Silahlı terör örgütüne üye olma - silahlı terör örgütüne yardım etme - Anayasal düzeni ortadan kaldırmaya teşebbüs etme - Türkiye Büyük Millet Meclisini ortadan kaldırmaya veya görevini yapmasını engellemeye teşebbüs etme - Türkiye Cumhuriyeti hükümetini ortadan kaldırmaya veya görevini yapmasını engellemeye teşebbüs etme - Yargıtay 16. Ceza Dairesi 2021/850 Esas 2021/2841 Karar Sayılı İlamı

16. Ceza Dairesi         2021/850 E.  ,  2021/2841 K.

"İçtihat Metni"

Mahkemesi :Ceza Dairesi
Cumhuriyeti Cumhurbaşkanlığı
Suç : Silahlı terör örgütüne üye olma, silahlı terör örgütüne
yardım etme, Anayasal düzeni ortadan kaldırmaya
teşebbüs etme, Türkiye Büyük Millet Meclisini
ortadan kaldırmaya veya görevini yapmasını
engellemeye teşebbüs etme, Türkiye Cumhuriyeti
hükümetini ortadan kaldırmaya veya görevini
yapmasını engellemeye teşebbüs etme
Koç, ...)
21.01.2017 (...)
27.09.2016 (...)
Hüküm : 1 – Tüm sanıklar hakkında Anayasal düzeni ortadan
kaldırmaya teşebbüs etme, Türkiye Büyük Millet
Meclisini ortadan kaldırmaya veya görevini yapmasını
engellemeye teşebbüs etme, Türkiye Cumhuriyeti
hükümetini ortadan kaldırmaya veya görevini
yapmasını engellemeye teşebbüs etme suçlarından
CMK’nın 223/2-e maddesi gereğince beraat
2 – Sanık ... hakkında silahlı terör
örgütüne yardım etme, sanık ... hakkında
silahlı terör örgütüne üye olma suçlarından CMK’nın
223/2-e maddesi gereğince beraat,

3 – Sanık ... hakkında TCK"nın 314/2,
3713 sayılı Kanunun 5, TCK"nın 221/4-2.cümle 62,
53, 58/9, 63, CMK’nın 231. maddeleri uyarınca
hükmün açıklanmasının geri bırakılması
4 - Sanıklar ... ve ... yönünden
TCK"nın 314/2, 3713 sayılı Kanunun 5, TCK"nın 62/1,
53, 58/9, 63. maddeleri uyarınca mahkumiyet kararına
ilişkin istinaf başvurusunun esastan reddi
5 - Sanık ... yönünden TCK’nın 223/2-e
maddesi uyarınca beraat kararına ilişkin istinaf
başvurusunun esastan reddi
Büşra Yeniay (sanık ... eşi), Bölge Adliye
Mahkemesi Cumhuriyet savcısı, katılan vekilleri

