16. Hukuk Dairesi 2015/16073 E. , 2018/3958 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :KADASTRO MAHKEMESİ
DAVA TÜRÜ : UYGULAMA KADASTROSU
Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen hükmün Yargıtay"ca incelenmesi istenilmekle; temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldı, inceleme raporu ve dosyadaki belgeler okundu, GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ:
Uygulama kadastrosu sırasında ... İlçesi, ... Mahallesi çalışma alanında bulunan ve mera niteliğinde olan eski 289 parsel sayılı 758.025 metrekare yüzölçümündeki taşınmaz, 103 ada 4 parsel numarasıyla ve 679.904,88 metrekare yüzölçümlü olarak; ... adına tapuda kayıtlı bulunan eski 149 parsel sayılı 2300 metrekare yüzölçümündeki taşınmaz, 103 ada 17 parsel numarasıyla ve 2.480,05 metrekare yüzölçümlü olarak; ... adına tapuda kayıtlı bulunan eski 158 parsel sayılı 700 metrekare yüzölçümündeki taşınmaz, 102 ada 132 parsel numarasıyla ve 1.033,25 metrekare yüzölçümlü olarak; ... adına tapuda kayıtlı bulunan eski 168 parsel sayılı 2160 metrekare yüzölçümündeki taşınmaz, 103 ada 7 parsel numarasıyla ve 2.162,08 metrekare yüzölçümlü olarak tespit edilmiştir. Davacı Hazine vekili, uygulama kadastrosu sırasında mera niteliğindeki taşınmazın yüzölçümünün eksildiği ve eksikliğin davalılara ait 102 ada 132, 103 ada 7 ve 17 parsel sayılı taşınmazlardan kaynaklandığı iddiasına dayanarak dava açmıştır. Mahkemece yapılan yargılama sonunda davanın kısmen kabulüne ve çekişmeli 103 ada 7 parsel sayılı (eski 168 parsel), 103 ada 17 parsel (eski 149 parsel), 102 ada 132 parsel (eski 158 parsel) sayılı taşınmazlar hakkındaki davanın reddine, taşınmazların uygulama tespiti gibi tapuya tesciline, 103 ada 4 parsel (eski 289 parsel) sayılı taşınmazın uygulama tespitinin iptaline ve 673.276,35 metrekare yüzölçümü ile tapuya tesciline, fazlaya ilişkin taleplerinin reddine karar verilmiş; hüküm, davacı Hazine vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Dosya içeriğine, toplanan delillere, kararda yazılı gerektirici nedenlere delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre davacı Hazine vekilinin sair temyiz itirazları yerinde değildir. Ancak, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun “taleple bağlılık ilkesi” başlığını taşıyan 26. maddesine göre, mahkeme tarafların iddia, savunma ve talepleri ile bağlı olup kural olarak mahkeme istekten fazlasına veya başka bir şeye hükmedemez. Somut olayda; davacı Hazine tarafından eski 289 parsel, yeni 103 ada 4 parsel sayılı taşınmazın kuzey sınırında bulunan taşınmazlar hakkında dava açıldığı halde Mahkemece, Hazine"nin malik olduğu 103 ada 4 parsel sayılı taşınmazın güney sınırında bulunan ve dava konusu edilmeyen taşınmaz bölümü hakkında da hüküm kurulmuştur. Taleple bağlılık ilkesine aykırı olacak şekilde dava konusu edilmeyen taşınmaz bölümü hakkında hüküm kurulması isabetsiz olup, temyiz itirazları açıklanan nedenlerle yerinde görüldüğünden kabulü ile hükmün BOZULMASINA, 19.06.2018 gününde oybirliğiyle karar verildi.