16. Hukuk Dairesi 2018/2587 E. , 2018/3899 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :SULH HUKUK MAHKEMESİ
DAVA TÜRÜ : 3402 SY"NIN 41.MD.Sİ UYARINCA YAPILAN DÜZELTME İŞLEMİNİN İPTALİ
Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen hükmün Yargıtay"ca incelenmesi istenilmekle; temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldı, inceleme raporu ve dosyadaki belgeler okundu, GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ:
Kadastro Müdürlüğü"nce 3402 sayılı Kadastro Kanunu"nun 41. maddesi uyarınca re"sen yapılan düzeltme işlemi sırasında ... Köyü çalışma alanında bulunan ve tapuda 1/2"şer paylarla davacılar adına kayıtlı bulunan 645 parsel sayılı 1.000,00 metrekare yüzölçümündeki taşınmaz, 1.039,41; davalı adına kayıtlı bulunan 1743 parsel sayılı 765,00 metrekare yüzölçümündeki taşınmaz 892.87 metrekare yüzölçümlü olarak belirlenerek tapu kaydında düzeltme yapılmasına karar verilmiştir. Davacılar ... ve ...; düzeltme işlemi sırasında kendisine ait taşınmazın sınırının yanlış belirlendiği ve yanlışlığın davalıya ait 1743 parsel sayılı taşınmazdan kaynaklandığı iddiasına dayanarak dava açmıştır. Mahkemece yapılan yargılama sonunda dava dilekçesinin görevsizlik nedeniyle reddine; talep halinde kararın kesinleşmesinden sonra dosyanın görevli ve yetkili ... Nöbetçi Asliye Hukuk Mahkemesi"ne gönderilmesine karar verilmiş; hüküm, davacılar vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Davacılar, Kadastro Müdürlüğü"nün 3402 sayılı Kanun"un 41. maddesi uyarınca yaptığı düzeltme işlemi sonucunda; kendilerine ait taşınmazın mevcut sınırının değiştirildiği iddiasıyla dava açmış ve düzeltme işleminin iptali ile fiilen kullandıkları sınırların tespitini talep etmiştir. Mahkemece, ayni hakka ilişkin bulunan ve uyuşmazlık içeren iptal ve tescil isteklerinde anılan Kanun"un 41. maddesinin uygulanmasına imkan bulunmadığı; davacılar vekilinin dilekçesinde açıkça belirttiği üzere, yapılan işlem sonunda, davalı lehine sınır değişmiş olduğunu belirttiği ve bu haliyle talebin, ayni hakka ilişkin olup Kadastro Kanunu"nun 41. maddesi kapsamında olmadığı gerekçesiyle yazılı şekilde hüküm kurmuş ise de yapılan inceleme ve uygulama hüküm vermeye ve uyuşmazlığın niteliğini tespit etmeye yeterli ve elverişli değildir.
3402 sayılı Kanun"un 41. maddesi düzenlemesi "Kadastro sırasında veya sonrasında yapılan işlemlerle geometrik durumları kesinleşmiş olan taşınmazlarda ölçü, sınırlandırma, tersimat ve hesaplamalardan doğan hatalar, ilgilinin müracaatı veya Kadastro Müdürlüğünce re’sen düzeltilir. Düzeltme, taşınmaz malikleri ile diğer hak sahiplerine tebliğ olunur. Tebliğ tarihinden başlayan otuz gün içinde düzeltmenin kaldırılması yolunda Sulh Hukuk Mahkemesinde dava açılmadığı takdirde, yapılan düzeltme kesinleşir "şeklinde olup davacılar tarafından süresi içerisinde, anılan işlemin iptali istenilerek de eldeki dava açıldığına göre; Mahkeme, 3402 sayılı Yasa’nın 41. maddesinde öngörülen hataların düzeltilmesine ilişkin Yönetmeliğin 11/2. maddesine göre mahkemece ölçü, tersimat ve hesaplama hatasını ortadan kaldıracak paftayı orijinal ölçü değerine getirecek şekilde ihtilafı çözümlemekle görevlidir. Bunun için, taşınmaz başında 3 kişilik fenni bilirkişi kurulu vasıtası ile yönetmelik hükümleri de göz önünde bulundurulmak suretiyle ölçü, tersimat, hesaplama ve sınırlandırma hatası bulunup bulunmadığı denetlenmeli, hatanın nereden kaynaklandığı kesin olarak saptanmalı, bu şekilde araştırma ve uygulama yapıldıktan sonra sonucuna göre bir hüküm kurulmalı; 41. madde uyarınca yapılan düzeltme işleminde hata bulunmadığının ve davacının talebinin mülkiyete ilişkin olduğunun anlaşılması durumunda görevsizlik kararı verileceği düşünülmelidir. Açıklanan şekilde inceleme ve araştırma yapılmaksızın tensiben görevsizlik kararı verilmesi isabetsiz olup, davacılar vekilinin temyiz itirazları açıklanan bu nedenlerle yerine görüldüğünden kabulü ile hükmün BOZULMASINA, peşin yatırılan temyiz karar harcının talep halinde temyiz edenlere iadesine, 11.06.2018 gününde oybirliğiyle karar verildi.