Bölge Adliye Mahkemesince verilen hüküm temyiz edilmekle;
Türkiye Büyük Millet Meclisini ortadan kaldırmaya veya görevini yapmasını engellemeye teşebbüs etme suçu yönünden doğrudan zarar gören, davaya katılma ve hükmü temyiz etme yetkisi bulunan ve fakat duruşmadan haberdar edilmeyen ... vekilinin katılma istemli temyiz talebi ile 477 sayılı kanun ile bazı kanunlarda değişiklik yapılması hakkındaki 698 sayılı kanun hükmünde kararname ile Başbakanlık kurumuna yapılacak tüm atıfların Cumhurbaşkanlığı kurumuna yapılacağı göz önünde bulundurulup, anayasal düzeni ortadan kaldırmaya teşebbüs etme ve Türkiye Cumhuriyeti Hükümetini ortadan kaldırmaya veya görevini yapmasını engellemeye teşebbüs etme suçları yönünden doğrudan zarar gören, davaya katılma ve hükmü temyiz etme yetkisi bulunan ve fakat duruşmadan haberdar edilmeyen Türkiye Cumhuriyeti Cumhurbaşkanlığı vekilinin katılma istemli temyiz taleplerinin incelenmesinde; atılı suçlardan doğrudan doğruya zarar görmeleri nedeniyle Türkiye Büyük Millet Meclisini ortadan kaldırmaya veya görevini yapmasını engellemeye teşebbüs etme suçu yönünden Türkiye Büyük Millet Meclisi Başkanlığının, Anayasal düzeni ortadan kaldırmaya teşebbüs etme ve Türkiye Cumhuriyeti Hükümetini ortadan kaldırmaya veya görevini yapmasını engellemeye teşebbüs etme suçları yönünden Türkiye Cumhuriyeti Cumhurbaşkanlığının CMK"nın 237/2. maddesi uyarınca ayrı ayrı davaya katılan olarak KABÜLÜNE,
Temyiz edenlerin sıfatı, başvuruların süresi, kararların niteliği ve temyiz sebeplerine göre dosya incelendi, gereği düşünüldü;
20.07.2016 tarihi itibariyle, istinaf mahkemelerinin uygulamaya girmesiyle birlikte artık adlî yargıda, üç aşamalı yargılama sistemine geçmemiz karşısında, öncelikle ilk derece mahkemesinde bir yargılama yapılarak karar verilmesi, ardından kanun yollarına başvurma hakkına sahip olanların süresi içinde istinaf isteminde bulunmaları halinde bölge adliye mahkemesinde hem maddi hem de hukuki denetim olarak istinaf incelemesinin yapılması, son olarak da yine süresi içerisinde kanun yollarına başvurma hakkına sahip olanların temyiz sebeplerini gösterir dilekçe

vermeleri halinde Yargıtay’da temyiz incelemesinin gerçekleştirilmesi gerekmektedir. Bu aşamalardan biri, usul hukukuna uygun bir şekilde sonlandırılmadan bir sonraki aşamalara geçilemeyeceği de hukuken şüpheye yol açmayacak şekilde açıktır.
Bu kapsamda somut olay irdelendiğinde;
Sanıklara atılı Anayasal düzeni ortadan kaldırmaya teşebbüs etme, Türkiye Büyük Millet Meclisini ortadan kaldırmaya veya görevini yapmasını engellemeye teşebbüs etme ve Türkiye Cumhuriyeti Hükümetini ortadan kaldırmaya veya görevini yapmasını engellemeye teşebbüs etme, silahlı terör örgütüne üye olma, silahlı terör örgütüne yardım etme suçları yönünden kanun yollarına başvuran katılanlar vekilleri her ne kadar temyiz isteminde bulunduklarını belirtmişlerse de; Bölge Adliye Mahkemelerinin göreve başladığı 20.07.2016 tarihinden itibaren İstinaf Mahkemelerinin uygulamaya girmesiyle birlikte artık üç aşamalı yargılama sistemine geçilmesi, Anayasal düzeni ortadan kaldırmaya teşebbüs etme, Türkiye Büyük Millet Meclisini ortadan kaldırmaya veya görevini yapmasını engellemeye teşebbüs etme ve Türkiye Cumhuriyeti Hükümetini ortadan kaldırmaya veya görevini yapmasını engellemeye teşebbüs etme suçları ile silahlı terör örgütüne üye olma suçu arasındaki geçitli suç özelliği ve bu suçlara ilişkin katılanlar vekillerinin itirazlarının Bölge Adliye Mahkemesince de maddi ve hukuki denetim kapsamında değerlendirilmediği nazara alınarak mahkumiyet ve beraate yönelik hükümlerin ilk önce 5235 sayılı Adli Yargı İlk Derece Mahkemeleri ile Bölge Adliye Mahkemelerinin Kuruluş, Görev ve Yetkileri Hakkında Kanunun 25. ve geçici 2. maddeleri uyarınca istinaf kanun yolunca daha sonra ise süresinde temyiz edilmesi durumunda Yargıtayda temyiz incelemesinin gerçekleştirilmesi gerektiğinin anlaşılmakla; istinaf incelenmesinin yapılması amacıyla katılanlar vekillerinin itirazları doğrultusunda dosyanın Samsun Bölge Adliye Mahkemesi 2. Ceza Dairesine gönderilmek üzere Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına TEVDİİNE, 21.04.2021 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.