9. Hukuk Dairesi 2015/27420 E. , 2016/7836 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :İŞ MAHKEMESİ
Y A R G I T A Y K A R A R I
A) Davacı İsteminin Özeti:
Davacı vekili, davacının 16/05/2012 tarihinden itibaren davalı TBMM Genel Sekreterliği Millî Saraylar Restorasyon Uygulama Başkanlığı"nda web-tasarım elemanı olarak, işine son verildiği 20.12.2013 tarihine kadar çalıştığını, kendisine daha sonra diğer davalı taşeron şirket elemanı olduğunun söylendiğini, işveren TBMM Genel Sekreterliği temsilcisinin 20.12.2013 tarihinde hiç bir sebep göstermeden, sadece işten çıkarıldığının şifahen söylediğini iddia ederek davacının işe iadesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
B) Davalı Cevabının Özeti:
Davalı ... vekil; davacının Ocak 2013-20 Aralık 2013 tarihleri arasında Restorasyon ve Teknik Uygulamalar Başkanlığının hizmet alımı ihalesinde diğer davalı şirket elemanı olarak hizmet yaptığının tespit edildiğini, diğer davalı şirket ile davacının arasında belirli süreli iş sözleşmesinin olduğunu, davalı şirket ile müvekkili idare arasındaki ilişkinin açık ihale usulü ile alınan yardımcı destek hizmetleri olduğunu, müvekkili idarenin tabi olduğu 4735 sayılı Kamu İhale Kanunu, Hizmet İşleri Genel Şartnamesi ve Hizmet Alımı Uygulama Yönetmeliği hükümleri çerçevesinde ihale ettiğini, işin özelliği gereği aradığı nitelikleri belirlediğini, ancak sözleşme hükümlerine ve hizmetin gereklerine uygun işçilerin tespiti ve temini şirket tarafından yapıldığını, şirketin üstlendiği işi sözleşme hükümlerine göre yürüttüğünü, yönetme hakkının şirkette olduğunu, çalıştıracağı işçileri davalı şirketin işe aldığını,iş sözleşmesi yaptığını, talimatlar verdiğini, ücretleri ödediğini, ücret bordrolarını düzenlediğini, SSK primlerini yatırdığını, adı geçen şirketin söz konusu işle ilgili sadece müvekkili idare ile sözleşme yapma zorunluluğunun bulunmadığını, değişik işyerleri ile sözleşme yapabilmekte ve sözleşme yaptığı iş yerlerin hangi işçilerin çalışacağına ve hangileri ile iş akdinin sona erdireceğine kendisinin karar verdiğini, böyle bir işin bağımsız bir iş niteliğinde olduğunu, ihaleyi kazanan firmaların teknik şartnamelerde belirtilen sayı ve nitelikte personel istihdam ederek hizmet ürettiklerini, tabii olarak istihdam edilen personellerin her türlü işçilik vs alacakları ile sigorta primleri yüklenici firma tarafından ödendiğini, müvekkili idarenin sadece ihale makamı olduğunu, asıl işveren olmadığını, alt ışveren-asıl iş veren bahsedilmeyeceğini, müvekkili idarenin sorumluluğunu söz konusu olmadığını, husumetin idareye yöneltilemeyeceğini savunarak davanın reddini savunmuştur.
C) Yerel Mahkeme Kararının Özeti:
Mahkemece, davalı Türkiye Büyük Millet Meclisi Restorasyon ve Teknik Uygulama Başkanlığı"nın hizmet alım yoluyla bir kısım işlerin görülmesi için yüklenici firmalarla sözleşmeler yaptığı, bu işte çalışacak işçilerin görevlendirilmesinin, görevleriyle ilgili emir ve talimatların, mesai ve vardiya düzenlerinin, ödenecek ücretin belirlenmesi gibi hususların şartname ile taraflar arasında kararlaştırıldığı ve yönetimsel tüm yetkinin davalı idarede olduğu, yüklenici firmaların asıl işverenden bağımsız hizmet sunmadığı, davalı şirket ile diğer yüklenici firmalardan davalı kurumun işçi temin ettiği ve aradaki ilişkinin işçi teminine yönelik olduğu, bu bağlamda davalılar arasında İş Kanununun 2. maddesi kapsamında geçerli bir alt işveren - asıl işveren ilişkisi bulunmadığı, davacının başından beri davalı kurumun işçisi olarak çalıştığı, davacının iş akdinin yazılı fesih bildirimi olmadan feshedildiği ve bu nedenle yapılan feshin geçersiz olduğu gerekçesiyle davanın kabulüne karar verilmiştir.
D) Temyiz:
Kararı davalı Türkiye Büyük Millet Meclisi Restorasyon ve Teknik Uygulama Başkanlığı vekili temyiz etmiştir.
E) Gerekçe:
1-Dosyadaki yazılara, toplanan delillerle kararın dayandığı kanuni gerektirici sebeplere göre davalı Türkiye Büyük Millet Meclisi Restorasyon ve Teknik Uygulama Başkanlığı"nın aşağıdaki bentlerin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yerinde değildir.
2-Mahkemece davalı Türkiye Büyük Millet Meclisi Restorasyon ve Teknik Uygulama Başkanlığı"nın Harçlar Kanunu’nun 13/j maddesi uyarınca harçtan muaf olmasına rağmen davalı aleyhine harca hükmedilmesi hatalı olup, bozma sebebi ise de bu yanlışlığın düzeltilmesi yeniden yargılamayı gerektirmediğinden hükmün HMK.nun 370/2. maddesi uyarınca düzeltilerek onanmasına karar vermek gerekmiştir.
F)Sonuç:
Hüküm fıkrasının 8. paragrafının silinerek yerine;
“Davalı Türkiye Büyük Millet Meclisi Restorasyon ve Teknik Uygulama Başkanlığı harçtan muaf olduğundan davacı tarafça yapılan 66,70 TL yargılama giderinin davalılardan müştereken ve mütesilsilen alınarak davacıya verilmesine, davacı tarafından yapılan 50.40 TL harcın davalı.... Sağlık ve Sosyla Hizmetler şirketinden alınarak davacıya verilmesine” bendinin yazılması suretiyle hükmün bu şekli ile DÜZELTİLEREK ONANMASINA, 30/03/2016 gününde oybirliği ile karar verildi.