5. Ceza Dairesi Esas No: 2015/10058 Karar No: 2016/2447 Karar Tarihi: 08.03.2016
Kamu görevlisinin resmi belgede sahteciliği - Yargıtay 5. Ceza Dairesi 2015/10058 Esas 2016/2447 Karar Sayılı İlamı
Özet:
Bu mahkeme kararı, kamu görevlisinin resmi belgede sahteciliği suçlamasıyla iki sanığın yargılandığı bir davaya ilişkindir. Mahkeme, bir sanığı suçlu bularak cezalandırırken, diğer sanığın ise beraat etmesine karar vermiştir. Ancak, kararı inceledikten sonra, sanıkların avukatlarının temyiz itirazlarını kabul etmiş ve mahkemenin ceza miktarlarına göre yaptığı hükümleri yanlış bulmuştur. Mahkeme, 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu'nun uygulanması sonucunda, sanıkların lehine karar verilmesi gerektiğine hükmetmiştir. Aslında 765 sayılı TCK'nın 31. maddesi, sanıkların suçlarına uygulanamayacakken, 5237 sayılı TCK'nın 53/1 ve 53/5 maddeleri sanıkların lehine bulunmuştur. Bu nedenle, mahkeme kararı bozulmuştur. Kararda geçen kanun maddeleri, 765 sayılı TCK'nın 31. maddesi, 5237 sayılı TCK'nın 53/1 ve 53/5. maddeleri ve 5320 sayılı Yasanın 8/1. maddesi olarak belirtilmiştir.
5. Ceza Dairesi 2015/10058 E. , 2016/2447 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Ağır Ceza Mahkemesi SUÇ : Kamu görevlisinin resmi belgede sahteciliği HÜKÜM : Sanıklar ... ve ..."nın mahkumiyetlerine, sanık ... Tüfekçi"nin beraatine
Mahalli mahkemece verilen hükümler temyiz edilmekle dosya incelendi; Sanık ..."nin, hakkında verilen beraat hükmünün temyiz edilmesinde hukuki yararı bulunmadığı gibi temyizin hükmün gerekçesine de yönelik olmadığı anlaşılmakla müdafiin temyiz talebinin CMUK"nın 317. maddesi uyarınca REDDİYLE, incelemenin sanıklar ... ve ... hakkında verilen mahkumiyet hükümlerine yönelik müdafiilerinin temyiz itirazlarıyla sınırlı olarak yapılmasına karar verildikten sonra gereği düşünüldü: Yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin soruşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya içeriğine göre yerinde görülmeyen sair temyiz itirazlarının reddine, Ancak; Lehe yasanın belirlenmesi sırasında yapılan uygulamaya göre her iki Yasa nedeniyle tayin edilen hürriyeti bağlayıcı cezaların eşit bulunduğu, verilen ceza miktarlarına göre 765 sayılı TCK"nın 31. maddesinin sanıklar hakkında uygulanamayacak olması hususu ile 5237 sayılı TCK"nın 53/1 ve 53/5. maddelerindeki güvenlik tedbirleri karşılaştırıldığında, 5237 sayılı Yasanın aleyhe sonuç doğurduğu, 765 sayılı Yasanın sanıklar lehine bulunduğu gözetilmeden yanılgılı değerlendirmeyle yazılı şekilde hükümler kurulması, Kanuna aykırı, sanıklar müdafiilerinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan, hükümlerin 5320 sayılı Yasanın 8/1. maddesi de gözetilerek CMUK"nın 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, 08/03/2016 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.