinin gözetilmemiş olması, usul ve yasaya aykırı olup, bozma nedenidir.
Ne var ki, bu konuların düzeltilmesi yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden hüküm bozulmamalı, 01.10.2011 tarihinde yürürlüğe giren 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu"nun Geçici 3. maddesi yollamasıyla 1086 sayılı Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanununun 438. maddesi gereğince düzeltilerek onanmalıdır.
SONUÇ : Yukarıda açıklanan nedenlerle; hükmün vekalet ücretine ilişkin 3. bendin olan “16.750,00 TL” ibaresi silinerek, yerine “1.800,00 TL” ibaresinin yazılmasına ve hükmün bu şekliyle DÜZELTİLEREK ONANMASINA, 20/03/2019 gününde oybirliğiyle karar verildi.