Abaküs Yazılım
1. Hukuk Dairesi
Esas No: 2015/12036
Karar No: 2018/11170
Karar Tarihi: 07.06.2018

Yargıtay 1. Hukuk Dairesi 2015/12036 Esas 2018/11170 Karar Sayılı İlamı

1. Hukuk Dairesi         2015/12036 E.  ,  2018/11170 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ
    DAVA TÜRÜ : TAPU İPTALİ VE TESCİL

    Taraflar arasında görülen davada;
    Davacılar, mirasbırakan ...’ın 1965 yılında öldüğünü ve mirasçılar arasında herhangi bir pay devri ya da taksim anlaşması yapılmadığı halde elbirliği mülkiyetine tabi dava konusu ... ada ... parsel ve ... ada ... parsel sayılı taşınmazların, kadastro çalışması sonucu doğrudan erkek kardeşleri ve davalıların da mirasbırakanları olan ... ve ... adlarına eşit paylarla tespit ve tescil edildiğini, bu şekilde miras haklarından mahrum bırakıldıklarını, yurt dışında olmaları nedeniyle kadastro tespitine itiraz edemediklerini ileri sürerek dava konusu taşınmazların tapu kayıtlarının iptali ile miras payları oranında adlarına tescilini istemişler, davacılar vekili aşamalardaki beyanında, mirasçıların aralarında taksim yapmadıklarının Kadastro Mahkemesi kararı ile de sabit olup dava konusu ... ada ... parsel sayılı taşınmazla ilgili Kadastro Mahkemesince daha önce karar verildiğinden bu parsel yönünden karar verilmesine yer olmadığına karar verilmesini istemiştir.
    Davalılardan ..., çekişme konusu ... ada ... parsel sayılı taşınmazın gerçekten de kök mirasbırakandan kaldığını ancak mirasbırakanın ölümü üzerine davacı kızların paylarının nakit olarak ödendiğini, bu hususta düzenlenen yazılı belge bulunamadığı için dosyaya ibraz edilemediğini, taşınmaz üzerindeki binalarda davacıların hakkı olmadığını belirterek davanın reddini savunmuştur.
    Diğer davalılar herhangi bir savunma getirmemişlerdir.
    Mahkemece; kök mirasbırakanın mirasçıları arasında herhangi bir taksim anlaşması bulunmadığı halde dava konusu ... ada ... parsel sayılı taşınmazın kök mirasbırakanın oğulları ve davalıların da mirasbırakanları olan ... ve ...adlarına, dava konusu ... ada ... parsel sayılı taşınmazın ise yalnızca Necmettin adına tespit ve tescilinin yapıldığı, ... ada ... parsel sayılı taşınmazla ilgili Kadastro Mahkemesi"nin 2005/61 esas ve 2008/282 karar sayılı dosyasında kadastro tespitinin iptali ile kök mirasbırakan ...’ın mirasçıları adına tesciline karar verildiği ve kararın kesinleştiği gerekçesiyle bu taşınmaza yönelik davanın kesin hüküm nedeniyle reddine, çekişme konusu ... ada ... parsel sayılı taşınmaza yönelik davanın ise kabulüne karar verilmiştir.
    Karar, davalılardan ..., ..., ... tarafından yasal süre içerisinde temyiz edilmiş olmakla,Tetkik Hakimi ...’un raporu okundu, düşüncesi alındı. Dosya incelendi, gereği görüşülüp , düşünüldü.
    -KARAR-
    Dosya içeriğine, toplanan delillere, hükmün dayandığı yasal ve hukuksal gerekçeye, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre yazılı şekilde karar verilmesinde bir isabetsizlik bulunmamaktadır. Hükmü temyiz eden davalılardan ..., ... ve ...’ın esasa yönelik temyiz itirazları yerinde görülmediğinden reddine.
    Ancak, 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu 705. maddesine göre, kural olarak taşınmaz mülkiyetinin kazanılması tescille olup, mülkiyetin tescilden önce kazanılmasına ilişkin haller yani aslen iktisap şekilleri yasada ayrıca düzenlenmiştir. Yine aynı yasanın 1013.maddesinde , “ Tescil, tasarrufa konu olan taşınmaz malikinin yazılı beyanı üzerine yapılır.Edinen kimse, kanun hükmüne, kesinleşmiş mahkeme kararına veya buna eşdeğer bir belgeye dayanıyorsa, bu beyana gerek yoktur. Bir ayni hakkı tescilden önce kazanan kimse, gerekli belgeleri ibraz ederek tescili isteyebilir.” şeklindeki düzenlemeden de anlaşılacağı üzere, tescil işlemi için kayıt malikinin isteği veya mahkeme kararı ya da buna eşdeğer bir belgenin bulunması esastır.
    TMK 1021. maddesine göre, kurulması kanunen tescile tabi ayni hakların, tescil edilmedikçe varlık kazanamayacağı, TMK 1022. maddesine göre ise, ayni hakların kütüğe tescil ile doğacağı, sıralarını ve tarihlerini tescile göre alacağı, tescilin etkisinin, kanunen öngörülen belgelerin isteme eklenmiş veya geçici tescil halinde belgelerin uygun zamanda tamamlanmış olması koşuluyla yevmiye defterine yapılan kayıt tarihinden başlayacağı, bir hakkın içeriğinin, tescilin sınırları içinde dayandığı belgelere göre veya diğer herhangi bir yolla belirleneceği açıktır.
