23. Hukuk Dairesi Esas No: 2015/6755 Karar No: 2016/3128 Karar Tarihi: 23.05.2016
Yargıtay 23. Hukuk Dairesi 2015/6755 Esas 2016/3128 Karar Sayılı İlamı
23. Hukuk Dairesi 2015/6755 E. , 2016/3128 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi(Ticaret Mahkemesi Sıfatıyla)
Davacının açmış olduğu iflasın ertelenmesi davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davacı şirketin İİK"nın 166. maddesine göre iflasına yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davacı vekili ve müdahil .... vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü. - K A R A R - Davacı vekili, müvekkili şirketin inşaat alanında faaliyet gösteren köklü bir şirket olduğunu 2008 yılından itibaren dünya ve Türkiye"de devam eden ekonomik kriz karşısında vadesi gelen banka kredilerinin ödenmesi ve yeniden kredi sağlanması konusunda sıkıntılar yaşadıklarını, müvekkili şirketin çalışması ve borçlarını ödemesinde plan ve zamana ihtiyacı olduğunu ileri sürerek en az bir yıl süreyle iflasın ertelenmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Müdahil vekilleri davanın reddini istemişlerdir. Mahkemece, iddia, savunma ve tüm dosya kapsamına göre, şirketin aktifinin 5.706.904,41 TL, pasifinin ise 11.686.943,70 TL olduğunu buradaki şirket aktiflerinin borçlarını karşılama oranının %49 olması tek başına iflasın ertelenmesi kararının devam etmesi için yeterli olmayıp, şirketin daha önce mahkemeye sunduğu iyileştirme projesi kapsamında taahhütlerle ilgili herhangi bir somut adım attığının görülmediği ve somut bir gelişme olmadığı, dosya kapsamında davacı vekilinin sunduğu iyileştirme projesinin uygulanması halinde bile şirketin borca batık durumdan çıkmasının mümkün görülmediği, şirket tarafından kayyım ücretleri dahi ödenmediği gerekçesiyle, İİK"nın 166. maddesi hükmünce iflasına karar verilmiştir. Karar, davacı vekili ve müdahil .... A.Ş. vekili tarafından temyiz edilmiştir. Dava, iflasın ertelenmesi istemine ilişkindir. Mahkemece, davacı şirketin iflasına karar verilmiş ise de yapılan araştırma ve inceleme hüküm kurmaya elverişli değildir. Kısa aralıklarla hazırlanan bilirkişi raporu ve kayyım raporlarında tespit edilen hususlar birbirini teyit eder nitelikte olmadığından, her iki rapor arasındaki çelişkiyi gidermek üzere yeni bir uzman bilirkişi heyeti seçilip, davacı şirketin sunduğu iyileştirme projesinin ne aşamada olduğu, ciddi ve inandırıcı olup olmadığı, borca batıklık miktarı ve mevcut durumu itibarı ile ekonomik ve mali yönden iyileştirilmesinin mümkün olup olmadığı ile ilgili, açıklamalı, gerekçeli denetime elverişli bir rapor alınıp sonucuna göre karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde hüküm kurulması doğru görülmemiştir. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle, davacı vekilinin ve müdahil .... A.Ş. vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün, davacı ve müdahil .... A.Ş. yararına BOZULMASINA, peşin alınan harçların istek halinde iadelerine, kararın tebliğinden itibaren 10 gün içerisinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 23.05.2016 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.