Yargıtay 3. Hukuk Dairesi 2015/212 Esas 2015/2847 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
3. Hukuk Dairesi
Esas No: 2015/212
Karar No: 2015/2847
Karar Tarihi: 24.02.2015

Yargıtay 3. Hukuk Dairesi 2015/212 Esas 2015/2847 Karar Sayılı İlamı

3. Hukuk Dairesi         2015/212 E.  ,  2015/2847 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ : İZMİR 2. TÜKETİCİ MAHKEMESİ
    TARİHİ : 16/09/2014
    NUMARASI : 2014/238-2014/1344

    Taraflar arasındaki alacak davasının mahkemece yapılan yargılaması sonucunda, davanın reddine yönelik olarak verilen hükmün, süresi içinde davacı tarafından temyiz edilmesi üzerine; temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra, dosya içerisindeki kağıtlar okunup gereği düşünüldü:

    Y A R G I T A Y K A R A R I

    Davacı vekili dilekçesinde; müvekkili olan davacının, davalı kuruma başvurarak kuyu suyu kullanmak maksadı ile abonelik aldığını, bu abonelik ile yapılan faturalandırma işleminin yasal dayanaktan yoksun olduğu gibi faturalardan anlaşılacağı üzere fatura bedeline kullanım bedeli haricinde katı atık toplama bedeli ve katı atık bertaraf bedeli adı altında bedel yansıtıldığını, davalı kurumun müvekkil adına düzenlemiş olduğu atık su bedelinin katı atık toplama bedelinin, katı atık bertaraf bedelinin haksız ve yasaya aykırı olduğunun tespiti ile müvekkilinin bu güne kadar davalı kuruma ödemiş olduğu bedellerden şimdilik 5000 TL nin ödeme tarihlerinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
    Mahkemece, davanın reddine karar verilmiştir.
    Taraflar arasında düzenlenen abone sözleşmesinin incelenmesinden, abonenin davacı apartman yönetimi olduğu anlaşılmaktadır.
    4822 sayılı Kanun ile değişik, 4077 sayılı Tüketicinin Korunması Hakkında Kanunun amaç başlıklı 1.maddesinde yasanın amacı açıklandıktan sonra, kapsam başlıklı 2.maddesinde “Bu kanun, birinci maddesinde belirtilen, amaçlarla mal ve hizmet piyasalarında tüketicinin taraflardan birini oluşturduğu her türlü tüketici işlemini kapsar” hükmüne yer verilmiştir. Yasanın 3.maddesinde "mal; alışverişe konu olan taşınır eşyayı, konut ve tatil amaçlı taşınmaz malları ve ekonomik ortamda kullanılmak üzere hazırlanan yazılım, ses, görüntü ve benzeri gayri maddi malları ifade eder." Satıcı; "kamu tüzel kişileri de dahil olmak üzere ticari veya mesleki faaliyetleri kapsamında tüketiciye mal sunan gerçek veya tüzel kişileri kapsar."
    Tüketici ise, bir mal veya hizmeti ticari veya mesleki olmayan amaçlarla edinen, kullanan veya yararlanan gerçek kişiyi ifade eder." şeklinde tanımlanmış ve yine anılan Yasanın 3/d maddesinde, "hizmet; bir ücret veya menfaat karşılığında her türlü faaliyet” olarak tanımlanmıştır.
    Bir hukuki işlemin 4077 sayılı Yasa kapsamında kaldığının kabul edilmesi için yasanın amacı içerisinde yukarıda tanımları verilen taraflar arasında mal veya hizmet satışına ilişkin bir hukuki işlemin olması gerekir.
    Görev ile ilgili düzenlemeler kamu düzenine ilişkin olup, taraflar ileri sürmese dahi yargılamanın her aşamasında res’en gözetilir.
    Görev ile ilgili hususlarda kazanılmış hak söz konusu olmaz.
    Dava konusu ...........Apartmanının bağımsız bölümleri arasında ticari işyeri olup olmadığı anlaşılamamıştır.
    Bu durumda mahkemece; dava konusu binada işyeri niteliğinde bağımsız bölüm olup olmadığı araştırılıp, bağımsız bölüm bulunduğunun saptanması halinde davaya bakmakla görevli olan mahkemenin Tüketici Mahkemesi değil, Asliye Hukuk Mahkemesi olduğunun kabulü gerekir.
    Yukarıda açıklanan konuda inceleme yapılmadan ve görev konusu açıklığa kavuşturulmadan davanın esası hakkında hüküm kurulmuş olması doğru görülmemiş, bozmayı gerektirmiştir.
    SONUÇ: Yukarıda açıklanan esaslar gözönünde tutulmaksızın yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsiz, temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde olduğundan kabulü ile hükmün HUMK.nun 428.maddesi gereğince BOZULMASINA ve peşin alınan temyiz harcının istek halinde temyiz edene iadesine, 24.02.2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.

    Bu web sitesi, sisteminin bir üyesidir.