Abaküs Yazılım
13. Hukuk Dairesi
Esas No: 2016/8484
Karar No: 2019/3268
Karar Tarihi: 13.03.2019

Yargıtay 13. Hukuk Dairesi 2016/8484 Esas 2019/3268 Karar Sayılı İlamı

13. Hukuk Dairesi         2016/8484 E.  ,  2019/3268 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi

    Taraflar arasındaki itirazın iptali davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kısmen kabulüne kısmen reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde taraflar avukatınca temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi gereği konuşulup düşünüldü.

    K A R A R

    Davacı, davalının çekmiş olduğu krediye kefil olduğunu, davalının kredi borçlarını ödemediğini ve davacının kefil sıfatı ile krediyi kapattığını, dört ayrı dekontta toplamda 22.630,00 TL kefaleten ödeme yaptığını, ... 1. İcra Müdürlüğü’nün 2012/5790 Esas sayılı rücuen alacak takibine davalının itirazı üzerine takibin durdurulmasına karar verildiğini, ... 1. İcra Müdürlüğü’nün 2012/5790 Esas sayılı icra takibine itirazının iptali ile takibin devamına, asıl alacağın %20"si oranında icra inkar tazminatının davalı taraftan alınarak davacıya ödenmesine karar verilmesini istemiştir.
    Davalı, davanın reddini dilemiştir.
    Mahkemece, davacının davasının kısmen kabul, kısmen reddi ile ... 1. İcra Müdürlüğü’nün 2012/5790 Esas sayılı takip dosyasında borçlu davalı ..."nin itirazının 22.630,00 TL asıl alacak, 29,43 TL işlemiş faiz olmak üzere toplam 22.659,43 TL üzerinden iptaline, takibin bu miktarlar üzerinden devamına,asıl alacağa takip tarihinden itibaren yasal faiz yürütülmesine, koşulları ve yasal unsurları oluşmadığından davalı aleyhine icra inkar tazminatı isteminin reddine karar verilmiş; hüküm, taraflarca temyiz edilmiştir.
    1-Davacının temyiz itirazı yönünden;
    Dava, itirazın iptaline ilişkindir. Davacı icra inkar tazminatı talebinde bulunmuş ise de mahkemece davacının bu konudaki talebinin reddine karar verilmiştir. İİK’nin 67/2 maddesi hükmünce icra inkar tazminatına hükmedilebilmesi için, borçlunun takip sırasında ödeme emrine itiraz etmesi, alacağın likit ve belli olması, yani borçlu tarafından alacağın gerçek miktarının belli, sabit veya belirlenmesi için bütün unsurlarının bilinmesi veya bilinebilir olması, böylece borçlu tarafından tahkik ve tayin edilmesinin mümkün olması yeterlidir. Borçlu, yalnız başına ne kadar borçlu olduğunu tespit edebilir durumda ise, alacağın likit ve muayyen olduğunun kabulü zorunludur.
    Açıklanan yasal kuralların ışığında takip konusu alacak değerlendirildiğinde; davacı yararına icra inkar tazminatına hükmedilmesi gerekirken, mahkemece, bu kalem istemin reddine karar verilmesi usul ve yasaya aykırı olup, bozma nedenidir.
    Ne var ki, bu yanlışlığın giderilmesi yeniden yargılama yapılmasını gerektirmeyip kararın düzeltilerek onanması HMUK"un 438/7 maddesi hükmü gereğidir.
    2-Davalının temyiz itirazları yönünden;
    Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle yasaya uygun gerektirici nedenlere ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre davalının tüm temyiz itirazlarının reddi gerekir.
    SONUÇ: Yukarıda birinci bentte açıklanan nedenlerle kararın hüküm fıkrasının dördüncü bendinde yer alan "Koşulları ve Yasal unsurları oluşmadığından davalı aleyhine icra inkar tazminatı isteminin REDDİNE, "cümlesinin hükümden çıkarılarak yerine "Kabul edilen miktar olan asıl alacak 22.630,00 TL"nin %20"si üzerinden hesaplanacak icra inkar tazminatının davalıdan tahsili ile davacı tarafa verilmesine" sözlerinin yazılmasına, hükmün düzeltilmiş bu şekliyle ONANMASINA, ikinci bentte açıklanan nedenlerle davalının tüm temyiz itirazlarının reddine, peşin alınan 386,50 TL harcın istek halinde davacıya, 386,46 TL harcın davalıya iadesine, HUMK’nun 440/I maddesi uyarınca tebliğden itibaren 15 gün içerisinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 13/03/2019 gününde oybirliğiyle karar verildi.

    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi