17. Hukuk Dairesi 2015/5715 E. , 2018/445 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
Taraflar arasındaki tazminat davasının yapılan yargılaması sonunda; kararda yazılı nedenlerden dolayı davanın kabulüne dair verilen hükmün süresi içinde davalı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği düşünüldü:
- K A R A R -
Davacı vekili, müvekkiline sigortalı akaryakıt istasyonunda yer alan fiyat gösterge panosu, 8 adet nice marka kamera, kameranın bağlı olduğu kayıt ve işleme cihazı, 1 adet Okyer marka elektronik terazi, bina dış çevre aydınlatması ve girişteki tesisatın köyde elektrik trafosu patlaması sonucu kullanılamaz hale geldiğini, davalının yaptığı işin tehlikeli sonuçlarından sorumluluğu olduğunu, sigortalı emtiada meydana gelen 3.320,71 TL hasar tazminatını sigortalısına 20.09.2013 tarihinde ödediğini beyanla, fazlaya dair hakları saklı kalmak kaydıyla ödenen 3.320,71 TL’nin ödeme tarihinden işleyecek yasal faiziyle davalıdan rücuen tahsilini talep etmiştir.
Davalı vekili davanın reddini savunmuştur.
Mahkemece, toplanan deliller ve benimsenen bilirkişi raporuna göre, davanın kabulü ile; 3.320,71 TL tazminatın ödeme tarihi olan 20/09/2013 tarihinden itibaren işleyecek yasal faiz ile birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine, fazlaya ilişkin dava ve talep haklarının saklı tutulmasına karar verilmiş; hüküm davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
1-Dosya içerisindeki bilgi ve belgelere, mahkeme kararının gerekçesinde dayanılan delillerin tartışılıp değerlendirilmesinde, özellikle oluşa uygun olarak düzenlenen uzman bilirkişi raporunda belirtilen maddi tazminata ilişkin hesaplamanın (aşağıda (2) nolu bentte belirtilen husus dışında) hükme esas alınmasında bir usulsüzlük bulunmamasına göre, davalı vekilinin yerinde görülmeyen sair temyiz itirazlarının reddine karar vermek gerekmiştir.
2-Dava işyeri sigorta sözleşmesinden kaynaklanan rücuen tazminat istemine ilişkindir.
Davacı ... şirketi fazlaya dair haklarını saklı tutarak sigortalısına ödediği 3.320,71 TL’nin davalıdan rücuen tahsilini talep etmiştir. Mahkemece hükme esas alınan bilirkişi raporunda 3.320,71 TL zarara dava tarihi itibariyle 193,23 TL değişken faizli gecikme+KDV eklenerek toplam zarar 3.514,94 TL olarak hesaplanmış, mahkemece davacının talebinden fazlaya hükmedilemeyeceğinden davanın kabulüne karar verilip fazlaya ilişkin dava ve talep haklarının saklı tutulmasına karar verilmiştir. Oysa ki davacının dava dilekçesine eklediği dekontta sigortalısına ödediği tutar 3.320,71 TL olduğundan ve davacının ödediğinden fazlasına hükmedilemeyeceğinden, hükümde fazlaya ilişkin dava ve talep haklarının saklı tutulması doğru görülmemiştir. Ne var ki, bu yanılgının giderilmesi yeniden yargılamayı gerektirmediğinden, 6100 Sayılı H.M.K.nun geçici 3/2. maddesi delaletiyle HUMK.nun 438/7. maddesi uyarınca hükmün düzeltilerek onanması gerekmiştir.
SONUÇ: Yukarıda (1) nolu bentte açıklanan nedenlerle davalı vekilinin sair temyiz itirazlarının reddine, (2) nolu bentte açıklanan nedenlerle davalı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile fazlaya ilişkin dava ve talep haklarının saklı tutulmasına ilişkin (2) nolu hüküm fıkrasının hükümden tamamen çıkartılması suretiyle hükmün bu şekliyle DÜZELTİLEREK ONANMASINA, peşin alınan harcın istek halinde temyiz eden davalıya geri verilmesine, 30/01/2018 gününde oybirliğiyle karar verildi.