Yargıtay 20. Hukuk Dairesi 2016/194 Esas 2017/5349 Karar Sayılı İlamı

MAHKEMESİ :Kadastro Mahkemesi

Taraflar arasındaki davanın yapılan duruşması sonunda kurulan hükmün Yargıtayca incelenmesi davacı tarafından istenilmekle, süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya incelendi, gereği düşünüldü:

K A R A R

Kadastro çalışmaları sırasında ... ili, ... ilçesi, ... köyü, 154 ada 1 parsel 18332,61 m² yüzölçümü ve hali arazi niteliğiyle, 107 ada 1 parsel 2.068.960 m² yüzölçümü ve ... vasfıyla ... adına, 187 ada 1 parsel ise 24217,56 m² yüzölçümü ve tarla vasfıyla 1949 tarih ve 59 sıra 80 sahifeli 68140 m²"lik tapu kaydına dayalı şekilde ... adına tespit edilmiştir.
Davacı ... 29/01/2010 havale tarihli dava dilekçesinde özetle: ... ili, ... ilçesi, ... köyü ... mevkiinde bulunan tapulu arazilerinin bir kısımının kadastro çalışmalarında 187 ada 1 parsel olarak muris babası olan ... ... adına; geri kalan kısmının ise 154 ada 1 parsel olarak ayrılarak ... adına tespit gördüğünü oysa bu taşınmazların bir bütün olarak 70 dönüm olduğu bu yerin tarım ve kültür toprağı olduğunu, toplam zilyetliklerinin 100 yılı aştığını ileri sürerek yapılan tespitin iptali ile bu parsellerin birleştirilerek tek parsel halinde mütevefa babası olan olan ... ... adına tapuya tesciline karar verilmesini talep ve dava etmiş, yargılama sırasında dava konusu yaptığı taşınmazların 154 ada 1 ve 107 ada 1 ... parseli içinde kaldığı anlaşılmış, ... Yönetimi davaya dahil edilmiştir.
Mahkemece yapılan yagılama sonucu davanın reddine, 154 ada 1, 187 ada 1 parsel ve 107 ada 1 parsel sayılı taşınmazların tespit gibi tapuya kayıt ve tesciline karar verilmiş, hüküm davacı tarafından temyiz edilmiştir.
Dava kadastro tespitine itiraza ilişkindir.
Yörede ... kadastrosu 5304 sayılı Kanunla değişik 3402 sayılı Kanunun 4.maddesine göre yapılmıştır.
İncelenen dosya kapsamına, kararın dayandığı gerekçeye, uzman ..., ziraat ve fen bilirkişi tarafından eski tarihli hava fotoğrafları ve memleket haritasına dayalı olarak yöntemine uygun biçimde yapılan inceleme ve araştırmada çekişmeli taşınmazların zilyetlikle kazanılabilecek yerlerden olmadıkları gibi, davacının dayandığı tapu kapsamında da bulunmadıkları belirlenerek yazılı biçimde hüküm kurulmasında bir isabetsizlik bulunmadığına göre, yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddi ile usûl ve kanuna uygun olan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı onama harcının temyiz cedene yükletilmesine 13/06/2017 gününde oybirliği ile karar verildi.