    Diğer yandan, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu"nun taleple bağlılık ilkesini düzenleyen 26/1. maddesine göre, “Hakim, tarafların talep sonuçlarıyla bağlıdır, ondan fazlasına veya başka bir şeye karar veremez.Duruma göre, talep sonucundan daha azına karar verebilir.”
    Yine aynı kanunun 297/2. maddesi uyarınca, hüküm sonucu kısmında; istek sonuçlarından her biri hakkında verilen hükümle, taraflara yüklenen borç ve tanınan hakların, birer birer, açık, şüphe ve tereddüt uyandırmayacak şekilde gösterilmesi gerektiği ve hakimin doğru sicil oluşturma görevi gözetilerek her bir taşınmaz bakımından usul hükümleri uyarınca infazda tereddüt yaratmayacak biçimde hüküm oluşturulması gerekmektedir.
    Somut olaya gelince, mahkemece doğru sicil oluşturma ilkesi uyarınca davacıların miras payları oranında iptal ve tescile, kalan payın ise kayıt malikleri üzerinde bırakılmasına karar verilmesi ile yetinilmesi gerekirken kalan payın da davalılar adına tesciline şeklinde hüküm kurulması ve bu suretle dava konusu olmadığı halde kalan payın tescil nedeninin değiştirilmesi doğru değildir.
    Öte yandan, mirasçılar arasında görülen ve taşınmazın aynına ilişkin iptal tescil istekli eldeki davada, dava değerinin, çekişme konusu taşınmazın tümünün değeri üzerinden davayı açan mirasçıların paylarına isabet eden toplam değer olduğu ve davanın kabulüne karar verilmekle bu değer üzerinden nispi karar ve ilam harcına hükmedilmesi gerektiği, harç konusunun temyiz edenin sıfatına bakılmaksızın re’sen gözetilmesi gereken hususlardan olduğu kuşkusuzdur.
    Somut olayda, çekişme konusu 123 ada 23 parsel sayılı taşınmazın arazi değeri keşfen 112.872,92-Tl olarak saptanmış, davacılar vekili taşınmaz üzerindeki muhtesatlarda hak iddialarının olmadığını beyan etmiş, buna göre çekişme konusu taşınmazın arazi değerinden davacıların miras paylarına isabet eden toplam değer 42.327,34-Tl olup, alınması gereken nispi karar ve ilam harcı 2.891,38-Tl iken mahkemece, 409,86-Tl nispi karar ve ilam harcına hükmedilmiş olması da doğru değildir.
    Ne var ki; anılan hususlar yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden hüküm fıkrasının (B) bendinin ikinci cümlesinde yer alan “... ili, ... ilçesi, ... köyü, ... mevkii ... ada, ... nolu parselin davalılar adına olan tapusunun iptali ile taşınmazın tamamı 48 pay kabul edilerek 6/48"inin davacı ..., 6/48"inin Davacı ..., 6/48"inin davacı ... ve kalan 30/48"inin eşit şekilde davalılar adına tapuya KAYIT ve TESCİLİNE,” ifadesinin hüküm fıkrasından çıkartılarak yerine “ Çekişme konusu ... ili, ... ilçesi, ... köyü, ... mevkii ... ada ... parsel sayılı taşınmazın tapu kaydının davacıların Hendek Sulh Hukuk Mahkemesinin 19.04.2005 gün 2005/232 esas 2005/209 karar sayılı veraset ilamındaki miras payları oranında iptali ile davacılar adına miras payları oranında tesciline, kalan payın kayıt malikleri üzerinde bırakılmasına” ifadesinin yazılmasına, yine hüküm fıkrasının 2. bendinde yer alan “ Alınması gerekli 409.86 TL harçtan peşin alınan 81.00 TL harcın mahsubu ile bakiye 328.86 TL harcın davalılardan alınarak hazineye irat kaydına,” ifadesinin hüküm fıkrasından çıkartılarak yerine “ Karar tarihi itibariyle alınması gerekli 2.891,38-Tl nispi karar ve ilam harcından peşin alınan 81,00-Tl harcın ve 685,00-Tl tamamlama harcının mahsubu ile bakiye 2.125,38-Tl karar ve ilam harcının davalılardan alınarak hazineye irat kaydına,” ifadesinin yazılmasına, davalılardan ..., ..., ..."ın bu yöne ilişkin temyiz itirazlarının kabulü ile 6100 sayılı HMK"nin geçici 3. maddesi yollamasıyla 1086 sayılı HUMK"nun 438/7. maddesi uyarınca hükmün bu şekliyle DÜZELTİLEREK ONANMASINA, alınan peşin harcın temyiz edene geri verilmesine, 07.06.2018 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.

    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi