23. Hukuk Dairesi Esas No: 2015/5135 Karar No: 2016/3157 Karar Tarihi: 24.05.2016
Yargıtay 23. Hukuk Dairesi 2015/5135 Esas 2016/3157 Karar Sayılı İlamı
Özet:
Davacı, üyesi olduğu davalı kooperatifin 23.07.2006 tarihli genel kurul kararlarının iptali istemiyle açtığı dava reddedilerek kesinleşmiştir. Davacı yargılamanın yenilenmesini talep etmiştir. Ancak mahkeme, yasal şartların oluşmadığı gerekçesiyle davanın reddine karar vermiştir. Davacı bu kararı temyiz etmiş ancak temyiz itirazları reddedilmiştir. Kanun maddeleri olarak HMK'nın 375/1-f ve 2. fıkraları ile 309/2. maddeleri uygulanmıştır.
23. Hukuk Dairesi 2015/5135 E. , 2016/3157 K. "İçtihat Metni"
MAHKEMESİ : Asliye Ticaret Mahkemesi
Taraflar arasındaki yargılamanın iadesi davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine yönelik olarak verilen hükmün davacı tarafından duruşmalı olarak temyiz edilmesi üzerine ilgililere çağrı kağıdı gönderilmişti. Belli günde davacı .... ile vekili Av. .... gelmiş, davalı tarafa yapılan tebligatın bila ikmal iade edildiği görüldüğünden, duruşma isteminden vazgeçilmesi nedeniyle incelemenin evrak üzerinde yapılmasına karar verildikten ve temyiz dilekçesinin süresinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosya evrak üzerinde incelendi, gereği konuşulup düşünüldü. - KARAR - Davacı, üyesi olduğu davalı kooperatifin 23.07.2006 tarihli genel kurul kararlarının iptali istemiyle açtığı ve reddilerek kesinleşen .... Asliye Ticaret Mahkemesi"nin .... tarih ve ... E., ....K. sayılı kararına dayanak bilirkişi raporlarının ve davalı vekilinin iptali istenen genel kurul kararıyla kararlaştırılan ödemenin tüm ortaklardan tahsil edildiğine ilişkin beyanının mahkemeyi aldatıcı nitelikte olduğunun ....Mahkemesi"nin ....esas sayılı dosyasında alınan bilirkişi raporuyla ortaya çıktığını, bu nedenle bilirkişiler hakkında suç duyurusunda bulunduğunu ileri sürerek, anılan dosyada yargılamanın yenilenmesini talep ve dava etmiştir. Davalı vekili, yargılamanın yenilenmesi şartlarının oluşmadığını savunarak, davanın reddini istemiştir. Mahkemece, iddia, savunma ve dosya kapsamına göre; davacının yargılamanın iadesi talebini bilirkişi raporlarında sahtecilik yapıldığı iddiasına dayandırdığı, HMK"nın 375/1-f maddesi uyarınca bilirkişinin hükme esas alınan husus hakkında kasten gerçeğe aykırı beyanda bulunmuş olmasının sabit olmasının gerektiği, maddenin 2. fıkrasında "Birinci fıkranın (e), (f) ve (g) bentlerindeki hâllerde yargılamanın iadesinin istenebilmesi, bu sebeplerin kesinleşmiş bir ceza mahkûmiyet kararı ile belirlenmiş olması şartına bağlıdır. Delil yokluğundan başka bir sebeple ceza kovuşturmasına başlanamamış veya mahkûmiyet kararı verilememiş ise ceza mahkemesi kararı aranmaz. Bu takdirde dayanılan yargılamanın iadesi sebebinin, yargılamanın iadesi davasında öncelikle ispat edilmesi gerekir." hükmüne yer verildiği, yargılamanın yenilenmesi talep edilen dosyada dinlenen bilirkişiler hakkında suç duyurusunda bulunulmuş ise de; talep tarihinde maddede belirtilen anlamda bir ceza mahkemesi kararı bulunmadığı, suç duyurusunda bulunmanın bilirkişinin kasten gerçeğe aykırı beyanda bulunduğu yönünde sabit bir delil oluşturmadığı, bu haliyle yasal şartları oluşmadığı gerekçesiyle, davanın HMK"nın 309/2. maddesi uyarınca esasa girilmeden reddine karar verilmiştir. Kararı, davacı temyiz etmiştir.Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle gerektirici sebeplere, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına ve özellikle aidat borçlarının diğer ortaklardan tahsil edilmiş olup olmamasının sonuca etkisinin bulunmamasına göre, davacının temyiz itirazları yerinde görülmemiştir. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle, davacının tüm temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun bulunan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı onama harcının temyiz edenden alınmasına, kararın tebliğinden itibaren 15 gün içerisinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 24.05.2016 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.