11. Ceza Dairesi Esas No: 2016/11839 Karar No: 2018/9315 Karar Tarihi: 20.11.2018
Vergi Usul Kanununa muhalefet - Yargıtay 11. Ceza Dairesi 2016/11839 Esas 2018/9315 Karar Sayılı İlamı
Özet:
Sanık, 2007 yılında sahte fatura düzenleme suçundan hüküm giymiş, ancak hükmün açıklanması geri bırakılmıştır. Bu kararın temyiz edilemeyeceği ve itiraza tabi olduğu belirtilmiş, dosyanın mahalline iadesi gerektiği vurgulanmıştır. Aynı sanık, 2008 ve 2009 yıllarında da sahte fatura düzenlemek suçundan mahkum edilmiştir. Bu kararların ise hukuka uygun olduğu ve temyiz edilemeyeceği belirtilmiştir. Kanun maddeleri olarak, hükümlerin açıklanmasının geri bırakılması kararının temyiz edilemeyeceği ve itiraza tabi olduğunu belirten CMK'nin 231/12. maddesi, sanığın sadece kendi alt soyu üzerindeki velayet, vesayet ve kayyımlık yetkileri yönünden koşullu salıverilme tarihine kadar, diğer kişiler yönünden ise hapis cezasının infazı tamamlanıncaya kadar uygulanması gerektiğini belirten TCK'nin 53. maddesinin 1. fıkrasının (c) bendi ve birden fazla sahte belge kullanmanın zincirleme suç oluşturduğunu ve TCK'nun 43. maddesinin uygulanması gerektiğini ifade eden kanun maddeleri bulunmaktadır.
11. Ceza Dairesi 2016/11839 E. , 2018/9315 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi SUÇ : Vergi Usul Kanununa muhalefet HÜKÜM : Sanık hakkında 2007 takvim yılında işlenen suç hakkında; mahkumiyet, hükmün açıklanmasının geri bırakılması 2008 ve 2009 takvim yıllarında işlenen suçlar hakkında; mahkumiyet
I. Sanık hakkında 2007 takvim yılında sahte fatura düzenleme suçundan verilen hükmün açıklanmasının geri bırakılması kararına yönelik sanığın temyiz itirazlarının incelenmesinde; Hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına ilişkin kararların 5560 sayılı Yasa ile değişik 5271 sayılı CMK"nin 231/12. maddesi uyarınca temyizi mümkün olmayıp, itiraza tabi olduğu anlaşılmakla, sanığın vaki temyiz isteminin CMK"nin 264/2. maddesi uyarınca itiraz olarak kabulü ile dava dosyasının mercince karara bağlanmak üzere mahalline İADESİNE, II. Sanık hakkında 2008 ve 2009 takvim yıllarında sahte fatura düzenleme suçundan verilen mahkumiyet hükümlerine yönelik sanığın temyiz itirazlarının incelenmesinde; 5237 sayılı TCK’nin 53. maddesinin 1. fıkrasının (c) bendinde yer alan haklardan, sanığın sadece kendi alt soyu üzerindeki velayet, vesayet ve kayyımlık yetkileri yönünden koşullu salıverilme tarihine kadar, diğer kişiler yönünden ise hapis cezasının infazı tamamlanıncaya kadar uygulanması gerektiğinin, Anayasa Mahkemesinin 08.10.2015 gün 2014/140 Esas, 2015/85 sayılı iptal kararının infaz aşamasında gözetilmesi mümkün görülmüştür. Aynı takvim yılı içinde birden fazla sahte belge kullanma eyleminin zincirleme suç oluşturduğu ve sanıklar hakkında TCK"nun 43. maddesinin uygulanması gerektiğinin gözetilmemesi aleyhe temyiz olmadığından bozma nedeni yapılmamıştır. Yapılan yargılamada toplanan deliller karar yerinde incelenip yüklenen suçun sübutu kabul, soruşturma ve kovuşturma sonuçlarına uygun şekilde vasfı tayin, cezayı azaltıcı sebebin nitelik ve derecesi takdir kılınmış, incelenen dosyaya göre verilen hükümlerde eleştiri dışında bir isabetsizlik görülmemiş olduğundan, sanığın yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddiyle hükümlerin ONANMASINA, 20.11.2018 tarihinde oy birliği ile karar verildi.