(Kapatılan)22. Hukuk Dairesi 2016/32467 E. , 2020/4643 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :İş Mahkemesi
DAVA TÜRÜ : ALACAK
Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen kararın, temyizen incelenmesi taraflar vekillerince istenilmekle, temyiz taleplerinin süresinde olduğu anlaşıldı. Dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü:
Y A R G I T A Y K A R A R I
Davacı İsteminin Özeti:
Davacı vekili, müvekkilinin davalı Belediyede park ve bahçe görevlisi olarak çalışırken, ücretinin taşeron şirket tarafından ödendiğini, iş sözleşmesinin taşeron şirket ile imzalanan sözleşme süresinin bitimi ile birlikte davacıya uygun bir iş bulunmadığı gerekçe gösterilerek ve haklı bir sebep olmaksızın feshedildiğini ileri sürerek kıdem ve ihbar tazminatı ile bir kısım işçilik alacaklarının davalılardan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı Cevabının Özeti:
Davalı ... vekili, davacının Belediyelerinde çalışmadığını, bu nedenle kendilerine husumet yöneltilemeyeceğini savunarak davanın reddini talep etmiştir.
Davalı ...Ş. vekili, ihale süre bitimi belirli süreli iş sözleşmesinin sona erdiğini, alacakların zamanaşımına uğradığını, fesihten iki ay önce davacıya iş sözleşmesinin sona ereceğinin bildirildiğini ihbar tazminatına hak kazanamayacağını, davacının işçilik alacaklarının ödendiğini beyanla davanın reddini talep etmiştir.
Mahkeme Kararının Özeti:
Mahkemece, toplanan deliller ile bilirkişi raporu doğrultusunda davanın kısmen kabulüne karar vermiştir.
Temyiz:
Karar, taraflar vekillerince temyiz edilmiştir.
Gerekçe:
1-Dosyadaki yazılara, hükmün Dairemizce de benimsenmiş bulunan yasal ve hukuksal gerekçeleriyle dayandığı maddi delillere ve özellikle bu delillerin takdirinde bir isabetsizlik görülmemesine göre, davalıların tüm, davacının aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yerinde değildir.
2-Taraflar arasında davacının ihbar tazminatı alacağı bulunup bulunmadığı bir diğer uyuşmazlık konusudur.
İhbar tazminatı, belirsiz süreli iş sözleşmesini haklı bir sebep olmaksızın ve usulüne uygun bildirim öneli tanımadan fesheden tarafın, karşı tarafa ödemesi gereken bir tazminattır. Buna göre, öncelikle iş sözleşmesinin 4857 Sayılı İş Kanunu"nun 24 ve 25. maddelerinde yazılı olan sebeplere dayanmaksızın feshedilmiş olması ve 17. maddesinde belirtilen şekilde usulüne uygun olarak ihbar öneli tanınmamış olması halinde ihbar tazminatı ödenmelidir. Yine haklı fesih sebebi bulunmakla birlikte, işçi ya da işverenin 26. maddede öngörülen hak düşürücü süre geçtikten sonra fesih yoluna gitmeleri durumunda, karşı tarafa ihbar tazminatı ödeme yükümlülüğü doğar.
