Mahkemesi :Ticaret Mahkemesi

Yukarıda tarih ve numarası yazılı hükmün temyizen tetkiki davalı vekili tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla dosyadaki kağıtlar okundu gereği konuşulup düşünüldü:

- K A R A R -

Dava, eser sözleşmesinden kaynaklanan alacak ile ilgili yapılan icra takibine itirazın iptâli talebine ilişkin olup mahkemece davanın kısmen kabulüne dair verilen karar davalı tarafından temyiz edilmiştir.
Davacı davasında, dava dışı yurt dışı firmasına gönderecekleri plastiklerin sünger ve laminasyon işlemlerini davalıya yaptırdıklarını, ancak yapılan imalâtların ayıplı olduğunu bu nedenle yurt dışı firma tarafından iade edildiğini belirterek bundan kaynaklanan alacak ile ilgili yaptığı icra takibine itirazın iptâline karar verilmesini istemiştir.
Davalı tarafından imâl edilen malzemelerin 25.09.2010 ve 08.10.2010 tarihlerinde davacıya teslim edildiği, yurtdışına gönderilen malların iade edildiği, davacı tarafından 05.04.2011 tarihinde iade faturası düzenlendiği ihtilafsızdır. 818 Sayılı BK"nın 359. maddesine göre yapılan imalâtın ayıplı olması halinde iş sahibi tarafından makul süre içerisinde yükleniciye ayıp ihbarında bulunulması zorunludur. Somut olayda dinlenen ve aynı zamanda davacı şirketin ortağı ve müdürü olan davacı tanığı davalının üretip kendilerine gönderdiği malzemeleri kesip fermuar dikerek ve çevre dikimi yapıp ambalajlayıp kolilediklerini daha sonra ihraç ettiklerini açıklamıştır. Bu durumda bilirkişi raporunda açık ayıp olarak nitelendirilen ayıplarla ilgili olarak süresinde ayıp ihbarı yapıldığının kabulü mümkün olamayacağından mahkemece davanın reddi yerine kabulüne karar verilmesi doğru olmamış bozulması gerekmiştir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle kararın temyiz eden davalı yararına BOZULMASINA, ödediği temyiz peşin harcının istek halinde temyiz eden davalıya geri verilmesine, 23.10.2013 gününde oybirliğiyle karar verildi.