11. Hukuk Dairesi 2016/11382 E. , 2018/3555 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :FİKRİ VE SINAÎ HAKLAR HUKUK MAHKEMESİ
Taraflar arasında görülen davada Fikri ve Sınaî Haklar Hukuk Mahkemesi’nce verilen 22.03.2016 tarih ve 2014/527-2016/53 sayılı kararın Yargıtayca incelenmesi davacı vekili tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, dava, 6100 sayılı Kanun"un geçici 3/2. maddesi delaletiyle uygulanması gereken HUMK 3156 sayılı Kanun ile değişik 438/1 maddesi hükmü gereğince miktar veya değer söz konusu olmaksızın duruşmalı olarak incelenmesi gereken dava ve işlerin dışında bulunduğundan duruşma isteğinin reddiyle incelemenin dosya üzerinde yapılmasına karar verildikten sonra dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve yine dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:
Davacı vekili, müvekkilinin 01.01.2001 tarihinden beri “.... Haber Bülteni” adlı süreli yayını çıkarmaya devam ettiği, müvekkilinin yazı işleri müdürü eşinin ise derginin sahibi olduğunu, yapılan yoğun tanıtım faaliyetleri sonucunda “.... Haber” ibaresinin müvekkili ile anılır hale geldiğini, müvekkilin söz konusu markanın kullanımı üzerinde öncelik hakkı olmasına rağmen davalı tarafın kötüniyetle 2013/84542 sayılı “....” ibareli 41. sınıf ve 2011/04586 sayılı “.... Haber” ibareli 38. sınıf mal ve hizmetler yönünden tescil ettirdiğini, gerçek hak sahibinin müvekkili olduğunu ileri sürerek belirtilen markaların hükümsüzlüğüne karar verilmesini istemiştir.
Davalı vekili, müvekkiline ait “.... Haber” dergisinin Ocak 2010 tarihinden beri çıktığını, davacı tarafa ait deginin 2004 yılında yayını durdurduğunu ve yaklaşık 6 yıl gazete, dergi yayınlanmaması hususunda ceza aldığını, resmi olarak ise ... Cumhuriyet Başsavcılığı Basın Suçları soruşturma bürosundan aldığı yayın numarası ile başladığını, bu tarihi ise müvekkiline ait derginin çıkış tarihinden sonra olduğunu, zira müvekkile ait yayın numarasının 5224, davacı yana ait yayın numarasının 5296 olduğunu savunarak davanın reddine karar verilmiştir.
Mahkemece tüm dosya kapsamına göre, ... Cumhuriyet Başsavcılığı Basın Suçları Soruşturma Bürosu tarafından yazılan müzekkere ekinde, 3117 yayın numaralı “.... Haber Bülteni” isimli yayının 11.12.2000 tarihinde, 5296 yayın numaralı “.... Haber Bülteni” isimli yayının ise 11.02.2010 tarihinde yayın hayatına başladığı ve her iki yayının imtiyaz sahibinin dava dışı Nazife Uç, yazı işleri müdürünün ise ... olduğu, ayrıca 6096 yayın numaralı “.... Haber Bülteni” isimli yayının 15.02.2013 tarihinde yayın hayatına başladığı ve gerek imtiyaz sahibi gerekse yazı işleri müdürü olarak ... olduğu hususunun bildirildiği,
her iki taraf markasında yer alan “....” ibaresinin ... ilinde bir semt adı olduğu, taraf markalarında yer alan sair sözcük ve ibarelerin markaların birbirlerinden ayırt edilmesini sağlayacak nitelikte ibareler olmadıkları, bu durumda taraf markaları oluşturan ibareler göz önüne alındığında markaların bir bütün olarak görsel, anlamsal ve işitsel açıdan iltibasa sebebiyet verebilecek düzeyde benzer oldukları, ancak davacının gerçek hak sahipliği iddiasının dayanak oluşturan yayınların ve yayın adının markasal olarak ticari hayatta kullanımının Nazife Uç adına olduğu, davacının gerçek hak sahipliği iddiasına dayandığı, oysa davacının yazı işleri müdürü olarak görev aldığı, davacının 2013 tarihinden itibaren kullanıma konu olan ".... Haber Bülteni" isimli yayın hayatında kullanılan yayın adından dolayı 8/3 md. şartlarının oluşmadığı, davacının bu yayınları Nazife Uç"tan devraldığına ve Nazife Uç adına olan yayına devam ettiğine dair herhangi bir savunmasının olmadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir.
Kararı, davacı vekili temyiz etmiştir.
Dava dosyası içerisindeki bilgi ve belgelere, mahkeme kararının gerekçesinde dayanılan delillerin tartışılıp, değerlendirilmesinde usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmamasına göre, davacı vekilinin tüm temyiz itirazları yerinde değildir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerden dolayı, davacı vekilinin bütün temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun bulunan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı bakiye 6,70 TL temyiz ilam harcının temyiz eden davacıdan alınmasına, 15.05.2018 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.