1. Ceza Dairesi 2015/2883 E. , 2016/1094 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Ağır Ceza Mahkemesi
SUÇ : Bir suçun işlenmesini kolaylaştırmak amacıyla kasten öldürme, yağma
HÜKÜM : Sanıklar ... ve ... hakkında;
TCK"nun 82/1-h maddesi uyarınca ağırlaştırılmış müebbet hapis cezası
Yağma suçundan TCK"nun 149/1-c maddesi uyarınca 10 yıl hapis cezası
765 sayılı TCK"nun 73. maddesine göre her iki suçtan verilen cezaların içtimaı ile 1"er yılı hücrede tecrit edilmek üzere ağırlaştırılmış müebbet hapis cezası
Sanık ... (...) hakkında;
TCK"nun 82/1-h, 39/1 maddeleri uyarınca 15 yıl hapis cezası
Yağmaya yardım suçundan TCK"nun 149/1-c, 39/1. maddeleri uyarınca 5 yıl hapis cezası
S.S.Çocuk ... hakkında;
Kasten öldürme suçundan TCK"nun 82/1-h, 31/3. maddeleri uyarınca 18 yıl hapis cezası
TCK"nun 149/1-c, 31/3. maddeleri uyarınca 6 yıl 8 ay hapis cezası
TÜRK MİLLETİ ADINA
Duruşmalı inceleme talebinde bulunan suça sürüklenen çocuk ... müdafii, duruşmaya gelmediğinden, sanık ... yönünden duruşmalı, diğer sanıklar .., ... ve suça sürüklenen çocuk ... yönünden dosya üzerinden yapılan incelemede;
Toplanan deliller karar yerinde incelenip, sanıklar ..., ... ve suça sürüklenen çocuk ..."in maktül ..."a yönelik nitelikli öldürme ve nitelikli yağma suçlarının sübutu kabul, takdiri cezayı azaltıcı bir sebep bulunmadığı ve suça sürüklenen çocuk yönünden kusurluluğu etkileyen nedenlerden yaş küçüklüğü takdir kılınmış, savunmaları inandırıcı gerekçelerle reddedilmiş, incelenen dosyaya göre verilen hükümlerde düzeltme ve bozma nedenleri dışında bir isabetsizlik görülmemiş olduğundan, sanık ... müdafilerinin duruşmalı incelemede ve temyiz dilekçelerinde eksik soruşturma, sübuta ilişen, sanık ... ve suça sürüklenen çocuk ... müdafiilerinin sübuta yönelen ve yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddiyle,
1-) Sanıklar... ve..."in maktül ..."a yönelik nitelikli öldürme suçlarından verilen mahkumiyet hükümlerinde; Anayasa Mahkemesinin 08.10.2015 tarih, 2014/140 esas ve 2015/85 sayılı kararı ile 5237 sayılı TCK"nun 53. maddesinin iptal edilen bölümleri nazara alındığında, mahkemenin sanıklar hakkında bu maddeyle yaptığı uygulamanın kanuna aykırı olduğu anlaşılmakta ise de; bu husus yeniden yargılamayı gerektirmediğinden, 1412 sayılı CMUK"un 322. maddesinin verdiği yetkiye dayanılarak, hüküm fıkrasında yer alan 5237 sayılı TCK"nun 53. maddesinin uygulanmasına ilişkin bölümün, “Anayasa Mahkemesinin iptal kararındaki hususlar gözetilerek 5237 sayılı TCK"nun 53/1-2-3. maddelerinin tatbikine” şeklinde değiştirilmesine karar verilmek suretiyle DÜZELTİLEN ve re"sen de temyize tabi olan hükümlerin tebliğnamedeki düşünce gibi ONANMASINA,
2-) Sanık ... hakkında maktül ..."a yönelik nitelikli öldürme ve nitelikli yağma suçlarına yardımdan verilen mahkumiyet hükümlerinde;
Oluşa ve dosya kapsamına göre; Sanık ..."un otomobil satışı için gazeteye ilan verdiği sırada ev telefonu numarasını da aynı ilana yazdırdığı, maktülün bu numarayı arayarak sanık ... ile görüşmeye başladığı, olay günü ... metro durağında buluşmak için sanık ... ve maktülün sözleştiği, sanık ..."un üvey kardeşleri olan sanıklar... ve ..., suça sürüklenen çocuk ... ile birlikte anılan yere gittikleri, maktülün sanık ..."un yanında diğer sanıkların ve suça sürüklenen çocuğun da bulunduğunu görmesi üzerine kaçmaya çalıştığı sırada sanıklar ... ve ..., suça sürüklenen çocuk ..."in maktülü yakalayarak araca bindirdikleri, sanık ..."u metro durağında bırakarak maktülü ormanlık alanda darp ederek ve boğarak öldürüp üzerindeki paraları gasp ettikleri olayda; sanık ..."un sanıklar ve suça sürükülenen çocuğun bu eylemleri gerçekleştirebilecekleri hususunda bilgi sahibi olduğuna ve bu suçlara iştirak ettiğine dair kuşku dışında, her türlü şüpheden uzak, kesin ve inandırıcı delil bulunmadığı gözetilerek atılı suçlardan beraati yerine, yazılı şekilde mahkumiyetine karar verilmesi,
3-A-) Sanıklar... ve... ile suça sürüklenen çocuk ..."in maktül ..."a yönelik nitelikli yağma suçlarından verilen mahkumiyet hükümlerinde; Sanıklar .., ... ve suça sürüklenen çocuk ..."in maktülü yakalayarak zorla araca bindirip, ormanlık alana götürülüp orda darp edip ve boğarak öldürüp üzerindeki paraları gasp etmelerinin 765 sayılı TCK.nun 499/1-2. cümle ve 31, 33. maddesinde düzenlenen suçu, 01/06/2005 tarihinde yürürlüğe giren 5237 sayılı TCK açısından ise anılan sanıklar ve suça sürüklenen çocuğun eylemlerinin 109/2,3-b ve 149/1-c maddelerindeki suçları oluşturması karşısında lehe yasanın tespiti bakımından her iki Yasanın bu maddeleri arasında değerlendirme yapılarak sonucuna göre hükümler kurulması gerektiğinin düşünülmemesi,
B-) Kabule göre de;
a-) Sanıklar ... ve..."un maktül ..."a yönelik nitelikli yağma suçlarından verilen mahkumiyet hükümlerinde; Anayasa Mahkemesinin 08.10.2015 tarih ve 2015/85 sayılı kararı ile 5237 sayılı TCK"nun 53. maddesinin iptal edilen bölümleri dikkate alındığında, hukuki durumlarının yeniden değerlendirilmesinde zorunluluk bulunması,
b-) Suça sürüklenen çocuk ..."in maktül ..."a yönelik nitelikli yağma suçundan verilen mahkumiyet hükmünde; Yaş küçüklüğü nedeniyle 5237 sayılı TCK"nun 31/3. maddesi uyarınca indirim yapılırken aynı maddenin 29.06.2005 tarih ve 5377 sayılı Kanunla değiştirilmeden önceki halinin de nazara alınarak lehe yasanın tespiti ile buna göre hüküm kurulması gerektiğinin gözetilmemesi,
4-) Suça sürüklenen çocuk ..."in maktül ..."a yönelik nitelikli öldürme suçundan verilen mahkumiyet hükmünde; Yaş küçüklüğü nedeniyle 5237 sayılı TCK"nun 31/3. maddesi uyarınca indirim yapılırken aynı maddenin 29.06.2005 tarih ve 5377 sayılı Kanunla değiştirilmeden önceki halinin de nazara alınarak lehe yasanın tespiti ile buna göre hüküm kurulması gerektiğinin gözetilmemesi,
Bozmayı gerektirmiş olup, sanıklar ..., ...ve... ile suça sürüklenen çocuk ... müdafilerinin temyiz itirazları bu nedenle yerinde görüldüğünden, sanıklar .. ve...ile suça sürüklenen çocuk ... hakkında CMUK’nun 326/son. maddesi gözetilmek kaydıyla, hükümlerin kısmen farklı gerekçeyle tebliğnamedeki düşünce gibi BOZULMASINA, 09/03/2016 gününde oybirliği ile karar verildi.
09/03/2016 gününde verilen işbu karar Yargıtay Cumhuriyet Savcısı ..."ın huzurunda ve duruşmada savunmasını yapmış bulunan sanık ... müdafii Avukat ..."in yokluğunda 10/03/2016 gününde usulen ve açık olarak anlatıldı.