
Esas No: 2017/10125
Karar No: 2018/4050
Karar Tarihi: 20.02.2018
Yargıtay 22. Hukuk Dairesi 2017/10125 Esas 2018/4050 Karar Sayılı İlamı
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :İş Mahkemesi
DAVA TÜRÜ : ALACAK
Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen kararın, temyizen incelenmesi davalı vekili tarafından istenilmekle, temyiz talebinin süresinde olduğu anlaşıldı. Dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü:
Y A R G I T A Y K A R A R I
Davacı isteminin özeti:
Davacı, 10.04.1989-28.08.2014 tarihleri arasında davalı şirkette çalıştığını, hakettiği fazla çalışma, genel tatil ve hafta tatili ücretlerinin ödenmediğini bildirerek, alacaklarına hükmedilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı cevabının özeti:
Davalı, davanın reddi gerektiğini savunmuştur.
Mahkeme kararının özeti:
Mahkemece, toplanan deliller ve bilirkişi raporuna dayanılarak davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
Temyiz
Karar, davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Gerekçe:
1-Dosyadaki yazılara toplanan delillerle kararın dayandığı kanuni gerektirici sebeplere göre, davalı vekilinin aşağıdaki bendin kapsamı dışındaki temyiz itirazlarının reddine karar vermek gerekmiştir.
2-Taraflar arasında davacının fazla çalışma ücret alacakları hususunda uyuşmazlık bulunmaktadır.
Fazla çalışmanın ispatı konusunda işyeri kayıtları, özellikle işyerine giriş çıkışı gösteren belgeler, işyeri iç yazışmaları delil niteliğindedir. Ancak, fazla çalışmanın yazılı belgelerle kanıtlanamaması durumunda tarafların, tanık beyanları ile sonuca gidilmesi gerekir. Bunun dışında herkesçe bilinen genel bazı vakıalar da bu noktada göz önüne alınabilir. İşçinin fiilen yaptığı işin niteliği ve yoğunluğuna göre de fazla çalışma olup olmadığı araştırılmalıdır.
Somut olayda, hükme dayanak yapılan bilirkişi raporunda 20 dakika erken girilip, 25 dakika geç çıkıldığı hususu dikkate alınarak hesaplama yapılmış olduğu belirtilmiştir. Ancak bu sürelerin aşıldığı çıkış saatlerinin göründüğü günlerde mahsup yapılmadığı anlaşılmaktadır. Oysa yapılması gereken, istisnasız her gün giriş ve çıkış saatlerinden sabah 20 dakikanın çıkışta ise 25 dakikanın düşülerek, yuvarlama yapılmadan bulunacak haftalık çalışma süresi üzerinden alacağın hesaplanmasıdır.
3-Hafta tatili ücretinin hesabı yönünden taraflar arasında uyuşmazlık bulunmaktadır.
4857 sayılı İş Kanununun 46"ncı maddesinin ikinci fıkrası gereğince, çalışılmayan hafta tatili günü için bir iş karşılığı olmaksızın işçinin ücreti tam olarak ödenir. Hafta tatilinde çalışan işçinin ücretinin nasıl hesaplanacağı yasalarda düzenlenmemiş ise de, Dairemizce hafta tatilinde yapılan çalışmanın fazla çalışma sayılacağı, buna göre ücretin yüzde elli zamlı ödenmesi gerektiği görüşü benimsenmiştir. Buna göre hafta tatilinde çalışılmışsa, çalışma karşılığı olmaksızın ödenmesi gereken bir yevmiye yanında, çalışmanın karşılığı da bir buçuk yevmiye olarak ödenmelidir. Şu hale göre çalışılan hafta tatilinin ücreti ikibuçuk yevmiye olmalıdır.
Hafta tatili ücretleri çalışılan dönem ücreti üzerinden hesaplanır. Son ücrete göre hesaplama yapılması doğru olmaz. Bu durumda hafta tatili ücretlerinin hesabı için işçinin son ücretinin bilinmesi yeterli değildir. İstek konusu dönem içinde işçi ücretlerinin miktarı da belirlenmelidir. İşçinin geçmiş dönemlere ait ücretinin belirlenememesi halinde bilinen ücretin asgari ücrete oranı yapılarak bilinmeyen ücretin buna göre tespiti de Dairemiz tarafından kabul görmektedir. Ancak işçinin işyerinde çalıştığı süre içinde terfi ederek çeşitli unvanlar alması veya son dönemlerde toplu iş sözleşmesinden yararlanması gibi durumlarda, bilinen son ücretin asgari ücrete oranının geçmiş dönemler yönünden dikkate alınması doğru olmaz. Bu gibi hallerde, ilgili meslek kuruluşlarından bilinmeyen dönemler için ücret araştırması yapılmalı ve dosyadaki diğer deliller birlikte değerlendirmeye tabi tutularak sonuca gidilmelidir.
Somut olayda Mahkemece aldırılan bilirkişi raporunda hafta tatili alacağının cumartesi ve pazar günü olmak üzere haftanın iki günü üzerinden yapıldığı görülmüştür. Oysa, davalı işyerinde haftanın 6 gününün iş günü olması nedeniyle cumartesi ve pazar günlerinin hafta tatili alacağı olarak kabul edilerek hesaplama yapılmış olması hatalıdır. Hafta tatili ücret alacağı, hafta sayısı gösterilerek ve 1 gün karşılığı 1 günlük yevmiye ücretinin 1,5 katı bulunarak hesap edilmesi gerekirken, hatalı hesaplamaya dayalı bilirkişi raporuna itibarla karar verilmesi bozmayı gerektirmiştir.
SONUÇ: Temyiz olunan kararın, yukarıda yazılı sebeplerden dolayı BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde ilgiliye iadesine, 20/02/2018 gününde oybirliği ile karar verildi.