Somut uyuşmazlıkta; Mahkemece davalı tarafından davacıya ihbar öneli kullandırıldığı gerekçesi ile ihbar tazminatının reddine karar verilmiştir. Davalı işverence davacının iş sözleşmesinin 31.10.2014 tarihinde sona ereceğine ilişkin sunulan belgede tarih ve davacı ad -soyadının el yazısı ile yazıldığı, kalan bölümlerin matbu düzenlendiği, davalı şirketin ise kaşe ve imzasının bulunmadığı anlaşılmaktadır. Söz konusu belgenin düzenlenme tarihi 01.08.2014 iken içeriğinde 03.09.2014 tarihli yapılan ihaleli işin 31.10.2014 tarihinde sona ereceği yazılıdır. Yargılama sırasında dinlenen her iki davacı tanığı, emekli olanların çalıştırılmayacağının söylendiğini boş kağıda okumadan imza attırıldığını beyan etmiştir. Dairemiz incelemesinden geçen emsal 2017/20670, 27260, 2016/31928 Esas sayılı dosyalarda davacıların ihbar tazminatının kabulüne ilişkin kararlar onanmıştır. Davacının çalışma süresine göre 6 hafta ihbar öneli sunulması gerekirken iki aydan fazla önel verilmesi, 01.08.2014 tarihinde düzenlenen belge içeriğinde 03.09.2014 tarihinde yapılan ihaleli işten bahsedilerek 31.10.2014 tarihinde sona ereceğinin yazılı olması, matbu düzenlenmesi, şirket kaşe ve imzasının bulunmaması, tanık beyanları, emsal kararlar ve dosya kapsamı birlikte değerlendirildiğinde sözkonusu belgeye itibar edilemeyeceğinden usulüne uygun şekilde ihbar öneli kullandırıldığının davalı tarafından ispatlanamadığının kabulü gerekir. Bu sebeple mahkemece, ihbar tazminatına hükmedilmesi gerekirken yazılı şekilde reddine karar verilmesi bozmayı gerektirmiştir.
3- Taraflar arasında davacının ulusal bayram genel tatil ücret alacağı noktasında uyuşmazlık bulunmaktadır.
Fazla çalışma yaptığını iddia eden işçi bu iddiasını ispatla yükümlüdür. İşçinin imzasını taşıyan bordro sahteliği ispat edilinceye kadar kesin delil niteliğindedir. Bir başka anlatımla bordronun sahteliği ileri sürülüp ispatlanmadıkça, imzalı bordroda görünen fazla çalışma alacağının ödendiği varsayılır.
Fazla mesainin ispatı konusunda işyeri kayıtları, özellikle işyerine giriş çıkışı gösteren belgeler, işyeri iç yazışmaları delil niteliğindedir. Ancak, fazla çalışmanın bu tür yazılı belgelerle ispatlanamaması durumunda tarafların dinletmiş oldukları şahit beyanları ile sonuca gidilmesi gerekir. Bunun dışında herkesçe bilinen genel bazı vakıalar da bu noktada göz önüne alınabilir. İşçinin fiilen yaptığı işin niteliği ve yoğunluğuna göre de fazla mesaisi olup olmadığı araştırılmalıdır.
Aynı ilkeler ulusal bayram genel tatil ücret alacağı içinde geçerlidir.
Somut olayda; davacı ulusal bayram genel tatil günleri çalıştığını iddia etmektedir. Mahkemece, davacının genel tatil günlerinde çalıştığını somut ve net olarak kanıtlayamadığından talebin reddine karar verilmiştir. Davacı tanıkları ... ve ... tüm ulusal bayram genel tatil günlerinde çalışıldığını beyan etmişlerdir. Davalı tanığı ... "dini bayramlarda ilk gün çalışılmaz, bakiye günlerde çalışılırdı, milli bayramlarda çalışılırdı" şeklinde beyanı ile ulusal bayram genel tatil günlerinde çalışıldığını ifade etmiştir. Dairemizce onanan emsal nitelikteki 2017/20670, 27260 , 2016/31928 Esas sayılı dosyalarda davacıların ulusal bayram genel tatil günleri çalıştığı kabul edilerek yapılan hesaplamanın mahkemece kabul edilerek onandığı anlaşılmaktadır. Davacı tanıklarının husumetli olduğu davalı aleyhine dava açtığı ve somut davada çıkacak sonuçtan menfaat elde edeceği tartışmasız olduğundan başka delillerle desteklenmeden tek başına husumetli tanık anlatımına itibar edilmesi mümkün değildir. Davalı tanık beyanına itibar edilerek ulusal bayram genel tatil ücret alacağının değerlendirilmesi oluşacak sonuca göre karar verilmesi gerekirken yazılı gerekçe ile reddi hatalı olup bozma sebebidir
Açıklanan nedenlerle kararın bozulması gerekmiştir.
SONUÇ: Temyiz olunan kararın yukarıda yazılı sebeple BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde ilgililere iadesine, 09.03.2020 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.