Abaküs Yazılım
10. Ceza Dairesi
Esas No: 2017/6850
Karar No: 2018/650
Karar Tarihi: 18.01.2018

Yargıtay 10. Ceza Dairesi 2017/6850 Esas 2018/650 Karar Sayılı İlamı

10. Ceza Dairesi         2017/6850 E.  ,  2018/650 K.

    "İçtihat Metni"

    Adalet Bakanlığı"nın, 13/04/2017 tarihli yazısı ile kullanmak için uyuşturucu madde bulundurma suçundan sanık ..."ün TCK’nın 191/1 ve 62. maddeleri uyarınca 10 ay hapis cezası ile cezalandırılmasına ve hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına yer olmadığına ilişkin Soma 2. Asliye Ceza Mahkemesi’nin 04/10/2016 tarihli ve 2016/889 esas, 2016/785 sayılı kararının kanun yararına bozulmasına yönelik talebi üzerine, Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı’nca 25/04/2017 tarihli yazı ekinde dosyanın Dairemize gönderildiği anlaşıldı.
    Dosya incelendi.
    GEREĞİ GÖRÜŞÜLÜP DÜŞÜNÜLDÜ:
    A) Konuyla İlgili Bilgiler:
    1- Şüpheli hakkında, 12/12/2011 tarihinde işlediği iddia edilen kullanmak için uyuşturucu madde bulundurma suçundan yapılan yargılama sonucunda, Soma Sulh Ceza Mahkemesi"nin 08/10/2012 tarihli ve 2012/449 esas, 2012/777 sayılı kararı ile 5560 sayılı Kanun ile değişik TCK"nın 191/2. maddesi gereğince tedavi ve denetimli serbestlik tedbiri uygulanmasına karar verildiği ve kararın yasa yolu incelemesinden geçmeksizin kesinleştiği,
    2- Bu kararın infazı sırasında, tedavi ve denetimli serbestlik tedbirinin ihlal edildiğinin bildirilmesi üzerine, mahkemece yargılamaya devam edilerek, Soma 2. Asliye Ceza Mahkemesi’nin 04/10/2016 tarihli ve 2016/889 esas, 2016/785 sayılı kararı ile sanığın 5560 sayılı Kanun ile değişik TCK’nın 191/1 ve 62. maddeleri uyarınca 10 ay hapis cezası ile cezalandırılmasına ve hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına yer olmadığına karar verildiği, kararın yasa yoluna başvurulmadan kesinleştiği,
    Anlaşılmıştır.
    B) Kanun Yararına Bozma Talebi:
    Kanun yararına bozma talebi ve ihbar yazısında, "1- 28/06/2014 tarihli ve 29044 sayılı Resmi Gazete"de yayımlanarak yürürlüğe giren 6545 sayılı Türk Ceza Kanunu ile Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun’un 68. maddesi ile 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu"nun 191. maddesinin yeniden düzenlendiği, yapılan değişikliklere göre, sanık hakkında aynı suçtan açılmış başka dava yoksa veya sanık bu suçu daha önce işlediği suçtan dolayı verilen tedavi ve/veya denetimli serbestlik tedbirinin infazı sırasında işlemiş değilse, bu suç nedeniyle tedavi ve/veya denetimli serbestlik tedbiri uygulandıktan sonra, yükümlülüklerini ihlal ettiği iddia edilen sanık hakkında, 6545 sayılı Kanun"un 85. maddesi ile 5320 sayılı Kanun"a eklenen geçici 7. maddenin 3. fıkrası uyarınca, yargılamaya devam olunarak, suç tarihi itibarıyla, TCK"nın 191. maddesi çerçevesinde bir karar verilmesinde zorunluluk bulunduğu,
    Somut olayda sanığın denetim serbestlik yükümlülüğünü ihlal ettiğinden dolayı tedavi ve denetimli serbestlik tedbiri kaldırılarak hapis cezasına hükmolunduğu, deneme süresi içerisinde uyuşturucu madde kullanmasından dolayı açılmış ayrı bir dava olmadığı, aynı eylemden dolayı yapılan yargılamanın devamı niteliğinde olduğu, bu durumda bu suç nedeniyle tedavi ve denetimli serbestlik tedbiri uygulandıktan sonra, yükümlülüklerini ihlal eden sanık hakkında, 6545 sayılı Kanun ile değişik 191/9. maddesi uyarınca hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına ilişkin hükümlerin uygulanabileceği gözetilmeden, yazılı şekilde karar verilmesinde,
    2- Mahkemenin gerekçeli kararında delillerin değerlendirilmesi ve gerekçe kısmında; “sanığın sabit olan eylemi dolayısıyla, suç işlenme tarihinde meri bulunan TCK " nın 191/1 sayılı maddesi sanık lehine olduğundan bu madde gereğince cezalandırılması yönünde hüküm kurulmuş; zarar ziyan talebinin olmaması ve sanığın kişilik özellikleri ile duruşmadaki tutum ve davranışları göz önüne alındığında ileride yeniden suç işlemeyeceği yönünde mahkememizce olumlu kanaat oluştuğundan CMK.nun 231/5. Maddesi gereğince sanık hakkında belirlenen hükümlerin açıklanması geri bırakılarak aşağıdaki şekilde karar verilmiştir." denildikten sonra aynı gerekçeli kararın hüküm kısmında sanığın cezalandırılmasına karar verildikten sonra gerekçe kısmında belirtilmesine rağmen 5271 sayılı yasanın 231. maddesi uyarınca hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına hükmedilmemesi karşısında mahkemenin gerekçeli kararındaki gerekçe ile hükümde çelişki oluşturulmasında, isabet görülmemiştir." denilerek, Soma 2. Asliye Ceza Mahkemesi’nin 04/10/2016 tarihli ve 2016/889 esas, 2016/785 sayılı kararının bozulması istenmiştir.
    C) Konunun Değerlendirilmesi:
    (1) numaralı kanun yararına bozma talebinin incelenmesi
    28/06/2014 tarihinde yürürlüğe giren 6545 sayılı Kanun ile TCK"nın 191. maddesinin değiştirildiği ve aynı Kanun ile 5320 sayılı Kanun"a eklenen geçici 7. maddede ise üç fıkra halinde 6545 sayılı Kanun’un yürürlüğe girdiği tarih itibariyle yürütülen kovuşturmalarda izlenmesi gereken yolun gösterildiği, buna göre geçici 7. maddenin 2.fıkrası uyarınca hakkında daha önce tedavi ve/veya denetimli serbestlik tedbiri uygulanmayan sanıklar hakkında 6545 sayılı Kanun ile değişik TCK"nın 191. maddesi hükümleri çerçevesinde hükmün açıklanmasının geri bırakılmasının zorunlu olduğu, 3. fıkra uyarınca ise daha önce hakkında tedavi ve/veya denetimli serbestlik tedbiri uygulanan, ancak tedbire aykırı davranan sanıklar hakkında yargılamaya devam edileceğinin düzenlendiği, bu durumda 6545 sayılı Kanun ile değişik TCK"nın 191. maddesi hükümleri çerçevesinde zorunluluktan doğan hükmün açıklanmasının geri bırakılması kararı verilmesinin mümkün olmadığı, ancak mahkemenin takdirine bağlı olarak, yasal bir engel bulunmayan hallerde CMK’nın 231. maddesindeki genel hükümlere göre değerlendirme yapılabileceği,
    Somut olayda ise, sanık hakkında daha önce Soma Sulh Ceza Mahkemesi"nin 08/10/2012 tarihli kararı ile 5560 sayılı Kanun ile değişik TCK"nın 191/2. maddesi gereğince tedavi ve denetimli serbestlik tedbiri uygulanmasına karar verildiği, ancak sanığın kendisine yüklenen yükümlülüklere uygun davranmaması üzerine yargılamaya devam edilerek hüküm kurulduğu anlaşılmakla, hakkında daha önce tedavi ve denetimli serbestlik tedbiri uygulanmasına karar verilen, ancak kendisine yüklenen yükümlülüklere uygun davranmayan sanık hakkında 6545 sayılı Kanun ile 5320 sayılı Kanun"a eklenen geçici 7. maddenin 3. fıkrası uyarınca yargılamaya devam edilerek hüküm kurulmasının yasaya uygun olduğu, bununla birlikte mahkemece oluşacak kanaate göre, şartları bulunması halinde genel hükümlere göre CMK’nın 231. maddesi uyarınca hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına karar verilebileceği, ancak bu hususun da mahkemenin takdirine bağlı olduğu ve mahkemenin takdiri ile delillerin değerlendirilmesine ilişkin hususların kanun yararına bozma yolu ile incelenemeyeceği anlaşıldığından, (1) numaralı kanun yararına bozma talebi yerinde görülmemiştir.
    (2) numaralı kanun yararına bozma talebinin incelenmesi
    Hükmün esasını oluşturan kısa kararda, sanık hakkında hükmedilen 10 ay hapis cezasına ilişkin olarak “hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına yer olmadığına” karar verildiği halde, gerekçeli kararın gerekçe bölümünde “ileride yeniden suç işlemeyeceği yönünde mahkememizce olumlu kanaat oluştuğundan CMK.nın 231/5. maddesi gereğince sanık hakkında belirlenen hükümlerin açıklanması geri bırakılarak aşağıdaki şekilde karar verilmiştir” şeklinde ibareye yer verildikten sonra bu kez gerekçeli kararın hüküm fıkrasında da kısa kararda olduğu gibi “hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına yer olmadığına” karar verildiği belirtilmek suretiyle hükümde çelişki oluşturulması yasaya aykırı olup, kanun yararına bozma talebi yerindedir.
    D) Karar :
    Açıklanan nedenlere göre;
    1-Sanık hakkında 6545 sayılı Kanun ile değişik 191/9. maddesi uyarınca hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına ilişkin hükümlerin uygulanabileceğinin gözetilmemesinin yasaya aykırı olduğu gerekçesine dayanan (1) numaralı kanun yararına bozma talebinin REDDİNE,
    2- Hükümde çelişki oluşturulmasının yasaya aykırı olduğuna ilişkin (2) numaralı kanun yararına bozma talebi yerinde görüldüğünden, Soma 2. Asliye Ceza Mahkemesi’nin 04/10/2016 tarihli ve 2016/889 esas, 2016/785 sayılı kararının 5271 sayılı CMK"nın 309. maddesinin 3. fıkrası gereğince kanun yararına BOZULMASINA, aynı Kanun"un 309. maddesinin 4. fıkrasının (a) bendi uyarınca gerekli işlemin yapılması için, dosyanın Adalet Bakanlığı"na iletilmek üzere Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı"na gönderilmesine,
    18.01.2018 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.











    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi