4. Ceza Dairesi Esas No: 2016/14118 Karar No: 2020/12167 Karar Tarihi: 15.10.2020
Tehdit - İş ve çalışma hürriyetinin ihlali - Yargıtay 4. Ceza Dairesi 2016/14118 Esas 2020/12167 Karar Sayılı İlamı
Özet:
Mahkeme, bir suçtan dolayı mahkumiyet kararı verdi. Ancak tebligata ilişkin olarak, sanıkların en son bildirdiği adres ile bildirimi yapılan adresin aynı olmaması nedeniyle tebligatların usulsüz olduğuna karar verildi. Dosya, sanıklara güncel mernis adresleri de kontrol edilerek tebliğ yapıldıktan sonra incelenmek üzere geri gönderildi. Kararda, Tebligat Kanunu'nun 10/2, 21/1, 21/2, 23/1-8 ve Tebligat Kanunu'nun Uygulanmasına Dair Yönetmeliğin 16/2 maddelerinin yer aldığı belirtildi. Tebligat Kanunu'nun bu maddeleri, tebligat işlemlerine ilişkin usul ve esasları düzenlemektedir.
4. Ceza Dairesi 2016/14118 E. , 2020/12167 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi SUÇLAR : Tehdit, İş ve çalışma hürriyetinin ihlali HÜKÜMLER : Mahkumiyet
Yerel Mahkemece verilen hükümler temyiz edilmekle, başvurunun süresi ve kararın niteliği ile suç tarihine göre dosya görüşüldü: 7201 sayılı Tebligat Kanununun 10/2. madde ve fıkrasının, “Bilinen en son adresin tebligata elverişli olmadığının anlaşılması veya tebligat yapılamaması hâlinde, muhatabın adres kayıt sisteminde bulunan yerleşim yeri adresi, bilinen en son adresi olarak kabul edilir ve tebligat buraya yapılır.” hükmü ile gerçek kişilere yapılacak tebligat ile ilgili olarak iki aşamalı bir yöntem benimsenmiş olması karşısında, önce bilinen en son adres (bilinen bir adres yoksa ya da bilinen en son adres ile adres kayıt sistemindeki adres aynı ise mernis adresi olduğu belirtilmeksizin adres kayıt sistemindeki adres) esas alınarak, Tebligat Kanununun 21/1. maddesine göre normal tebligat çıkarılıp, çıkarılan tebligatın bila tebliğ iade edilmesi halinde, aynı Kanunun 21/2. maddesi uyarınca adres kayıt sistemindeki adres bilinen en son adres olarak kabul edilerek, merci tarafından, tebligata, Tebligat Kanununun 23/1-8 ve Tebligat Kanununun Uygulanmasına Dair Yönetmeliğin 16/2. maddesi hükümlerine göre, “Tebligat çıkarılan adres muhatabın adres kayıt sistemindeki adresi olduğundan, tebliğ imkansızlığı durumunda, tebligatın, Tebligat Kanununun 21/2. maddesine göre bu adrese yapılması” gerektiğine dair şerh düşülerek tebliğ işlemlerinin tamamlanması gerektiği, bu doğrultuda katılan sıfatı da bulunan sanıklar ... ile ..."in en son bildirdikleri adres ile mernis adreslerinin aynı olması nedeniyle, gerekçeli kararın mernis adresi olduğu belirtilmeksizin adres kayıt istemindeki adreslerine Tebligat Kanununun 21/1. Maddesine göre tebliğe çıkarılması gerekirken, doğrudan Mernis adreslerine Tebligat Kanununun 21/2. Maddesine göre tebliğe çıkarıldığı, muhtarın imzasına tebliğ işleminin yapıldığı ve bu nedenle de tebligatların usulsüz olduğu, Anlaşıldığından, katılan sanıklar müdafiinin temyiz davası isteği hakkında şimdilik bir KARAR VERMEYE YER OLMADIĞINA ve dosyanın, sanıklar ... ve ..."a usulünce (güncel mernis adresleri de kontrol edilerek) tebliğ işlemi gerçekleştirildikten sonra tebliğ edildiğine dair evrak, verilmesi halinde temyiz dilekçesi/dilekçeleri de eklenmek ve EK TEBLİĞNAME DÜZENLENDİKTEN sonra Dairemize yollanılmak üzere, incelenmeksizin karar mahkemesine GERİ GÖNDERİLMESİNE, 15/10/2020 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.