19. Hukuk Dairesi 2015/16218 E. , 2016/7614 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Ticaret Mahkemesi
Taraflar arasındaki menfi tespit davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kısmen kabulüne kısmen reddine yönelik olarak verilen hükmün davalı vekilince duruşmalı, davacı vekilince duruşmasız olarak temyiz edilmesi üzerine ilgililere çağrı kağıdı gönderilmişti. Belli günde davalı vek. Av. ...gelmiş, diğer taraftan kimse gelmemiş olduğundan onun yokluğunda duruşmaya başlanarak hazır bulunan avukatın sözlü açıklamaları dinlenildikten
ve temyiz dilekçelerinin süresinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.
-KARAR-
Davacı vekili, müvekkilinin sahibi olduğu taşınmaz üzerinde dava dışı oğlunun davalı bankadan kullandığı kredi borcunun teminatını oluşturmak üzere 150.000,00 TL limitli ipotek tesis ettirdiğini, davalı bankaca ipoteğin paraya çevrilmesi yoluyla başlatılan takip sırasında taşınmazın satılarak müvekkilinin sorumluluğu sona erdiği halde rehin açığı belgesi alınarak davalı yanca müvekkili aleyhine takip başlatıldığını belirterek rehin açığı belgesi ve bu belgeye dayanılarak girişilen takip nedeniyle müvekkilinin borçlu bulunmadığının tesbitini ve % 20 oranında tazminatın davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili, ipotek limiti 150.000,00 TL olup ipoteğe konu taşınmazın 40.000,00 TL bedelle satılması sonucu 110.000,00 TL tutarında davacının sorumluluğu sürmekte ise de, rehin açığı belgesine dayalı olarak başlatılan icra takibinde harç yatırılmaması nedeniyle davacı borçluya ödeme emri gönderilmediğini, davacı hakkında icra işlemlerine devam edilmediğini, böylece davanın konusuz kaldığını bildirerek, reddini savunmuştur.
Mahkemece, davacı yanca davalı yararına 150.000,00 TL limitle adına kayıtlı taşınmaz üzerinde ipotek tesis olunduğu, ipoteğin paraya çevrilmesi yoluyla girişilen takip kapsamında taşınmazın 40.000,00 TL"ye satılması sonucu davacının sorumlu bulunduğu, 110.000,00 TL üzerinden rehin açığı belgesi düzenlenmesi gerekirken 217.034,42 TL miktarında rehin açığı belgesi düzenlenerek bu meblağ üzerinden davaya konu icra takibi yapılmasının doğru olmadığı, neticeten davacının 110.000,00 TL dışında bir sorumluluğu bulunmadığı gibi, bu meblağın üzerinde takip başlatan davalının kötüniyetli olduğu gerekçesiyle davanın kısmen kabulüne, davaya konu takip nedeniyle davacının davalıya 110.000,00 TL dışında ve üstünde borçlu olmadığının tesbitine, kabul edilen 107.034,42 TL"nin % 20"si oranındaki kötüniyet tazminatının davalıdan tahsiline karar verilmiş, hüküm taraf vekillerince temyiz edilmiştir.
1- Dosyadaki yazılara kararın dayandığı delillerle gerektirici sebeplere, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre, davacı vekilinin tüm, davalı vekilinin aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan öteki temyiz itirazlarının reddine karar vermek gerekmiştir.
2- İcra Müdürlüğünce düzenlenerek davalıya verilen rehin açığı belgesine dayanarak icra takibi başlatan davalının takibinde haksız ve kötüniyetli olduğu kanıtlanamadığı halde davalı aleyhine yazılı şekilde kötüniyet tazminatına hükmedilmesinde isabet görülmemiştir.
SONUÇ : Yukarıda (1) nolu bentte açıklanan nedenlerle davacının tüm, davalının diğer temyiz itirazlarının reddine, (2) nolu bentte açıklanan nedenlerle hükmün davalı yararına BOZULMASINA, vekili Yargıtay duruşmasında hazır bulunan davalı yararına takdir edilen 1.350,00.-TL. duruşma vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya ödenmesine, peşin harçların istek halinde iadesine, 27/04/2016 gününde oybirliğiyle karar verildi.