Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen kararın, temyizen incelenmesi davalı vekili tarafından istenilmekle, temyiz talebinin süresinde olduğu anlaşıldı. Dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü:
Y A R G I T A Y K A R A R I
Davacı vekili, müvekkilinin 01/10/1986 tarihinden 31/03/2008 tarihine kadar ara vermeksizin davalı işverene ait değişik işyerlerinde çalıştığını, emeklilik sebebiyle işyerinden ayrıldığını ancak kendisine kıdem tazminatı ödenmediğini ileri sürerek kıdem tazminatının tahsilini talep etmiştir. Davalı vekili, davacının davaya konu döneme ilişkin tüm çalışmasının davalıya ait işyerinde geçmediğini, çalıştığı şirketler arasında organik bağ bulunmadığını, davacının işçi sıfatı ile çalışmayıp, işyerinin ortağı ve hissedarı olduğunu ve kıdem tazminatını hak etmediğini belirterek davanın reddini savunmuştur. Mahkemece, davacının tanık beyanlarından ve ticaret sicil kayıtlarından, görev aldığı tüm şirket ve vakıflar arasında bağ bulunduğu, davalıya ait işyerinde 01/10/1986-31/03/2008 tarihleri arasında aralıksız çalıştığı, emeklilik sebebiyle işyerinden ayrılmasına rağmen kendisine kıdem tazminatı ödenmediği gerekçesiyle davanın kabulüne karar verilmiştir. Kararı, davalı vekili süresinde temyiz etmiştir. Taraflar arasında, davacının çalıştığı şirketler ile davalı şirket arasında organik bağ bulunup bulunmadığı konusunda uyuşmazlık bulunmaktadır. Somut olayda, her ne kadar Mahkemece davacının görev aldığı tüm şirket ve vakıflar arasında bağ bulunduğu kabul edilerek baştan itibaren aralıksız davalı şirkette çalıştığı kabulü ile sonuca gidilmişse de, gerekli araştırmanın yapılmadığı anlaşılmaktadır. Davacının 01.01.2005-31.03.2008 tarihleri arasında davalı Batı İnşaat San. ve Tic. A.Ş."de işçi olarak çalıştığı sigorta kayıtlarından sabittir. Ancak 01.10.1986 tarihinde sigorta girişi yapılan Sevil Yapı Kooperatifi İnşaatı ile davalı şirketin ilgisi, bağı yeterince irdelenmemiştir. Nitekim, davalı şirket ile söz konusu dönemlerde sigorta bildirimi yapılan şirketlerin, vakıfların kuruluştan itibaren ortakları, yönetim kurulu üyeleri ve temsil ve ilzama yetkili kişileri ile faaliyet adresleri ve adres değişiklikleri belirlenmeli ve tanık beyanları da gözetilerek davalı şirket ile dava dışı şirketler ve vakıflar arasında herhangi bir organik bağ bulunup bulunmadığı açık ve tereddüte yer vermeyecek şekilde ortaya konulmalıdır. Eksik inceleme ile karar verilmesi hatalı olup bozmayı gerektirmiştir. SONUÇ: Temyiz olunan kararın yukarıda yazılı sebepten BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde ilgiliye iadesine, 21/02/2018 gününde oybirliğiyle karar verildi.