23. Hukuk Dairesi 2014/10418 E. , 2016/3100 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
-KARAR-
1-Gerekçeli kararın ve asıl davada davacılar-birleşen 2011/209 E. sayılı davada davalılar vekili av. ..."un temyiz dilekçesinin asıl davada davalılardan ..."ya tebliğe çıkartıldığı ancak tebligatın davalı asil yerine evrak memuruna tebliğ edildiği, tebligatın bu haliyle usulsüz olduğu anlaşılmıştır.
Gerekçeli kararın ve asıl davada davacılar-birleşen 2011/209 E. sayılı davada davalılar vekili av. ..."un temyiz dilekçesinin davalı ..."ya Tebligat Kanunu ve yönetmeliğine uygun tebliğ edilerek temyiz ve temyize cevap sürelerinin beklenmesi, temyiz ettiği takdirde temyiz dilekçesinin asıl davada davacılar vekiline tebliğ edilmesi,
2-Mahkeme kararının asıl davada davalılar ..., ..., ... vekili Av. ..."e tebliğe çıkartıldığı ancak adı geçen avukata bürosunda yapılan tebliğ işleminin Tebligat Kanunu’nun 17 ile 20 ve Tebligat Kanun"un Uygulanması Hakkındaki Yönetmelik’in 26 ve 29. maddelerine göre usulsüz olduğu zira, tebliğ yapılacak avukatın geçici olarak başka yere gidip gitmediğinin tebligatı alan yetkili olarak belirtilen kişinin avukatın daimi çalışanı olup olmadığının belirtilmediği gibi avukatın adreste olup olmadığının belirtilmediği, başka yere gittiyse tebliğ memurunun muhatabın hangi sebeple adresten geçici olarak ayrıldığı hususunu tebliğ tutanağına yazmadığı görülmüştür.
Bu nedenle, gerekçeli kararın adı geçen davalılar vekili Av. ..."e usulünce tebliğ edilip temyiz süresinin beklenmesi, kararı temyiz etmesi halinde temyiz dilekçesinin dosyaya eklenmesi,
3-Gerekçeli kararın ve asıl davada davacılar-birleşen 2011/209 E. sayılı davada davalılar vekili av. .... "un temyiz dilekçesinin asıl davada davalılardan ... ve ..."a, mernis adresi araştırılmadan 7201 sayılı Kanun"un 35. maddesine göre tebliğ edildiği anlaşılmıştır. Ancak, yapılan bu tebligat geçersizdir. Zira, 7201 sayılı Tebligat Kanun"unun 10. maddesine göre aslolan kişiye bilinen son adresinde tebligat yapılmasıdır. Bilinen son adresin tebligata elverişli olmaması ya da burada tebligat yapılamaması halinde adres kayıt sistemindeki yerleşim yeri adresi son adresi sayılır ve 21/2. madde hükmüne göre tebligat yapılabilir. 35. madde hükmüne göre tebligat yapılabilmesi için kişinin adres kayıt sisteminde yerleşim yeri adresinin bulunmaması yanında, daha önce bu adreste geçerli bir tebligat yapılmış olması gerekir.
Bu nedenle adı geçen davalılar için 7201 sayılı Tebligat Kanunu hükümlerine uygun olarak mahkeme gerekçeli kararı ve asıl davada davacılar -birleşen 2011/209 E. sayılı davada davalılar vekili av. ..."un temyiz dilekçesi tebliğ edilip temyiz ve cevap süresi de beklenmesi,
4-Asıl davada davacılar-birleşen 2011/209 E. sayılı davada davalılar vekilinin temyiz dilekçesinin asıl davada davalı ..."in yurt dışı adresine tebliğe çıkartılmadığı, yine asıl davada davalı ..."e tebliğe çıkartılmadığı anlaşıldığından, adı geçen davalılara temyiz dilekçesinin Tebligat Kanunu ve yönetmeliği hükümlerine uygun olarak yapılarak temyize cevap süresinin beklenmesi,
5-Gerekçeli kararın asıl davada davalı ..."a tebliğine ilişkin belgeye rastlanamamıştır.
Bu durumda; mahkemece şayet hükmün adı geçen davalıya tebliği yapılmış ise, tebliğ tarihinin saptanması için mahkeme kayıtları ve posta idaresi kayıtları üzerinde gerekli incelemenin yapılarak tebliğ tarihinin bildirilmesi, şayet henüz tebliğ yapılmamış ise, Tebligat Kanunu ve yönetmelik hükümleine göre gerekçeli kararın usulüne uygun tebliğ yapılarak temyiz süresinin beklenmesi, hükmün temyiz edilmesi halinde temyiz dilekçesinin, davacı vekiline tebliğ edilmesi, ve cevap süresinin beklenmesi,
6-Asıl davada davalı ... "un temyiz dilekçesinin asıl davada davacılar vekiline tebliğine ilişkin belgeye rastlanamamıştır.
Bu durumda; mahkemece şayet adı geçen davalının temyiz dilekçesinin asıl davada davacılar vekiline tebliği yapılmış ise, tebliğ tarihinin saptanması için mahkeme kayıtları ve posta idaresi kayıtları üzerinde gerekli incelemenin yapılarak tebliğ tarihinin bildirilmesi, şayet henüz tebliğ yapılmamış ise, Tebligat Kanunu ve yönetmelik hükümlerine göretemyiz dilekçesinin usulüne uygun tebliğ yapılarak temyize cevap ve katılma yoluyla temyiz süresinin beklenmesi, hükmün temyiz edilmesi halinde temyiz dilekçesinin, davacılar vekiline tebliğ edilmesi,
7-Temyiz dilekçesinin verilme usulü HUMK"nın 434. maddesinde açıklanmış olup, buna göre harca tabi ise temyiz dilekçesinin temyiz defterine kayıt ettirilip, temyiz harcının yatırılmış olması gerekmektedir. Temyiz defterine kayıt ettirilip, harcı alınmayan temyiz dilekçeleri bakımından çözüm getiren 21.05.1985 gün ve 1984/5 Esas, 1985/1 Karar sayılı Yargıtay İçtihadı Birleştirme Kararında, harca tabi olmasına rağmen hesap edilip ilgilisinden alınmadan temyiz defterine kaydedilen temyiz dilekçeleri hakkında da HUMK`nın 434/3. maddesinde öngörülen eksik harç ödenmesi ile ilgili işlemin kıyasen uygulanması ve bu durumda temyiz isteminin, temyiz defterine kaydedildiği tarihte yapılmış sayılması gerektiği açıklanmıştır.
a-Dosya kapsamı itibariyle, ayrı ayrı varlığını devam ettiren asıl ve birleşen davalar bulunması ve asıl davada davalı-birleşen davada davacı ... Ltd. Şti. nin aynı dilekçeyle hem asıl hem birleşen davada verilen hükümleri temyiz ettiği halde tek bir dava için temyiz başvuru ve karar harcı yatırıldığı diğer dosya için yatırılmadığı anlaşılmıştır.
Buna göre, temyiz eden vekilinden birleşen dava yönünden de temyiz başvuru ve karar harcının yatırılması için HUMK`nın 434/3. maddesi uyarınca muhtıra çıkarılması, sonucuna göre gerektiğinde dosyanın temyiz incelemesi yapılmak üzere Dairemize gönderilmesi ya da HUMK’nın 432/4. maddesi uyarınca mahkemece bir karar verilmesi için,
b-Birleşen iki adet davada verilen hükümleri temyiz eden birleşen 2011/223 E. sayılı davada davacı ... ve birleşen 2011/209 E. sayılı davada davacılar ... ve arkadaşları vekilinin bir adet temyiz başvuru harcı ve iki adet temyiz karar harcı yatırdığı anlaşıldığından, bir adet daha temyiz başvuru harcı yatırması gerekmektedir.
Buna göre, temyiz eden vekilinden birleşen dava yönünden de temyiz başvuru harcının yatırılması için HUMK`nın 434/3. maddesi uyarınca muhtıra çıkarılması, sonucuna göre gerektiğinde dosyanın temyiz incelemesi yapılmak üzere Dairemize gönderilmesi ya da HUMK’nın 432/4. maddesi uyarınca mahkemece bir karar verilmesi,
İçin dosyanın yerel mahkemesine geri çevrilmesi gerekmiştir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle, dosyanın yerel mahkemesine GERİ ÇEVRİLMESİNE, 12.05.2016 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.