Yargıtay 5. Hukuk Dairesi 2020/6542 Esas 2020/10226 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
5. Hukuk Dairesi
Esas No: 2020/6542
Karar No: 2020/10226
Karar Tarihi: 19.11.2020

Yargıtay 5. Hukuk Dairesi 2020/6542 Esas 2020/10226 Karar Sayılı İlamı

5. Hukuk Dairesi         2020/6542 E.  ,  2020/10226 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi

    Taraflar arasındaki 4650 sayılı Kanunla değişik 2942 sayılı Kamulaştırma Kanununun 10. maddesine dayanan kamulaştırma bedelinin tespiti ve kamulaştırılan taşınmazın ... 1. Organize Sanayi Bölgesi tüzel kişiliği adına tescili davasından dolayı yapılan yargılama sonunda: Davanın kabulüne dair verilen yukarıda gün ve sayıları yazılı hükmün Yargıtay"ca incelenmesi, davacı idare ile bir kısım davalılar vekillerince verilen dilekçeler ile istenilmiş olmakla, dosyadaki belgeler okunup uyuşmazlık anlaşıldıktan sonra gereği görüşülüp düşünüldü:
    - K A R A R –
    Dava, 4650 sayılı Kanunla değişik 2942 sayılı Kamulaştırma Kanununun 10. maddesine dayanan kamulaştırma bedelinin tespiti ve kamulaştırılan taşınmazın ... 1. Organize Sanayi Bölgesi tüzel kişiliği adına tescili istemine ilişkindir.
    Mahkemece bozma ilamına uyularak davanın kabulüne karar verilmiş; hüküm, davacı idare ile bir kısım davalılar vekillerince temyiz edilmiştir.
    Arsa niteliğindeki ... Mahallesi ... parsel sayılı taşınmaza emsal karşılaştırması yapılarak değer biçilmesinde ve tespit edilen bedilen bloke ettirilerek hükmün kesinleşmesi beklenmeden davalı tarafa ödenmesine karar verilmesinde bir isabetsizlik görülmemiştir.
    Bu nedenle bir kısım davalılar vekilinin temyiz itirazları yerinde değildir.
    Davacı idare vekilinin temyiz itirazlarına gelince;
    İlk karar davalılardan ... vd. vekili tarafından temyiz edilmiş olup, ilk kararda tespit edilen kamulaştrma bedeli, kararı temyiz etmeyen davalılar yönünden kesinleşmiştir.
    Bu durumda ilk kararı temyiz etmeyen davalılar yönünden kesinleşen bedel davacı idare lehine usuli kazanılmış hak oluşturduğundan bozmadan sonra sadece ilk kararı temyiz eden davalıların payı hesaplanarak bu miktarın bloke ettirilip adı geçenlere ödenmesine yönelik hüküm kurulması gerektiği düşünülmeden, bozmadan sonra tespit edilen bedel üzerinden tüm davalıların payını kapsar şekilde bedel depo ettirilerek hüküm kurulması,
    Doğru görülmemiştir.
    Davacı idare vekilinin temyiz itirazları yerinde olduğundan hükmün açıklanan nedenlerle H.U.M.K.nun 428. maddesi gereğince BOZULMASINA, davacı idareden peşin alınan temyiz harcının istenildiğinde iadesine, bir kısım davalılardan peşin alınan temyiz ve temyiz edenlerden peşin alınan temyize başvurma harçlarının Hazineye irad kaydedilmesine, 19/11/2020 gününde oybirliğiyle karar verildi.

    Bu web sitesi, sisteminin bir üyesidir.