22. Hukuk Dairesi Esas No: 2017/10033 Karar No: 2018/4188 Karar Tarihi: 21.02.2018
Yargıtay 22. Hukuk Dairesi 2017/10033 Esas 2018/4188 Karar Sayılı İlamı
22. Hukuk Dairesi 2017/10033 E. , 2018/4188 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :İş Mahkemesi DAVA TÜRÜ : ALACAK
Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen kararın, temyizen incelenmesi davalı vekili tarafından istenilmekle, temyiz talebinin süresinde olduğu anlaşıldı. Dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü:
Y A R G I T A Y K A R A R I
Davacı İsteminin Özeti: Davacı vekili, davacının fazla çalışma yaptığını ancak karşılığının ödenmediğini öne sürerek fazla çalışma ücreti alacağının davalıdan tahsilini talep etmiştir. Davalı Cevabının Özeti: Davalı vekili, davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir. Mahkeme Kararının Özeti: Mahkemece, toplanan delillere göre ve bilirkişi raporu doğrultusunda davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir. Temyiz: Kararı, davalı vekili temyiz etmiştir. Gerekçe: 1-Dosyadaki yazılara toplanan delillerle kararın dayandığı kanuni gerektirici sebeplere ve özellikle temyiz edenin sıfatına ve temyiz nedenlerine göre, davalının aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan sair temyiz itirazlarının reddine, 2-Taraflar arasında davalı yararına hükmedilmesi gereken avukatlık ücreti bulunup bulunmadığı konusunda uyuşmazlık bulunmaktadır. İşçinin davasını açtığı veya ıslah yoluyla dava konusunu arttırdığı aşamada, mahkemece ne miktarda indirim yapılacağı işçi tarafından bilenemeyeceğinden, Dairemizce maktu ve nispi vekâlet ücretlerinin yüksek oluşu da dikkate alınarak bu tür indirimden kaynaklanan ret sebebiyle davalı yararına avukatlık ücretine karar verilmesinin adaletsizliğe yol açtığı sonucuna varılmıştır. Özellikle seri davalarda indirim sebebiyle kısmen reddine karar verilen az bir miktar için dahi her bir dosyada zaman zaman işçinin alacak miktarını da aşan maktu avukatlık ücretleri ödetilmesi durumu ortaya çıkmaktadır. Bu nedenle Dairemizce, fazla çalışma alacağından yapılan indirim nedeniyle reddine karar verilen miktar bakımından, kendisini vekille temsil ettiren davalı yararına avukatlık ücretine hükmedilemeyeceği kabul edilmiştir. Somut uyuşmazlıkta, mahkemece davanın kısmen kabulüne karar verilmiş ancak davalı yararına avukatlık ücretine hükmedilmemiştir. Dosya incelendiğinde, kısmen ret kararının sadece takdiri indirim nedeniyle reddedilen alacak miktarından kaynaklanmadığı, davalı yanca süresinde yapılan ıslah zamanaşımı savunması nedeniyle de reddedilen alacak miktarı olduğu görülmektedir. Davada, takdiri indirim nedeniyle reddedilen miktar dışında toplam 3.586,86 TL alacak miktarı yönünden dava reddedilmiştir. Reddedilen miktarın %12"si 430,30 TL"dir. 2015 yılı AAÜT"nin 13. maddesinin 1. fıkrasına göre belirlenecek avukatlık ücreti, maktu avukatlık ücretinin altında olamayacağından; davalı yararına hüküm altına alınması gerekli avukatlık ücreti 1.500,00 TL"dir. Mahkemece belirtilen husus gözetilmeyerek davalı yararına avukatlık ücretine hükmedilmemiş olması hatalı olup bozma nedeni ise de, yanılgının giderilmesi yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden, hükmün 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu"nun geçici 3. maddesi uyarınca uygulanmasına devam olunan mülga 1086 sayılı Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanunu"nun 438/7. maddesi uyarınca aşağıda belirtilen şekilde düzeltilerek onanması uygun bulunmuştur. Sonuç: Kararın hüküm kısmına 6. bent olarak, "" 6- Karar tarihi itibariyle yürürlükte bulunan AAÜT"ne göre belirlenen 1.500,00 TL avukatlık ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine, "" rakam ve sözcüklerinin eklenmesine; hükmün bu şekilde DÜZELTİLEREK ONANMASINA, peşin yatırılan temyiz harcının talep halinde taraflara iadesine, 21.02.2018 tarihinde oybirliği ile karar verildi.