1. Hukuk Dairesi 2015/12602 E. , 2018/11171 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ
DAVA TÜRÜ : TAPU İPTALİ VE TESCİL
Taraflar arasında görülen davada;
Davacılar, mirasbırakanları ... adına kayıtlı ... parsel sayılı taşınmazdaki 50/109 payın, dava dışı vekili ... tarafından vekilin kardeşi olan davalıya satış suretiyle temlik edildiğini, mirasbırakana herhangi bir satış bedeli ödenmeyip, vekil ile davalının el ve işbirliği içinde hareket ettiğini ileri sürerek dava konusu ... parsel sayılı taşınmazda davalı adına kayıtlı 50/109 payın iptali ile miras payları oranında adlarına tescilini istemişler; aşamalardaki beyanlarında, dava konusu taşınmazda davalının kullandığı ve üzerinde evinin bulunduğu yaklaşık 2.900 m2’lik kısmın davalıya temliki için mirasbırakanın dava dışı ...’i vekil tayin ettiğini ancak vekilin, mirasbırakanın açık arzu ve iradesine aykırı olarak 5.000 m2’lik kısmı davalıya temlik ettiğini belirterek davanın kabulünü istemişlerdir.
Davalı, miras meselesi yüzünden aralarında husumet bulunan dava dışı vekil kardeşi ... ile el ve işbirliği içinde hareket etmesinin mümkün olmadığını, hatta bu nedenle vekil ile aralarındaki işlemin avukatı aracılığı ile gerçekleştirildiğini, yapılan devre rağmen taşınmazın kendi kullanımına bırakılmaması nedeniyle davacılardan Kazım ve ... ile aralarında çeşitli ihtilaflar yaşandığını, zamanaşımı süresinin geçtiğini belirterek davanın reddini savunmuştur.
Mahkemece; iddianın kanıtlanamadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir.
Karar, davacılar ve katılma yoluyla davalı tarafından yasal süre içerisinde temyiz edilmiş olmakla, Tetkik Hakimi ...’un raporu okundu, düşüncesi alındı.Dosya incelendi, gereği görüşülüp , düşünüldü.
-KARAR-
Dava, vekalet görevinin kötüye kullanılması hukuksal nedenine dayalı olarak pay oranında açılan tapu iptali ve tescil isteğine ilişkindir.
Mahkemece, iddianın kanıtlanamadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir.
Mirasbırakan Halil’in ölüm tarihine göre terekesi elbirliği mülkiyetine tabi olup mirasbırakana teban eldeki davanın açıldığı, nüfus kayıtlarına göre, dava dışı ...’ın da mirasçı olduğu anlaşılmaktadır.
Terekeye karşı yapılan mülkiyetten kaynaklanan haksız fiil niteliğindeki muris muvazaası ve el atmanın önlenmesi gibi davaların dışında vekalet görevinin kötüye kullanılması, ehliyetsizlik vs. gibi davalarda terekeyi temsil eden tüm mirasçıların bir arada hareket etmek suretiyle davayı birlikte açmaları, ayrıca, mirasçılardan birisinin terekeye iade şeklinde dava açması halinde de tüm mirasçılarının davada muvafakatlarının sağlanması, aksi takdirde terekenin atanacak temsilci marifetiyle davada temsil edilmesi ve yürütülmesi gerekeceği (T.M.K. 640 md.) tartışmasızdır.
Somut olayda, davacılar tarafından vekalet görevinin kötüye kullanılması hukuksal nedenine dayalı olarak pay oranında açılan davanın dinlenme olanağının bulunduğu söylenemez.
Öte yandan, tereke adına dava açılmadığına göre terekeye mümessil tayin edilerek yargılamaya devam edilmesi de pay oranında açılan davanın dinlenmesini olanaklı hale getirmez.
Açıklanan nedenle davanın reddine karar verilmiş olması sonucu itibariyle ve bu gerekçeyle doğrudur. Davacıların yerinde bulunmayan temyiz itirazlarının reddine.
Davalı yanın karşı temyizine gelince;
Davanın 20.000-Tl değer gösterilmek suretiyle açıldığı ve bu değer üzerinden nihai karara bağlandığı anlaşılmakla taşınmazın aynına ilişkin olan ve 20.000-Tl değer üzerinden harçlandırılan davada davalı yararına 2.400-Tl nispi vekalet ücretine hükmedilmesi gerekirken 1.500-Tl maktu vekalet ücretine hükmedilmiş olması doğru değil ise de bu husus yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden, hüküm fıkrasının 4. bendinde yer alan “....1.500 TL vekalet ücretinin...” ibaresinin çıkarılarak yerine “....2.400-Tl nispi vekalet ücretinin....” ibaresinin yazılmasına, davalının değinilen yönden yerinde görülen temyiz itirazının kabulü ile 6100 sayılı HMK"nin geçici 3. maddesi yollamasıyla 1086 sayılı HUMK"nun 438/7. maddesi uyarınca hükmün bu şekliyle DÜZELTEREK ONANMASINA, alınan peşin harcın temyiz edene geri verilmesine, 07.06.2018 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.